Bir hafta bir YAZAR: Mustafa ALTAY

Bu hafta öğretmen yazarlarımızdan Mustafa Altay'la muhatap olduk. Tomarza topraklarında muhabbet ettik. On parmağında on marifet diyebileceğimiz, öğrenmeye, öğretmeye müştak bir kişilik. Resim, müzik, tiyatro…sanata dair önemli damarların keşfine  uğraşan, keyfine varmış yazarlarımızdan biri. Kısacık bir mülakatta yıllardır tanışıyormuş rahatlığında bir insan. 

Mustafa Hocam sizleri kısaca tanıyabilir miyiz?

Kayseri’de doğup büyüdüm. Öğrencilik hayatım boyunca Kayseri’de ikamet ettim. (ilk,orta ve lise eğitimim sonrasında Erciyes Üniversitesi Sosyal bilgiler Öğretmenliğini bitirdim)
Öğretmenlik mesleğine Peygamberler Şehri Şanlıurfa’da başladım. Urfa da görev yaparken beni en çok etkileyen farklı kültür birikimleri olan bir coğrafyayı tanımam oldu. Yaklaşık 6 yıl Urfa’da görev yaptıktan sonra memleketim Kayseri’nin Tomarza ilçesinde 2016 ‘dan beridir Sosyal Bilgiler Öğretmeni ve Bilişim Teknolojileri Rehber Öğretmeni olarak görev yapıyorum.

Her gün yeni şeyler öğrenmek adına alanım ile alakalı eğitimler almaya başladım. MEB Hizmet İçi Eğitimlerinin yanı sıra farklı üniversitelerden Koçluk Eğitmenliği, Yaşam Koçluğu ve NLP (Neuro Linguistic Programming) üzerine eğitimlerimi tamamlayıp hem kendi gelişim sürecimi devam ettirip hem de bu konular üzerine öğrencilerimize destek oluyorum. 

Lise eğitimim sırasında kısa sözler ve şiirler yazmaya başladım. Kendimi geliştirmek adına farklı enstrümanlar aracılığıyla yazdıklarımı bestelemeye başladım. 

Kendime ait şiirlerim çeşitli platformlarda yayınlanmaya başladı. Kısa yazılardan yola çıkarak eğitici ve öğretici hikayeler yazmaya başladım. Bu süre zarfında yayınlanmış olan bir kitabım (Roman) sayesinde çeşitli kitap fuarlarında okuyucularımla görüşme imkanım oldu. Şuan basımı bekleyen dört kitabım (Roman) mevcuttur.

Evli ve bir çocuk babasıyım.

Yazma serüveniniz nasıl başladı? Yazma isteği ve yeteneğinin oluşmasında kimlerin katkı ve yönlendirmesi oldu?

Yukarıda da bahsettiğim gibi lise hayatım süresince hem resme hem de bir şeyler yazmaya karşı ilgim olduğunu keşfettim. Lisede okurken hikayeler yazmaya başladım. Bununla birlikte tiyatro oyunlarında oyuncu olarak görev aldım. Defterlerimin arasına yazdıklarımı yakın arkadaşlarıma okutarak eleştiri yapmalarını sağladım. Bu şekilde üniversite yıllarımda kendimi geliştirdim. Kendimi geliştirmek için her türden hikayeler, romanlar okudum.

Yazma isteği olan her yaştaki insanlara neler tavsiye edersiniz?

Toprağa düşen tohum tanesi gibi önce kendisini, sonra çevresini en sonunda da hayatın her alanında araştırma yapmaları kendileri için oldukça öneme sahiptir. Günümüzde tüketim toplumu olduğumuzdan teknolojik aletler ile oldukça haşir neşir bir halimiz mevcut. Kendimize zaman ayırıp kendi kabuğumuzun güzelliğini keşfetmemiz gerekiyor. Her insanın gönlünde bir koza örülüdür. Bu kozayı işleyip rengarenk bir kelebeğe dönüştürmek, kendi özüne dönmek ile olur. Kendime ait bir sözle bu konuyu noktalamak istiyorum:

Önümüzde uzun yollar var biliyorum,
Şu an seni düşünüp her yanımı yazasım var da
Aşk-ı üstüne alınanlar çıkıyor yalandan.
Yazdıklarımı sana söyleyemedikten sonra kelimelerin, cümlelerin ne işi var,
Ne işi var dilimde…

Altay Hocam, çalışmalarınız konusunda bilgi verir misiniz?

Hayatımın her anı bana yazılabilecek bir şeyleri sunuyor. Kendime ait şiirler, besteler, hikâyelerin hepsi kozasını tamamlayıp okurlarıyla buluşmayı bekliyor. 
Yayınlanmış olan ilk kitabım 2014 yılında ‘’Sokakta Başlar Aşk (Ela)’’ romanımdır. 
İlk kitabımdaki tecrübe kazanımından sonra daha da geniş bilgi birikimi sonrasında basıma hazır kitaplarım;
-    Mazaka
-    Mazaka (Kültepe)
-    Serd’ar’
-    Cebimdeki Şizofren

Yazarlık serüveniniz de unutamadığınız bir hatıranızı paylaşabilir misiniz?

Yazma serüvenim boyunca unutamadığım birçok anım mevcut ama böyle bir soru ile karşılaştığımda aklıma ilk gelen hatıram:

Sokakta Başlar Aşk (Ela) romanım basımı gerçekleştikten sonra durumu iyi olmayan öğrencilere faydamız olması için ailem, yakın arkadaşlarım ve değer verdiğim tanıdıklarım vasıtasıyla ‘Bir kitap al, Çocuklarımız okusun’ kampanyası düzenledik. Kitabımı satan alan herkesin katkılarıyla dokümanlar alıp 4 şehrimizde durumu müsait olmayan öğrencilerimize sınavlarına hazırlık kitapları göndermiştik.

Kampanyayı düzenlediğimiz yılın sınav sonrası yaz aylarında bir telefon geldi. Telefondaki ses tanıdık değil ama beni benden daha iyi tanıyan birisi gibi konuşmaya başladı. Hiç unutamadığım bir konuşma yaptı.

-    Öğretmenim ben sizi tanıyorum ama siz beni tanımazsınız. Sizin kitabınız sayesinde bizde nasiplendik ve şuan Fen Lisesini kazanmamdaki yolculuğumda sizde eşlik ettiniz.

Yazdığım kitabımın beni bu kadar çok mutlu edebileceğini düşünmemiştim.  Hiç tanımadığım insanlara (Öğrencilere) bu şekilde faydamın dokunması beni oldukça mutlu etti. Bir süre sonra gittiğim kitap fuarında tanışma fırsatımız da oldu. 

Mustafa Hocam, vakit ayırdığınız için teşekkür eder, başarılar dilerim.

                    Ropörtaj: Mustafa BALABAN
 

Yorumlar 4
Derya 22 Haziran 2022 02:55

İyi ki böyle öğretmenler var ????????

Ensar ŞAHİN 02 Haziran 2022 09:48

Böyle öğretmenlere çok ihtiyaç var. İki Mustafa'ya da teşekkür ediyorum.

kaan özdemir 01 Haziran 2022 08:41

Öğretmenin anısı hoşuma gitti. Başarılar diliyorum

Murat Doğan 31 Mayıs 2022 14:16

Çok değer verdiğim Mustafa hocama söz hakkı verdiğiniz için teşekkür ederim. Ufku açık ilgili bir öğretmen yoluda bahtıda açık olur inşallah.

Bakmadan Geçme