Ali AKGÜN

Siyonizm Üzerine Notlar -I

Ali AKGÜN

          Siyon, tarihte Kudüs şehri için kullanılmış bir isimdir. Zaman içinde kapsamı çevresindeki toprakları da ifade edecek şekilde genişlemiştir. Siyonizm ise 19. yüzyılın ikinci yarısında Avrupa’da ortaya çıkan ve Filistin’de bir Yahudi devleti kurmayı hedefleyen siyasi hareketin ismidir. ‘Siyasi Siyonizm’in tartışmasız kurucusu; hem yazdığı ‘Yahudi Devleti’ (1895) kitabı hem de düzenlediği kongre nedeniyle Theodor Herzl’dir. Aslında Herzl, Siyonizm fikrinin yani Yahudilerin ‘Filistin’e dönmesi’ düşüncesinin yeni olmadığını belirtir. Günlüğünde ‘bu birinin yani Sabetay’ın gerçekleştirmek istediği bir şeydir’ diye yazar. Leon Pinsker’ce kaleme alınan ‘Kendi Kendine Kurtulma’ (1881) kitabında ve Nathan Birnbaum tarafından 1893’te yayınlanan ‘Yahudi Meselesinin Halli için Kendi Toprağında Yahudi Halkının Milli Rönesansı’nda da aynı tema vardır. 27 Ağustos 1897’de İsviçre’nin Basel şehrinde Theodor Herzl liderliğinde birinci Siyonist kongresi yapılır.  Herzl toplantı bittikten sonra günlüğüne; Basel’de aslında Yahudi devletini kurduğunu, bunun mutlaka elli yıl içinde gerçekleşeceğinin herkes tarafından görüleceğini yazar. Nitekim -kongre tarihinden 50 yıl sonra- 14 Mayıs 1948’de İsrail devletinin kuruluşu ilan edilir. Herzl, Günlüğünde Filistin’de arzu ettiği Yahudi devletini nasıl inşa edeceğini de açıklar: ‘Bir Chartered Company juive/ İmtiyazlı Şirket’ aracılığıyla olacağını söyler. Herzl’in örnek aldığı şahsiyet elindeki milyarlarla Güney Afrika’yı kurmayı başaran Cecil Rhodes’tir. Herzl 1901’deki Beşinci Siyonist Kongre’de, Filistin’deki toprak alımlarını merkezileştirmekle yükümlü, ‘Milli Yahudi Fonu’nu kurar.
           

 Siyonizm’i tanımlayan üç temel özellik, onun politik, ırkçı ve sömürgeci bir ideoloji olmasıdır. Müslüman Fransız düşünür Garaudy İsrail devletinin bu ırkçı, bozguncu ve kan dökücü politikalarını tenkit ettiği için Siyonistlerin tepkisini çekmiştir. 
               

 20. yüzyılda Filistin toprakları üzerinde bir Yahudi devleti kurulurken; İsrail, Filistin’i işgalini ve yayılmacılığını meşru göstermek için (‘vaat edilmiş topraklar’, ‘seçilmiş millet’ ve ‘holokost’ gibi) birtakım efsanelere dayanmıştır.  İsrail, geçmişte ve günümüzde Filistin’de Müslümanlara yaptığı zulümleri haklı göstermek için tahrif edilmiş Tevrat’ta mevcut olan en acımasız metinleri ön plana çıkarmıştır: ‘Tanrınız Rab bu ulusları elinize teslim ettiğinde, onları bozguna uğrattığınızda, tümünü yok etmelisiniz; bu uluslarla antlaşma yapmayacaksınız, onlara acımayacaksınız…’ ifadeleri Siyonist İsrail devletinin bugün takip ettiği düşünceyi ve uyguladığı metodu tarif etmektedir. İsrail devletinde sistemli bir hale gelmiş bulunan etnik temizlik girişimleri Filistin toprakları üzerinde her gün dünyanın gözleri önünde meydana gelmektedir. ’10 Kasım 1975’te Birleşmiş Milletler, Siyonizm’in bir ırkçılık ve ırk ayrımcılığı düşüncesini içerdiğini kabul etmiştir. ABD, Birleşmiş Milletlere ağır baskı yaparak 16 Aralık 1991’de, 1975’teki o haklı kararı kaldırtır. Halbuki yaşanmakta olan olaylarda 1975’ten bu yana hiçbir şey değişmedi, hatta daha fazlası oldu; zulüm, Filistin’de Müslüman halkın örtülü ve yavaş soykırımı, yeni Yahudi yerleşim birimlerinin açılması daha önce görülmedik bir şiddet ve yoğunluk kazandı.’

Yazarın Diğer Yazıları