Bir Hafta Bir Yazar: Yüksel KALKAN

Festivallerin gazetecisi diye nam salmış bir yazarımız. Kayseri'de ticaret var  kültür sanat yok diyenlere adeta tekzip mahiyetinde yerli konulara ve tarihi şahsiyetlere hayat vermiş romancı/hikayeci. Yazarlık Okulu çalışmalarında, yazar olma sevdasındakilere cesaret vermiş bir insan. Kayseri'de her kültürel sanatsal etkinlikleri takip eden, anında haber yapan gazeteci.

Yüksel Bey söyleşimize sizleri tanıyarak başlayalım istiyoruz? 

1955 yılında doğdum. Talas ilçesinin Sosun(Ortakavak) köyü nüfusuna kayıtlıyım. Üç kız, yedi torun sahibiyim. Çocuklukta aklımda gazetecilik yapmak ve yazar olmak vardı. İlk orta lise yıllarımda çok kitap okurdum. 

Okuma hayatımda dergilerin önemli yeri var. Çizgi kitaplarda var, bizim zamanımızda Tommiks, Teksas gibi küçük kitaplar vardı. Onları okurdum, bazen gazete param olmayınca yerde yeni gazete gördüğümde alır cebime koyar, kimsenin görmediği yerde reklamlarına kadar okurdum.
Çocukluk yıllarım gece kondu da geçti. Evlilikle şehir hayatım başladı. Sonra akşam okulu dönemim oldu. 

1986 yılında Halk Şairleri Kültür Derneği kurucu üyeliğinde bulundum.

Çalışma hayatım Birlik Mensucat fabrikası ve ardından KASKİ’de çalıştım ve bu kurumdan  2001yılında emekli oldum.  

1994 yılında Elif TV, daha sonra çeşitli gazetelerde görev aldım.

2001 yılında emeklilikten hemen sonra Kayseri Hakimiyet Gazetesi’nde kültür sanat muhabiri olarak göreve başladım. Halen aynı gazetede görev yapmaktayım. 

Kayseri’de yapılan Yazarlık Okulu’nda dört dönem görev aldım

Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi Yönetim Kurulu üyesiyim.

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti üyesiyim.

Kalkan Bey tanığımız kadarıyla sürekli bir heyecanınız var. Sürekli sanat-kültür ortamlarında görüyoruz. Bu yazma sevdanızı, serüveninizi nasıl kazandınız? Ya da şöyle sorayım kimler etkili oldu?

Çocukluk yıllarında yazardım. Daha 1994 Elif TV’ de çalışmam yazma işime süreklilik kazandırdı. Haber yapmak yazmak demekti artık.  Sonraları Yeni Kayseri ve Kayseri Hakimiyet  gazetesi yazma eylemini zorunlu kıldı. Elbette etkilendiğim yazarlar çoktur. Ama Orhan Kemal, Yaşar Kemal kitapları  beni daha çok etkiledi. İnce Mehmet’e benzeyen Kayseri’de  yaşayan  “Efsane Adam” kitabını yazdım.

Bir de beni etkileyen Kayseri’de geçmiş yıllarda yaşayan şairlerin hayatı idi. Bunlardan Develili Seyrani, Erkiletli Aşık Hasan, Molulu Revai, Dadaloğlu ve İbrahim Tennuri. Ayrıca bizim Yunus gibi şiirlerine hayran olduğum gönül insanları beni etkilemiştir.

Pekala yazmak isteyen insanlara neler söylemek istersiniz? Neler tavsiye edersiniz?

Mustafa Bey yazar olmak isteyen arkadaşlara tavsiyem. Sağ sol demeden çok kitap okumaları isterim. Malumunuz Allah'ın ilk emri "Oku!" Bizler birey olarak, toplum olarak ne yazık ki, az okuyan bir milletiz .Yazar olacaksan çok okuyup bilgi dağarcığını geliştirmek gerekir. Yazar demek, yol gösteren pusuladır. Yazarın yazmış olduğu eserde okuyucu kendinden bir parça bulması lazım. Okuyucu kitabı okurken,  vayyy be  bu benim/ benim de hayatım böyle/ vay anasını böylemi imiş demesi lazım. 

Yani hem kendini görmesi ya da hiç bilmediği hayatlara dokunması gerekir.

Kitaplarınızın isimlerini öğrenebilir miyiz? 

İlk “Kayseri’de Gecekondu” isimli ilk kitabım yayınlandı. 

Daha sonra “Erkiletli Murtaza Hoca”, “Efsane Adam”,  “Bozahmed’in Osman” ve ardından üç baskı yapan Milli mücadele kahramanı Kayseri’nin ilk kadın milletvekili “Kod Adı Feride” isimli kitabım yayınlandı. Diğerleri ise “Bozahmedin Osman” 1. ve 2. “Efsane Adam Bozahmedin Osman”, “Bir İntizarın Feryadı”, “Haçında Yeniden Dirildik” isimli eserlerim var. Son eserim ise “Kurtuluş Savaşında Kayseri”dir.

Yüksel Bey, söyleşi için teşekkür ederiz.

Röportaj: Mustafa BALABAN
 

Bakmadan Geçme