Mahmut BENDEŞ

Mühendis kimdir, ne yapar?

Mahmut BENDEŞ

Arapça hendese kelimesinden türetilmiştir. Geometri bilen kişi anlamına gelmektedir. Köprüler, tüneller, yollar, araçlar ve binalar dâhil olmak üzere makineler, yapılar ve diğer ögeleri tasarlamak ve inşa etmek için bilimsel ilkeleri uygulayan kişilere mühendis denir. Aslında mühendis kendisini hayatı kolaylaştırmaya adayan kişi demektir.  Bu amaçla mühendislik fakülteleri kurulmuştur.

Ülkemizde son yıllarda mühendislik fakültesi ve mezun olan mühendis sayısında büyük bir artış olmuştur. Bununla birlikte mezunların yeterince istihdam edilememesi, istihdam edilenlerin ise çalışma hakları ile ilgili büyük sorunlar yaşanmaktadır. 

Mühendislik bir ülkenin motor gücüdür. Ülkenin kalkınması, büyümesi, güçlenmesi, bağımsızlaşması doğrudan mühendisliğin konusudur. İmparatorluklar, krallıklar, devletler, yönetimler mühendislik bilimini kullanabildiği ölçüde güçlü olmuşlardır.
Ülkemizde mühendisliğin/mühendislerin durumu maalesef gün geçtikçe kötüye gitmektedir. İktidar her ne kadar açtığı üniversite sayısı ile övünse de buralardan mezun olan işsiz gençlerin sayısı giderek artmaktadır. 

Öncelikle, hayatı kolaylaştırma amacı ile kurulmuş olan Mühendislik fakültelerinde eğitiminin kalitesi yükseltilmeli. Bunun için okul baraj puanlarına bir sınır getirilmeli.  Bir kaç matematik netiyle kazanılan mühendislik bölümlerinden endüstrinin gerçek ihtiyaçlarına uygun mezun çıkartılamayacağı açıktır. Mühendislik okulları ve Endüstriyel tesisler arasında daha güçlü bağlar kurulmalı. Adet yerini bulsun türünden uygulanan staj programları yerine sahada eğitime ağırlık verilmeli. Bunun için Sanayi ve Teknoloji bakanlığı ile YÖK arasında güçlü eğitim protokolleri hazırlanmalı.

Her yere anaokulu gibi açılan mühendislik fakülteleri iş talebinin üzerinde mühendis mezun ederek iş piyasalarında yüksek mühendislik enflasyonuna sebep oluyorlar.  İşsiz mühendisler bulduğu ilk işi büyük bir heyecanla öğrenme ve geliştirme dönemindeyken mobbing, fazla mesai istismarı gibi çevresel tehditlere maruz kalıyorlar. 

Özel sektörde mühendislerin hemen hemen hepsi asgari ücretten primleri ödenir. Diğer kalan kısmını elden alır. Hukuksal yollar ise sözde açık olsa da uygulamada bu mümkün değildir. Çünkü hak gaspına uğrayan kişi hukuki yollara başvurmak istediğinde elindeki işi de kaybedeceğini bilir. 

Sadece eğitim ve üye aidat takipleri dışında hiçbir faaliyeti olmayan Mimarlar ve Mühendisler Odasının üyelerinin haklarını koruma yönünde bilinen hiçbir etkinliği yoktur.

Mühendislik yeniden saygınlığını kazanmalı. Gelişmiş ülkelerdeki gibi en seçkin öğrencilerin tercih edebileceği okullar haline getirilmeli. 
Bunun için Mimarlar ve Mühendisler Odalarının iktidara etkin telkinleri önemlidir. Mühendislerin, mühendislik fakültelerinin, yerel yönetimlerin ve iktidarın mühendisliği koruyacak ve geliştirecek yönde çabalar sarf etmesi ekonomi başta olmak üzere yaşanan birçok problemi çözecektir. 

Ülke olarak, edebiyatın büyüleyici etkisinden uzaklaşıp, matematiğin rasyonel gücüne; Yani mühendislik biliminin saygınlığını yüceltmeye muhtacız. 
 

Yazarın Diğer Yazıları