Mahmut BENDEŞ

İktidar Kanallarını Seyredince

Mahmut BENDEŞ

Mehmet Şimşek uzun süre ortalıkta yoktu. Maliye bakanı olarak tekrar gündemimize girdi.  Gün yüzüne çıkmamış tekniklerle uyguladığı programı meyvelerini vermeye başlamış. Bu meyveyi de kim yiyecek belli değil.  Hükümet yanlısı kanalları dinleyince insan başarılarının devamını dileyesi geliyor. Aklıma iki arkadaşın fıkrası geldi. Dur! Ben onu size üslubunca anlatayım. 

Uzun süredir görüşememiş iki hanım arkadaş yıllar sonra bir misafirlikte karşılaşınca sohbete başlamışlar. Hal hatır sorduktan sonra biri diğerine, “Senin cin gibi bir kızın vardı, ne oldu, okudu mu, senin kız şimdi ne yapıyor?” demiş.

“Vallahi ne olsun kardeş, işte biliyorsunuz işe girdi geçen sene; Başını kaşıyacak vakti yok garibimin. İlk başlarda geceleri fazla mesai yapıyordu, sonra hafta sonları da çalışmaya başladı. Patronu onu çok ama çok sevmiş, her işi ona veriyormuş. Derken Ankara seyahatleri başladı. Patron nereye, bizim kız yanında oraya. Paris seyahatleri filan derken baktılar bu iş böyle olmayacak, patronu bir de ev tuttu. Sonra daha fazla yorulsun istemedi, artık işleri evden yürütüyor benim kız. Deliler gibi çalışıyor evladım.”

Sonra dönüp aynı soruyu o diğerine sormuş: “Eee, senin kızın ne yapıyor?”

Kadıncağız da şaşkınlık içinde, “Vallahi bizimki de okudu, ama ben senin kadar güzel anlatamıyorum” diye cevap vermiş.
Eee, Ne diyecek? 

Vergileri artırdık, emeklinin canına okuduk, enflasyonu düşük gösterdik, Asgari ücretliyi perişan ettik, zamlara revizyon dedik diyecek değil ya!

Elbette durumu süslü gösterecek.

Ne diyelim? Bize de başarılarının devamını dilemek düşer.
Çok da kaygıya gerek yok. Bu gidişle enflasyon zaten sıfıra düşecek. Ama rahmetli Erbakan’ın dediği gibi mezarda enflasyon sıfırdır.

MELİKGAZİ KAZIM KARABEKİR MAHALLESİNE SEMT PAZARI AÇTI
Bugün Melikgazi Belediyesinin Kazım Karabekir mahallesinde semt pazarı açılışına şahitlik ettim.

Açılış yemek davetiyeliydi. Yemek davetiyesi dediysek yemek salonu olan garsonların hizmet verdiği bir yemek davetiyesi falan değil. Balık istifi yoksullaştırılmış insanların, emeklisi, çoluk çocuğu, kadını ile on dakikalarca sırada bekletildiği ucu görünmeyen bir kuyruk. Damatlık takım elbiseleriyle kelli felli, enseli, göbekli, protokol adamları otomobillerinden indiler ve halkın yanına kadar gelerek onları bütün muhabbetleri(!) ile selamladılar.

Doğrusu İnsan manzaralarından etkilendim. Yoksulluk kaldırılması gereken bir durum değil, devam ettirilmesi gereken bir durum diyordu protokolün hali. Hayatın bu kadar ikilem içinde olması yüreğimi burkmuş olsa da memleket ortalamasına uygun diyebilirim.

Belli ki seçmenin böyle, seçilenin öyle olması isteniyor. Gerçek olan bu!

Yazarın Diğer Yazıları