İbrahim Uyar

Okullar Yedi Eylülde Açılmalı

İbrahim Uyar

Covid -19 virüsü nedeni ile dünyayı kasıp kavuran; insanların, şirketlerin ve devletlerin bütün hesaplarını alt üst eden salgın hastalık henüz hayatımızı etkilemekten vaz geçmiş değil. Vaz geçeceğe de benzemiyor… Bütün dünyada olduğu gibi, bizim ülkemizin ilgilileri de büyük fedakârlıklar göstererek hastalığın olumsuz sonuçlarını azaltabilmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
Hayat devam ediyor… Bu çerçevede sağlık başta olmak üzere, tarımsal ve sanayi üretimi, ticaret, turizm, sosyal hizmetler, güvenlik ve eğitim gibi insan hayatını yakından ilgilendiren konuların, daha düzenli ve daha verimli yürütülebilmesi için her gün yeni kararlar alınıyor ve uygulanmaya çalışılıyor.
Alınan bu kararlardan biride okulların 21 Eylül’de açılması yönünde. Eğitim ve öğretimin sağlıklı bir şekilde başlaması ve yürütülmesi, tüm dünyada olduğu gibi bizim ülkemizin ve halkımızın başta gelen arzu ve ihtiyaçlarından birisidir.  Bu ideale hizmet için 24 Ağustosta öğretmenler, rutin çalışmalarını yapmak üzere okullarındaki görevlerine başlamış bulunuyorlar.
Benim arzum, öğretmenlerin okula başladığı tarihin, okulların açılma tarihi olması idi! Çünkü zaman ilerledikçe belli ki virüsün yayılma hızı daha da artıyor. Daha kötüsü mevsimsel şartlara bağlı olarak insan hayatını olumsuz etkileme gücü giderek yükseliyor. İlerleyen zamanın, eğitim ve öğretime başlama tarihi açısından pekte iyiye gitmediği; olumsuz rakamların, söylediğimiz nedenlerden dolayı daha da olumsuzlaştığı göz önünde bulundurulursa, öğrencilerimizin bir an evvel okula başlamaları hem kendileri, hem aileleri hem de eğitim camiası için çok yerinde olurdu.
Herkes öğrencilerle yüz yüze ve okullarda yapılacak eğitimin bir gün daha fazla yapılabilmesi için gayret ediyor.  İlkokul birinci sınıfa başlamış bir öğrencinin okuma yazma öğrenmesi uzun bir süreci gerektiriyor. Sekizinci sınıflar LGS, on ikinci sınıflar YKS’na  daha iyi hazırlanmanın hesabını yapıyor. Beşinci sınıflar okula başlayacak ki; kendilerini ortaokullu, dokuzuncu sınıflar okula başlayacak ki; kendilerini liseli gibi hissetsin. Okuluna aidiyet duygusu kazansın, öğretmenlerini ve idarecilerini tanısın…
Eğitim ve öğretime motivasyon ile beraber, öğrencinin hak ettiği eğitimi alması birkaç günde olacak bir şey değil! Ve bunların çoğu maalesef en verimli olabilecek uzaktan eğitim sisteminde bile başarılamaz. Tabi çaresiz kalınan zamanlar için çok güzel ve olması gereken bir uygulama… Bu yüzden devletimize ve sisteme katkısı olanlara teşekkür ediyoruz. Fakat hiç kimse bunu birinci tercih olarak düşünmemeli.
Zaman su gibi akıp gidiyor. Akıp giderken de daha büyük ve çözümü daha zor problemleri beraberinde getiriyor. O halde; ülke olarak bizde yapmamız gerekeni, şartların daha olumsuzlaşmasını beklemeden bir an evvel yapalım. Eğer Bilim Kurulunun eğitim ve öğretime hemen başlanmasını engelleyen bir kararı yoksa –ki şu ana kadar böyle bir karar duymadım-en kısa zamanda okulların açılmasının çok yerinde olacağı düşüncemi sizlerle paylaşmak istiyorum. Salgının boyutu nereye varacak bilinmez ama etki gücüne bağlı olarak, Bilim Kurulunun kapatılması kararına kadar devam edilsin.
 Kitaplar okullara geldi. Bazı farklı yazılar olsa da 18 Eylül’e kadar öğretmen zaten okulda. Okullar, eğitim ve öğretime genel olarak hazır. Veliler ve öğrenciler heyecanla okulların açılmasını bekliyor.
 “Bismillah” deyip okullarımızı bir an evvel mesela; önümüzdeki ilk pazartesi, yani 7 Eylül’de açalım. Bunun 21 Eylülü beklemekten daha hayırlı olacağını düşünüyor, teklifimin Bilim Kuru başta olmak üzere tüm ilgililer tarafından acilen incelenmesini temenni ediyorum.
“Andolsun ki sizi biraz korku ve açlık; mallardan canlardan ve ürünlerden biraz azaltarak deneriz. Sabredenleri müjdele!” (Bakara S./155)
Selam ve dua ile….         

Yazarın Diğer Yazıları