Gönül NART

Anneden miras

Gönül NART

Bu günler, bu haftalar, “Anneler Günü” etkinlikleriyle geçti. Annelerin takdir edildiği, farkındalık oluşturan, annelerin de mutlu olduğu güzel günler diyelim. Sadece şöyle bir detay var; anneler için böyle günler mutluluk kaynağı olurken; anne olamayanlar için ve annesini Ahirete yolcu etmişler için hüzün kaynağı olabiliyor. Dengeyi iyi kurmak lazım. Bir güne hapsedilmiş kutlamalardan ziyade; annelerin bilinçlenmesi, donanımı, eğitimi ve duygulanımı için fırsatlar olmalı bence.
                Şimdi asıl hassas meseleye gelmek istiyorum: Annemiz kimdir? Annemiz kimliğimizdir!
Anne nedir?
                Anne deyince herkes bir durur, düşünür; çok masum, kutsal, birçok güzel özellik atfeder… Çünkü; annelik, bütün canlılara verildiği gibi insan nesli için de bir lütuftur. Neslin devamı için Rabbim anneyi ve rahmini yarattı. Kendi sıfatından olan RAHİM kelimesinin tecellisini de anneye verdi. Anneleri o kadar kutsal görürüz ki en ufak bir kötü söz, daha da ötesi küfür, hakaret, söz konusu olsa çok büyük kavgalar çıkarırız. Haklı olarak annemize atılan lafı onur meselesi yaparız.
                Annemiz bizim dünyaya geliş vesilemizdir. “bağlanma, güven” duygusunun temeli, sebebidir (Hatta birçok çocuk ve insan için de bu dönemde ki manevi gıda alınamadığı zaman, sorun sebebidir). Ana ocağı, ana kucağı, ana sıcağı derken burnumuzun direği sızlar. Annemizi razı edemezsek, işlerimiz yolunda gitmez. Anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan gelir!
                               Annemiz kimdir? Annemiz kimliğimizdir!
                Annemiz kimse, nelerden beslenmişse, bizleri de onlarla besler. Eti – budu neyse; ruhu, fikri, inancı, eğitimi neyse bize de kendi imbiğinden onları akıtır!.. Kendi okuduklarını bize okutur!.. Eğer annemiz bize çok şey kattıysa; herkese de ardından rahmet okutur. Kadın erkek hepimiz birçok şeyi anneden almışız. Baba evin direği ama anne de “evin yüreği”dir. Organize eden, bağlayan, toplayan, toparlayan, kollayan, duacımız, baş tacımız, evin olmazsa olmaz varlığıdır. Bizim ruhumuzun da baş köşesinde oturur. Bizim annemiz kader planında bizim için tek seçenektir. Nazımızın geçtiği, kırdığımız, incittiğimiz, yeniden yeniden bizi affedendir. Kendi annemizle ve bütün annelerin özellikleriyle ilgili sayfalarca yazsak yeridir. Ama daha da önemlisi; annelik “ne değildir?” acaba, bir de ona bakalım isterim.
                               Annelik ne değildir?
•             Annelik sadece bir rol, bir kimlik değil, bir ruhtur.
•             Annelik bağımlılık değildir (evlada bağımlı ve kendisine bağımlı evlat yetiştirmek değildir)
•             Annelik baskı – zorlama aracı değildir.
•             Annelik ilgisizlik – sevgisizlik – duyarsızlık değildir.
•             Annelik hava atma aracı, statü farkı değildir.
•             Annelik kutsal bir görev değil, ölene kadar sürecek sorumluluklar silsilesidir.
•             Annelik, kölelik de değildir, efendilik de değildir.
•             Annelik meslek değildir (sosyal mecrada icra edilecek, reklam yapılacak, yapmacık duygu makinesi değildir)
•             Annelik eksiklik ve fazlalık değildir.
•             Annelik saçını süpürge etmek, kendinden vazgeçmek değildir.
•             Annelik mükemmellik değildir.
•             Annelik kendini feda etmek değildir.
Anneden miras
                Evet, şimdi bir düşünelim bakalım: sevgili hanımlar, beyler, özellikle anneler… Acaba annemiz nasıl bir anneydi. Annemize hangi duygularla bağlıyız? Annemizin hakkını verip, onu memnun edebildik mi? Emeğini, çabasını fark edebildik mi? En önemlisi de acaba biz annemizden neyi miras alıyoruz, ya da aldık? Kendi çocuklarımıza da neyi (hangi değerleri, hangi kimliği, hangi inancı, hangi ruhu) miras olarak bırakacağız?..
                Evet sevgili okurlarım; annesi hayatta olanlara uzun ve hayırlı yıllar, vefat edenlere de rahmet diliyorum. Bir de “doğurmadan anne olan”; sevgide “öz” biyolojik olarak “üvey” olan annelere; hala, teyze, anneanne, babaanne, yengeden oluşan “sevgi anneleri” topluluğuna da şükranlarımı sunuyorum. Şu toplumu inşa etmek için büyük bir ruhla çocuk yetiştirmeye çalışan annelere sevgilerimi sunuyor; bizi yetiştiren annelerin de büyük bir minnetle ellerinden öpüyorum.
 
 

Yazarın Diğer Yazıları