Ahmet Taş:'Bahar şenlikleri hakkı, ahlakı yok etmesin'
Baharın gelmesi ile birlikte! Üniversitelerimiz, Belediyelerimiz, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarımız dahil birçok kurum, genç kuşaklara yönelik bahar şenlikleri yapmaya başladı.
Başlangıçta iyi niyetle düşünülüp, gençleri bir araya getirip dini, ahlaki, kültürel değerlerimizi ve yetenekleri dikkate alarak yapılmaya çalışılan ve amacı da bu olduğu düşünülen şenlikler, ne yazık ki zaman içinde amacından sapmaya başladı.
Ahlaki değerlerimizin ayaklar altına alındığı, dini kaygıların yok sayıldığı, haram helal gibi hassasiyetlerin ayaklar altına alındığı, içki ve uyuşturucu kullanımının aleni hale geldiği şenliklerde, şenliklerin bitimi sonrası şenlik alanları Cumhurbaşkanımızın tabiriyle gezi olaylarında vandalların geriye bıraktığı mezbelelik alanlara dönüşür hale gelmeye başladı.
Şenlik yapılan alanlarda işlenen haram ve günahların yanında, şenliklerin meskun mahallerde ve yerleşim birimlerinin içinde yapılması sebebiyle ( Erciyes Üniversitesi Kampüsü ve Talas paraşüt iniş alanı) çıkarılan aşırı gürültü, trafiğin kilitlenmesi sebebiyle insanımızın, başta çocuk ve hastalar olmak üzere (dinlenme, çalışma, tedavi olma dahil) temel hakları da ihlal edilerek suç işlenmeye başlandı.
Bizler Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları olarak;
Gerek üniversite, gerekse belediye yönetimlerimizin, insanımız ve şehrimiz için azim gayret ve fedakarlıkla çalışmalarını yakından takip edip takdir ederek destekliyoruz.
Ancak, özellikle Erciyes Üniversitemiz Kampüs alanında ve Talas paraşüt alanında yapılan dinimizin, ahlakımızın, kültürümüzün, toplum vicdanımızın asla müsaade etmediği, ortamın Gezi Parkı olayları sonrası İstanbul'un Taksim Meydanı'ndaki perişan haline benzediğini (tacizin, içkinin, uyuşturucunun aleni kullanıldığı, sonunda üniversite ve belediyelerimizin itibarının zarar gördüğü) kontrolsüz, disiplinsiz şenlikleri asla kabul etmiyor onaylamıyoruz ve diyoruz ki! Bu tür olayların yaşandığı şenlikler üniversitelerimize de belediyelerimize de fayda yerine zarar veriyor. Hiç kimsenin de buna sebep olmaya hakkı yoktur.
HİNDİSTAN’DA MÜSLÜMANA ZULÜM SON BULSUN
Hindistan'da iktidarda olan Hindistan Halk Partisi'nin yöneticilerinin İslam dinine ve onun Peygamberi Hz. Muhammed'e hakaret içeren çıkışları sonucu bu ülkede Müslümanlara yönelik acımasız ve insanlık dışı saldırılar başladı.
Başbakan Narendra Modi’ nin sessiz kalarak onay verdiği ülkenin sahiplerinden olan Müslümanlara yönelik saldırılarda bugüne kadar çeşitli bölgelerde binlerce Müslüman tutuklandı, yüzlercesinin evi ve işyeri yıkıldı. Her türlü hukukun ve toplum vicdanının ayakları altına alındığı saldırılarda, Müslümanlar büyük bir felaketle karşı karşıya bulunuyorlar.
Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları olarak;
Kaygı ve endişe ile takip ettiğimiz insanlık dışı saldırılarda hayatını kaybeden Hindistanlı kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Saldırganları ve saldırı emrini verenleri şiddetle kınıyoruz. Kaygı verici saldırıların devam etmemesi, saldırıların durdurulması için Türkiye Hükümetimizi ve İslam İşbirliği Teşkilatını Hindistan hükümeti nezdinde harekete geçmeye davet ediyoruz.
VEKİLLERİN POLİSE SALDIRISI KABUL EDİLEMEZ
12 Haziran Pazar günü İstanbul ve Bursa’da bir grup milletvekili PKK elebaşısı Abdullah ÖCALAN’a özgürlük talebi ile İstanbul Kadıköy’de ve Bursa’ da valilik onayı olmayan yürüyüşler düzenlediler. Yürüyüş sırasında görevli emniyet mensupları ile tartıştılar. Tartışma sırasında milletvekili Saliha AYDEMİR, görevli polis memuruna yumruk atarak milletvekilliğine yakışmayan saldırıda bulundu.
Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları olarak!
Milletvekiline yakışmayan ve hukuk dışı olan bu saldırıyı asla kabul edilemez buluyor, reddediyoruz. İlgili milletvekili hakkında gereğinin yapılması için TBMM başkanlığını harekete geçmeye davet ediyoruz.