SALGIN SONRASI HAYATIMIZ
Mustafa İLHAN
Salgın dolayısı ile olağanüstü gayret ve emsallerine göre başarı gösteren sağlık çalışanlarımızı tebrik ederek bu yazıma başlamak istiyorum.
Salgın sonrasında hiçbir şey eskisi gibi olmayacak diyenler nasıl olacağı ya da nasıl olması gerektiği ile ilgili bir şey söyleyemiyorlar. Çünkü bu konuda yeteri kadar tecrübe yok. Her gün televizyonlarda konuşan hocalarımız dahi olması gerekenle ilgili yeterince net konuşamıyorlar.
O halde şimdiden bu konuya yeterince kafa yorulması gerekiyor. Bilhassa kasım sonrası ikinci bir dalganın olmaması yeteri kadar tedbir almamıza bağlı olacak.
Ekonominin çarklarının mutlaka dönmesi lazım. Üretimin durmaması gerekir. Şu anda emlak, mobilya, beyaz eşya, otomobil, turizm gibi ekonominin lokomotifi sektörler talep yokluğu nedeniyle durmuş durumda. Üretimin devam ediyor olması yeterli değil. Bir müddet sonra üretim fazlalığı nedeni ile tıkanır. Bunların hareketlenmesi yasakların kısmen de olsa kalkmasına bağlı. Ekonomi bir saatin dişlileri gibi birbirine bağımlıdır. Bu dişlilerden birisi hareket etmez ise tüm çark durabilir.
İnsanımız en fazla bir ay daha bu sıkıya dayanabilir. Ailelerin çocukları içeride tutabilmek için ne zorluklar çektiğini biliyor ve görüyoruz. 65 yaş üstü insanımız psikolojik sorunlar yaşamaya başladı.
Bu iki konu birlikte değerlendirildiğinde en geç mayıs sonuna normale dönmek zorundayız. Salgın devam etse dahi aşı bulunana kadar tedbirleri farklılaştırıp salgın sonrası düzenine geçmemiz gerekir.
Okullar açılmalı ancak tıka basa sınıflara izin verilmemelidir. O halde şimdiden ders çizelgesi gözden geçirilerek günlük ders saati 3 e düşürülmeli ve sınıflar ikiye bölünmelidir. Matematik, Türkçe, Fen, Sosyal Bilgiler gibi ana dersler görülmeli, Resim, Beden Eğitimi, Müzik gibi dersler EBA TV den görülmeye devam edilmelidir. Sosyal mesafeye okul giriş ve çıkışlarında uyulmalı, toplu törenler yapılmamalıdır. Çocuk parklarında oyunlarda da sosyal mesafeye dikkat edilmelidir. Yüzme havuzları, sinemalar gibi toplu olunan yerlerde mutlaka maskeli ve sosyal mesafeye uyularak izin verilmelidir.
Turizm tesislerinde karışık turizme izin verilmemeli. Bir uçak dolusu turist aynı otelde aynı sürede kalmalı, kapasite kesinlikle tam doldurulmamalıdır. Turist kafilesi gittikten sonra otel dezenfekte edilmeli yeni kafile bir iki gün sonra alınmalıdır. Bütün personel maske kullanmalıdır.
Fabrikalar mutlaka çalışmalı, ürünlerin nakli, ihracatında gerekli kolaylık sağlanmalıdır. Fabrika içerileri illerde oluşturulacak ekiplerce denetlenmeli, sosyal mesafe, işe gidiş geliş ve yemekhaneler ile diğer uygun görülen hususlar için kurallar ve yasaklar oluşturulmalıdır.
Gerekli tedbirleri almayıp, özen göstermeyen mahalle, ilçe ve illerde kısıtlılık devam etmelidir. Bu yerlerden diğer yerlere giriş çıkışta izin müessesesi devam etmelidir. Salgını kontrol altına alan iller diğer illerin kadrine uğramamalı ve hayatın normale dönüşüne izin verilmelidir.
Köylerimizde tarımsal faaliyete kısıtlılık getirilmemelidir. Şehirler için zaruri olan tedbirler bazen köyler için zulüm olabiliyor. Bu nedenle kısıtlılık bireysel olmalı ve çok sıkı şekilde takip edilmelidir.
İlçelerde oluşturulacak kurullar vasıtası ile o ilçede yaşayan kişilerin TC kimlik numaraları ile oluşturulacak yeni bir kütüğe kısıtlılığı olup olmadığı, mesleği, izinli olarak yapabilecekleri ve kısıtlılıkları işlenmelidir. Yapılacak kontrollerde tartışmaları önlemek, her olayda tekrar karar vermek yerine bu toplu bilgi havuzu ile insanların izinleri ve kısıtlılıkları toplu olarak görülebilmelidir. Bu bir fişleme olarak algılanmamalıdır. Fırıncı, güvenlik görevlisi, market çalışanı, sağlık çalışanı, tarımla uğraşanlar, nakliyeciler, kuryeler , Kovid 19 hastaları ve diğerleri bilinmeli ve insanlar korkarak işe gidip gelme yerine benim iznim var bakabilirsiniz diyerek gidip gelmelidir.
Adliyelerde en geç mayıs sonunda normale dönülmelidir. Hemen hemen her konuda elektronik ortamda işlem yapabilme imkanı vardır. Maske ile de olsa duruşmalar yapılmalıdır.
Daha sağlıklı, salgınsız ve huzurlu bir yaşam diliyorum.Allah yar ve yardımcımız olsun.
