Mustafa BALABAN

Tacettin Veli'de Genç Hatibeler

Mustafa BALABAN

Sosyal sorumluluk hisseden insanlar, çocukların ve gençlerin faydasına olacak çalışmalar yaparlar. Bu çalışmalarda amaca ulaşmak için planlama yapılır, süreci yönetme ve sistemli bir uygulama olması içinde projelendirilir. Her projenin özgün ve özel yönleri vardır. Bendeniz çocuklara dokunan her projeyi çok önemsiyorum. Hele ki bilgisel ve kültürel yönü olan bir proje ise bu. İşte bugün bu projelerden biri olan Anadolu Mektebi Yazar Okumaları projesini bir vesileyle paylaşmayı istiyorum.
Öncelikle şunu ifade edeyim. Takdir edersiniz ki ülkemizde her yaş grubunda kitap okuma oranı maalesef az. Yazı yazma ise daha da az. Bu ise bizleri yeni fikirler, yeni ürünler ve yeni yazar-şairler konusunda mümbit kılmıyor. Mezkur proje birçok bariyeri aşmamıza katkı sağlıyor. 

Anadolu Mektebi Yazar Okumaları projesi önceki tarım bakanlarımızdan Sami Güçlü’nün Sakarya’da akademisyenlik döneminde bir grup üniversite öğrencisi ile başlatmış olduğu bir proje. Saygıdeğer Sami Güçlü bu projeyi çok önemsiyor. Hangi ile gittimse panelin her aşamasında etkin ve etkili. En son Kocaeli’nin yeşil ormanlarında kitap kampında uyumadı, dinlenmedi. Akademisyenler, öğretmenler ve öğrencilerle mütemadiyen hasbihal etti. Mütevazı,  munis ve mütebessim bir insan. Ses rengi ve hitabeti özgün bir şahsiyet.   Bugün bu proje lise öğrencileri ağırlıklı, ortaokul öğrencileri de kapsam alanına girmiş bir çalışma. Projenin amacı ise öğrencilerimizin öz kültürümüzden, Anadolu irfanından beslenmiş olan yazarları tanımalarını sağlamaktır. Bu projenin özgün yönlerinden biri de bir yazarın en seçkin eserleri okunuyor olması. Adeta bir külliyat okuma. Lise düzeyinde okunan ilk yazar ise Mustafa Kutlu. Benim de lise yıllarında keşfettiğim, üniversite dönemi özel takip ettiğim mümtaz bir yazar. Saf, samimi, özgün ve özel bir insan.
Mevzu nereden mi gündemime girdi. Projenin il koordinatörü Faruk Şimşek bu hafta içinde beni aradı. Tacettin Veli Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde Mustafa Kutlu paneli var buyurun, dedi. Tamam dedim. İyi bir okur ve  kitapsever olan müdür yardımcısı Zeynep Ural Hocamda beni aradı panele davet etti. Ertesi günün sabahı ise Faruk kardeşim Hocam geliyor musun mutlaka gel, paneli Değerlendirme Konuşmacısı sensin, dedi. Üniversiteden bir akademisyen gelecekti, dedim. Hocam bir mania çıkmış gelemiyor, dedi. Ben de o halde latif diksiyonunla bu işi sen yap, dedim. Mütevazı kardeşim, sen yazıyor çiziyor, projeyi biliyorsun, sen değerlendir, dedi. Tamam dedim. Lakin zor bir görevdi, öğrencileri dikkatlice dinleyip sunum metinlerini, üsluplarını, salona hakimiyetlerini hazirunun huzurunda değerlendirmek. Tamam projeye yabancı değildim. Bir dönem kısa süreli de olsa projeyi İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz bünyesinde ArGe personeli olarak takip etmiş, il içi ve il dışı öğrencilere rehberlik yapmış hatırı sayılır sayıda panele katılmıştım.  Hem bir önceki okulum Tomarza Fen Lisesi’nde iki panel hem de şu anki okulumda Ömer Seyfettin ve Cahit Zarifoğlu sunumlarını öğrencilerden dinlemiş, değerlendirmiştim. Lakin bu başka bir durumdu. 

Beklenen an geldi. Okul müdürümüz Abdulvahap  GÖKALP hocam veciz bir hoş geldiniz konuşması yaptı.  Panel nezih bir ortamda başladı. Panel başkanı Belinay Belikbaşı açılışı yaptı. Öğrencileri dinledim. Notlarımı tek tek aldım. Öğrencilerden Ecrin Suna Örnek (Mustafa Kutlu’nun Sanat Serüveni), Zeynep Naz Ayazlı (Mustafa Kutlu’nun Eserlerinde İslam ve Erdem), Zeynep Erdoğan (Mustafa Kutlu’nun Eserlerinde Akıbet), Hiranur Avcı (Maziden Atiye Salıncak Mustafa Kutlu) başlıklarında sunum yaptılar.

Sonra tek tek değerlendirme yaptım. Burada muhtasar yapayım. Panel başkanı kızımız Belinay Belikbaşı; takdimi başarılı, panelistlere geçişleri edebi, özgüveni yüksekti.

Panelist kızlarımız ise; kurgu, içerik, içtenlik, ifade yönünden gayet muntazamdı.
Takdir duygularıyla izledim. Duruşları, konuya ve salona hakimiyetleri hepimizi hayran bıraktı. 

Şimdi söyleyeceğim daha da şaşırtıcı bir bilgi. Hepsi dokuzuncu sınıf öğrencileri. Yani dünün ortaokul çocukları. Bu proje çocukları büyütüyor. Çok anlamlı söylüyorum. Gerçekten akranlarından farklı ve fevkinde kılıyor. Hani bir fakültenin amfisinde bu sunumu yapsalar, ikinci sınıf öğrencisi deseler. İnanın kimse yadırgamaz, yakıştırır. 

Konuşmamda panel başkanı ve panelistleri değerlendirdim. Sıra genel değerlendirmeye gelmişti. Konuşmama öyle veciz bir şey katmalıydım ki, hem yetişkinlerden hem de dinleyicilerden projeyi bilmeyenlerin zihinlerine kodlamalıydım. Harfler ve kelimelerle yeni bir şeyler yapmayı o kadar çok seviyorum ki. Hani Cemil Meriç der ya: ‘Senin yıldızların kelimeler, söyle raks etsinler, alev saçlarıyla sonsuz bahçesinde hayallerinin. Kelime ormanda uyuyan dilber; şair uzaklardan gelen şehzade. Öyle seveceksin ki kelimeleri, sana yetecekler.’ Madem öyle üstat bu proje için ben de buldum en vurucu ifadeyi: OYA

İşte bunu söyledim dinleyenlere, panele gelenlere: O-Y-A. Yani Anadolu Mektebi Yazar Okumaları projesinin ana damarı öğrencinin muayyen kitapları okuması, kitaptan bir tema belirleyip kendine özgü bir metin yazması ve o metni akranlarına, başkalarına aktarmasıdır. Yani, O-Y-A: Okumak, yazmak ve anlatmak. Benzer projelerden ayrı ayrı yapılanlar bu projede birleşiyor. Adeta bir sanat eseri olan, el işçiliğinin mahareti olan oya örmek gibi, dantela işlemek gibi.

Devam ettim konuşmama: “Digital aygıtların her tarafı kuşattığı, neredeyse kitap okumanın anormal; yazı yazmanın uzayımsı algılandığı bir dönemde bu çocuklar bir harika. Artık bu kitapları okuyanlar, sunum yapanlar, dinleyenler dışardaki akranlarından farklı olacaklar”, dedim. Ve elbette ki bu güzide panelin, özel emeğin bir ekip işi olduğunu vurguladım. Şayet bu ve benzeri projeleri okul müdürü desteklemez, öğretmenler sahiplenmez, öğrenciler benimsemez ise bu başarının elde edilemeyeceğinin altını çizdim.

Paneli ve panelistleri değerlendirmemin son cümleleri ise: “ İmam Hatip liselerinde okuyan erkek öğrencilerimiz mesleki uygulama amaçlı mihrap, kürsü deneyimlerine sahip. Onlar hitabet yeteneklerini böyle kazanıyor. Kızlarımız ise bu projeyle iyi bir hatibe olacaklarını bugün gösterdiler.” Tespitinde bulundum. Tabii ki kızlarımızın mesleki amaçla Kur’an Kurslarında  ders yapmalarını, öğrencilere rehberlik yapmalarını saklı tutuyorum.

Bu bir başarı hikayesi. Çocukları ikna etmek, okumalarını takip etmek, metinleri için yüreklendirmek ve konuşma hazırlıkları için defaatle dinlemek. 33 öğrenci projede yer alıyor, 3 öğretmen rehberlik ediyor. Proje ekibi bu çalışmayı öyle bir sahipleniyor ki geçtiğimiz yarıyıl tatilinde 17 saatlik tren yolcuğu yapıyorlar. Okuyanlar bilir Kutlu’nun eserleri siyah beyaz film gibi. Eserlerinin bir çoğunda ya bir tren sesi ya bir tren yolcuğu vardır. Hatta treni mesken edinmek vardır. Uzun Hikaye’dir yani. İşte bunu bilen rehber öğretmenler ve öğrenciler Tacettin Veli öğrencileri Erzurum’a giderler, Kutlu’nun Erzincan doğumlu olması hasebiyle bir doğu seferi yaparlar. Ellerinde kitabın sıcaklığı , yüreklerinde  okumanın hazzı vardır.

Panelin sonunda misafirlere ikram amaçlı hazırlık yapılmıştı. Bir salona girdik. O kadar güzel organize olmuşlar, hazırlık yapmışlar ki. Bir düzen, bir intizam var. Öğretmenler mütebessim öğrenciler nezaket ve zarafet sahibi.  Davetli okul müdürlerimiz ve ilçe milli eğitim şube müdürlerimiz Harun Oğuz ve Cuma Doğanlarla birlikte bir masaya oturduk muhabbet ettik, paneli değerlendirdik. 

Benim okulum Nuri Has Ortaokulu öğrencileri de gelmişlerdi. Has okulun has öğrencileri. Geçtiğimiz ay onlarda Ömer Seyfettin ve Cahit Zarifoğlu’nu bizlere sunmuşlardı. Müdürümüz Kamil Küçük ve Latif Hocam maniaları çıktığı için gelememişlerdi. Ama okulda proje yürütücülerinden Mahmut hocamı görmek beni mutlu etmişti. Hemen merhaba deyip çocuklardan paneli değerlendirmelerini istedim. Mutlu olmuşlar, sevmişler, heyecanlanmışlar; sunum yapan öğrencilerin 9.sınıf olmalarına onlarda şaşırmışlardı.

Okuldan ayrılırken keyifli ve kârlı bir gün geçirmenin hazzını yaşıyordum. 
Bir kez daha görüyordum ki gönüllü yapılan her iş güzel oluyor. 

Ve heryeri ve herkesi güzelleştiriyordu.


     

Yorumlar 2
Elifcem 08 Mart 2024 07:35

Hocam hizmetlerinizden dolayı Allah razı olsun,kaleminize saglık

Ensar ŞAHİN 07 Mart 2024 11:06

O-Y-A hoşuma gitti. başarılar dilerim. OYA'ya devam...

Yazarın Diğer Yazıları