Onlar Kırşehir'in 'Emekli' filografi sanatkarları
Çivilerin arasından teller ya da ipleri geçirilerek estetik görünüm verilmesi anlamı taşıyan filografi sanatına Kırşehir'de emekli kadınlar ilgi gösteriyor.
Çivilerin arasından teller ya da ipleri geçirilerek estetik görünüm verilmesi anlamı taşıyan filografi sanatına Kırşehir’de emekli kadınlar ilgi gösteriyor.
Özenli örgü işlemlerini içeren ve yapıldığında ortaya farklı bir görselliğin çıktığı sanat dalıyla ilgili çalışan eğitmenlerde, emekli kadınların ilgilerini şaşkınlıkla karşılıyor. Merhum Bozlak Sanatçısı Neşet Ertaş adına yapılan Kültür Sanat Merkezinde belediye ve halk eğitim merkezi kursiyerleri aracılığıyla eğitim alan emekli kadınlar, ilk kez filografi yapmalarına rağmen başarılı eserler de ortaya koyuyor. Kırşehir’de filografi eğitmeni olarak görev yapan Ayşe Demir, emekli kadınların ilgisini şaşkınlıkla karşıladığını fakat gençlerde olmayan sabrın onlarda var olduğunu söyledi. Demir, “Emekçi ve emekli kadınlar kursa yeni başlamasına rağmen çok güzel eserler ortaya koydular. Bir tablo yapmak için kursa başlamışlardı fakat halen devam ediyorlar" dedi. Genç gruplarla da çalışmalar yaptıklarını anlatan Demir, gençlerin emekli kadınlara oranla sabırsız olduğunu ve süreklilik arz etmediğini belirtiyor.
Kamu kurumundan emekli olan Bedia Varan, emekli oluktan sonra hiç sevmediği filografi sanatına ilgi duyduğunu anlatarak, "Filografi çok soğuk baktığım bir alandı. Çivi sesi ve gürültü bana çok uzak olmasına rağmen denemek istedim ve çalışmaya başladıktan sonra vazgeçilmezim oldu. Bir tablo ortaya koyduktan sonra bir tane daha yapmak hevesi oluşuyor” diye konuştu.
"Emekli oldum Köroğlu ile Ayvaz gibi kaldım”
Öğretmen emeklisi olan Gülinaz Altunkılıç ise ev ritüellerinden kendisini kurslarla üretime ve gelişime açtığını belirterek, "Emekli olalı uzun bir süre oldu. Filografi dışında farklı kurslara da gittim. Emekli olduktan sonra eşimle Köroğlu ile Ayvaz gibi kaldık. Sabahtan akşama kadar evde bir bina inşa ediyoruz ama akşam ev halkı geldikten sonra o bina yıkılıyor ve sabahına yeniden bina yapmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı
Gençlerin üretim ve kişisel gelişimle ilgilenmemesini de eleştiren Altunkılıç, “Kursa gelirken yol güzergahım üzerinde bulunan kafeteryalarda gençleri görmem mümkün tıklım tıklım dolu. Gençlerimiz boş işlerle uğraşıyor. Kişisel gelişim ve üretme hevesinde değil gençlerimiz" ifadelerini kullandı.