Bekir AKBULUT

SON BÜYÜK HAÇLI SEFERİ (1)

Bekir AKBULUT

Ülkemize ve milletimize karşı haçlı birliği mi kuruldu. ?  Açıklamakta ve anlamakta, zorlanılacak bir durum değil. Kırk yıldır uğraştığımız, terörü bitirmek üzere, devletimiz harekete geçti. Barış pınarı askeri harekatı düzenlendi. Sınırlarımıza çöreklenen, terörist adı altındaki, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela güruhları ortadan kaldırılmak amacıyla. Dünyanın dört bir yanından, sesler yükseldi. İçerden ve dışardan, terörün hamisi olan, besleyen, büyüten, yardım eden herkes bastı çığlığı. Bu ne biçim işmiş, boyutları ne kadar büyükmüş. Bu teröristlerin, ne kadar çok seveni varmış, vay arkadaş. Kimin eli, kimin cebinde belli değil.

Dünya üzerindeki, üç beş gariban ülke ve milletten başka, herkes bunların koruyucusuymuş. Kimlerin bu işin içinde olduğu, türlü bahanelerle terörü destekledikleri, hiç bu kadar aşikar olmamıştı. Birleştirilmiş milletler teşkilatından, Nato ya, AB’den Arap birliğine, İran’dan Avustralya’ya  kadar, herkes bu işin içindeymiş. Daha, harekatın birinci günü, uğultu yükseldi. Olmayacak bahaneler, yalanlar, fikirler uydurarak,  Barış pınarı harekatını durdurmamızı, güvenli bölge fikrini yıkmaya çalıştılar. Bu kalabalık güruhu biraz inceleyince, tarih tekerrürden ibarettir diye, geçmişe bakmak lüzum etti. Tarihimize ve dünya tarihine bakınca, benzer olayların, yani bu birleşik sesin, haçlı seferlerinde olduğunu görebiliriz. Hatırlatmakta büyük fayda var. İslam’ın yayılamaya başlamasından ve Anadolu ya, milletimizin gelmesiyle birlikte, buralarda zulümle hükmeden Hrıstiyan ve Yahudiler alan kaybetti. Bunu hazmedemeyen Hrıstiyan’lar, aynı bu gün olduğu gibi, milletimize ve ümmete karşı birleşmişlerdi. Bilindiği üzere Haçlı seferleri böyle başlamıştı. Avrupa’da yaşayan milletler, birleşip ordular kuruyor, Anadolu ve İslam topraklarına yürüyorlardı. 1095-1272 yılları arasında, 4 büyük haçlı seferi düzenlenmiş, tamamı, çocuk askerlerden oluşturulmuş seferi saymazsak. Bakış açıları ve mantıkları ise; ‘’Reconqista,, dedikleri, yeniden fetih adı altında, bu topraklardan, Türkleri ve Müslümanları sürmek veya yok etmek istemişlerdi. Özellikle, katolik mezhebinin önderliğinde, papaların kışkırtmasıyla, çoğu, çapulcu sürüleri olan, seferler yapmışlardır. Perişan durumdaki Avrupa milletleri, bu seferler sonunda, daha da kötü hale gelmişlerdi. Açlık ve yokluk, hastalıklar yayılmış, uzun süre toparlanamamışlardır. Haçlı seferlerini oluşturan ülke ve milletlere bakınca, Vallahi bu günde, aynı milletler işin içinde ve ülkemize karşı, her türlü oyunun içindeler. Bu ülkelerin hepsini saymaya gerek yok, işin başını çekenler; Almanya, İtalya, Fransa, İngiltere, İspanya, Portekiz vs. vs. devam ediyor. Şimdi Bunların başını, eski haçlı seferindeki, Katolikler papa değil, ABD ve İsrailin de içinde olduğu, Evanjelist mezhebi, tarikatı yer almakta. Bu mezhebin, sapık görüşüne göre, tanrıyı kıyamete zorlamak dini görevdir. Bu yüzden, Dünyaya, özellikle İslam milletlerine,  daha da özellikle, engel olarak gördükleri, Ülkemiz ve milletimize karşı, sürekli tuzaklar kurmaktalar. Bu tuzaklardan biri de, Ülkemizin güneyinde kurmaya çalıştıkları, terör devletidir.               
      
 200 yıldır, milletimizle topyekûn savaşıyorlar. Ecdadımız, Osmanlı devletini parçaladılar, şimdi, elimizde kalan, Anadolu topraklarımızda, bizi rahat bırakmıyorlar. Atalarımızın dediği gibi ‘’Eski tas, eski hamam,,.  Değişen hiçbir şey olmadı. Eski haçlı seferlerindeki ordular, önlerindeki her şeyi yakıp yıkıyor, katliamlar yapıyorlardı. Tek fark, şimdi ki haçlı ülkeleri, daha zalim, kurdukları terör örgütleriyle, vekaleten, dünyanın istedikleri her yerini, özellikle İslam topraklarını yakıp yıkıyorlar. Kurdukları, ekonomik sömürü düzenini sürdürebilmek için, başka insanların ölümü, onlar için önemli değildir. Eski İngiliz başbakan Churchill, -‘’ Bir damla petrol, bir damla kandan daha değerlidir,, demiştir. 1. Ve 2. Dünya savaşlarında, 100 milyona yakın, insanı öldüren, katleden yine bu haçlılardı. Sadece 2. Dünya savaşında, 40 milyondan fazla insanı katledenler, yine aynı haçlı ve emperyalist milletlerdi. Başımızdaki olayların, haçlı seferi olduğunu gösterir ikinci önemli nokta, öldürülen teröristlerin, büyük çoğunluğunun, milliyetlerinin farklı olması, farklı batı ülkelerinden gelip, saldırmaları.  Görülüyor ki, Dünya ülkelerinden, çıkarları ve hayalleri doğrultusunda, ülkemiz ve milletimize karşı,  ortaklık, birliktelik var. Bu büyük buluşmayı, ancak bir cümleyle, haçlı seferi diyebiliriz. Yeni bir haçlı seferi, yine bir haçlı seferi ‘’Son Büyük haçlı Seferi.,,

İşin acı ve üzücü yönü, son büyük haçlı seferine, Arap ve Müslüman ülkelerin, bir kısmının da, asker ve para vermesidir.(Suudi Arabistan Ve BAE). Milletimize düşen, devletimize ve bu aziz topraklara sahip çıkıp, birlik olmak, son fert şehit oluncaya kadar, savunmaktır.. Allah devletimizin ve milletimizin, İslam’ın son ordusunun yardımcısı olsun. Amin. Vesselam.

Yazarın Diğer Yazıları