Değerli dostlar!
Ramazan ayının sonlarına yaklaştığımız şu günlerde hep birlikte yeni bir hilalin doğuşuna şahitlik edeceğiz. Şevval ayının hilali. Bu Hilal ümmeti Muhammed’e bayramı müjdeler. Ramazan ise kuran ayı idi. Kuran ayı olması hasebiyle bir kaç ayet mealine değinmek istedim. İnşallah gönül dünyamız inşiraha kavuşur.
(104) De ki: “Ey insanlar! Eğer benim dinim hakkında şüpheniz varsa bilin ki sizin Allah’ı bırakıp da taptıklarınıza ben tapmam; ben ancak, sizin hayatınızı sona erdirecek olan Allah’a kulluk ederim. Bana müminlerden olmam emredildi.”
(105) “Ve yüzünü hak dine çevir, sakın müşriklerden olma!” buyruldu.
(106) Allah’ı bırakıp sana yararı da zararı da olmayan varlıklara tapma; bunu yaparsan, kuşkusuz kendine yazık edenlerden olursun.
(107) Allah sana bir zarar verecek olursa, onu O’ndan başka giderecek yoktur. O senin hakkında bir iyilik dilerse onun lütfunu engelleyebilecek de yoktur. Bunu kullarından dilediğine nasip eder. Bağışlayan ve esirgeyen O’dur.
(108) De ki: “Ey insanlar! İşte size rabbinizden gerçek gelmiştir. Artık kim doğru yolu tutarsa kendi lehine bu yolu seçmiş, kim de saparsa kendi aleyhine sapmış olur. Ben sizin adınıza hareket edecek değilim.”
(109) Sana ne vahyeydilerse ona uy ve Allah hükmünü verinceye kadar sabret. O hüküm verenlerin en hayırlısıdır.
Evet, Kur’an’ı Kerim’de Cenabı peygamberin kâfirlere münafıklara uymaması bilakis Cebrail (a.s) tarafından kendisine getirilen ilahi kelama/ vahye tabi olunması ve sabretmesi istenilmiş.
Rabbim cümlemizi vahye uyan kullarından eylesin. Sağlık ve afiyetle nice bayramlara!
Kaynak: Diyanet işleri başkanlığı Kuran Yolu Meali/ Yunus suresi 104.ve 109. ayetlerin meali.
