Şeyda Aşatır

BİR ŞEY YAPMALI…

Şeyda Aşatır

Medya siz ne isterseniz onu verir… En çok ne dikkatinizi çekiyorsa onu verir… Üzülerek söylüyorum en çok ne izlerseniz, okursanız, dinlerseniz onu verir… Yani gündemi aslında seyirci, dinleyici, okuyucu oluşturur. Peki, son zamanlarda ne çok kadın cinayeti haberi, ne çok kadına şiddet haberi izledik değil mi? Son zamanlarda daha fazla kadın cinayeti olduğunu mu sanıyorsunuz? Yoksa yapılan haberlerin insanları bu konuda etkilediğini mi? Çünkü böyle hasta bir düşüncede var, belirtmek istedim. Aslında hep vardı, aynıydı, ne eksildi ne çoğaldı sadece sizin daha çok dikkatinizi çektiği için daha çok veriliyor ekranlara ya da gazete sayfalarına… Son üzücü olay herkesi derinden yaraladı yine anlatıp hatırlatmak istemiyorum. Bu olayın ardından herkes samimiyetsiz bir şekilde kadına yönelik şiddetin karşısında yer aldı. Daha önce bu kadar tepki gösterdiniz mi? Biraz samimi olmaya davet ediyorum sizi. Eğer kadının yanında yavrucağı olmasaydı aynı şeyi söyleyecek miydiniz? Yoksa boşanmış, boşanmak istiyor, evinde otursaydı, aldatıyor falan filan der miydiniz? Ben bu lafları söyleyenlerin çoğunun samimiyetine inanmıyorum. Garip… İşte konuya gelelim, bu olayın ardından herkesin duyarlılığı arttı bu sebepten de cinayete kurban giden kadınlar, gazetelerin 3. Sayfasından çıkıp birinci sayfasına, yerel televizyonlardan çıkıp ulusal televizyonların birinci haberlerine yerleşti. Siyasiler bir bir açıklama yapmaya başladı. Bu şey gibi, ‘toplumun gazını almak’ evet doğru cümle bu. Çünkü toplumun ortak tepki gösterdiği konulardan sonra köşeye sıkıştıklarını anlayan siyasilerin, birden yükselip, vatandaşı yatıştırıp sonra bir daha o konuyu ağzına almamak gibi bir huyları var. Şimdi esti gürlediler bakalım ne olacak diyeceğim ama buna kargalar bile güler. Ben bir kadın gazeteci olarak sürekli kadına yönelik şiddetle ilgili elimden geleni yaptım. Satırlarımda sesimi yükletebildiğim kadar yükselttim. Kadına yönelik yapılan her türlü haksızlığın tam karşısında oldum. Tabi böyle bir insan olarak parantez açarak söylüyorum en büyük kazıkları da kadınlardan yedim. Kadınların birbirine destek olması lazım. Herkes bir şey yapmalı. Ben yazmalıyım, kadının sesi olmalıyım, başka biri işi, görevi neyse ya da neyden anlarsa işte bir şekilde bir kadının elinden tutmalı… Yani bir şey yapmalı. Köstek değil destek olmalı… Çünkü kimseden umut yok. Sadece faydalı olduğunu düşündüğüm bir şey var bu konu ile ilgili ondan bahsederek köşemi noktalamak istiyorum. KADES Kadına destek projesi. İçişleri bakanlığı tarafından hayata geçirilen bir telefon uygulaması. Akıllı telefon kullanan tüm kadınlar bu uygulamayı telefonlarına indirerek kayıt olmalılar. Kadınlar, şiddete uğrayacaklarını düşündüklerinde ya da her hangi bir tehlike anında bu uygulamada tek tuşa basarak emniyet yetkililerini harekete geçirebilirler. O tuşa bastıktan sonra en yakın polis ekibi kadının bulunduğu noktaya intikal ediyor.
 

Yorumlar 1

Yazarın Diğer Yazıları