Şehir ve Trafik: Kayseri Bağlamında
Prof. Dr. Ünal Çamdalı
Kayseri özelinde trafikte oluşan ve gelişen, insan kaynaklı sorunlara dayalı gözlemlerimle ilgili yazılan bu yazı, kimlere ulaşır, kimlerde ne gibi etki bırakır? Sorunu oluşturanlar böyle bir yazıyı okur mu, okursa da dikkate alır mı? Gibi soruların yanıtlarını bilmek elbette zordur. Ancak diğer bir açıdan bakıldığında ise aslında soruların yanıtlarının pek de önemi yoktur. Trafik kurallarına uyulması ile ilgili bir kişi bile yazıdan olumlu mesaj alsa, eskilerin deyimiyle “maksat hasıl olmuştur”.
Sorumluluk Duygusu ve Sonucu
Herkes kendi sorumluluğunu küçük de olsa yerine getirirse sorunların çoğu çözülür. Zira çoklar azların toplamından oluşur. İyiliğin (ve kötülüğün) azı olmayacaktır. Yangına bir damla su taşınsa da anlamlı olacaktır. Sonuçta yekûn (toplam) önemlidir. Yeter ki niyetler ve eylemler doğru ve halisane olsun.
Yazıları(mı) takip edenlerin önemli bir kısmının, yaşamın daha düzgün ve sorunsuz olması için çaba içerisinde olduğunu düşünüyorum. Tüm mesele diğerlerine ulaşabilmek. Bu yazıyı daha çok onlar için yazsam da onlara ulaşmak zor olsa gerek.
Seçim ve Geçim
Bir kısım insanların: şimdi seçim zamanı, önümüzde önemli bir seçim var, iddialı tüm partiler olanca gücüyle seçimi kazanmak için büyük çaba içerisinde, tüm basın, medya ve köşe yazıları seçimden bahsediyor, böyle bir konu gündemde olur mu? Şeklinde bir soru sorma olasılığı ve seçimlerin pek çok şeyi değiştirebileceği gerçeği olsa da aslında birçok sorunun kaynağının (dolayısıyla çözümlerinin) en temele bakarak yani tabanda aranması gerektiğini düşünmekteyim. Ayrıca tüm sorunların çözümünü seçimlerden beklemek de doğru değildir. Tıpkı 1 Ocak’ta pek çok sorunun çözüleceğini beklemek gibi. Halbuki 31 Aralık gecesinde ne olacakta, 1 Ocak’ta pek çok sorun çözülmüş olacak; yeni yıl güzel şeyler getirecek, çözümler üretecek. Benzer şekilde seçimler de sosyal ve ekonomik bağlamda her şeyi değiştirmeyecek, değiştiremeyecek. Değişim için tüm sistemi etkileyecek güce ihtiyaç olacaktır. O güç, yine ülkenin kendi içerisindedir. Kaynakları, eğitim yapısı, ekonomisi, sanayisi, sanatı ve diğerleridir. Kısacası dayandığı tabandaki tüm değerleridir.
Elbette tavanda da sorunlar oluşmakta veya tavan da sorunlu olabilmektedir. Her iki yapıda sorunlar olsa da sorunun kaynağını tavanda (üst yapıda) görenler tabanı (altyapıyı); tabanda (altyapıda) görenler de tavanı (üst yapıyı) görmemezlikten gelmektedir. Bana göre ise sorunların önemli kısmı, tabandan kaynaklıdır. Çözümler de. Bununla beraber altyapısı sağlam olmayan üst yapılar ile üstyapısı sağlam olmayan altyapılar, sağlıklı olamayacaktır.
Toplum olarak belli bir seviyeye ulaşıldığında, üst yapı da ona göre şekillenecek, seçimler ve tercihler daha sağlıklı yapılacaktır. Pek çok sorun ise kendiliğinden çözülecektir. Merhum Süleyman Demirel’in ifadesiyle “sistem tıkır tıkır işleyecektir”.
Büyüyen Şehir ve Göç Gerçeği
Bilindiği üzere Kayseri, ülkemizin hızlı gelişen şehirlerindendir. Nüfusu ve ekonomisi gelişimine bağlı olarak günden güne artmaktadır. Şehir 6 Şubat Kahramanmaraş depremleri sonrasında, depremden kaynaklı olarak da göçe maruz kalmıştır. Tüm bunları trafikten gözlemlemek kolay. 38 plakalı olmayan, farklı şehirlere kayıtlı pek çok aracı, cadde ve sokaklarda görmek mümkün. Kaldı ki 38 olanların da kaçı Kayserili, bunu da bilmek ne mümkün!
Trafikte İnsan kaynaklı Gözlenen Sorunlar
Şehrin trafik sorunu, nüfusunun ve ekonomisinin büyümesine paralel olarak artmaktadır. Trafiğe çıkıldığı zaman sorun gözlenebilmektedir. Örneğin sürücüler yaya geçitlerine dikkat etmemektedir. Halbuki buralarda geçiş önceliği yayaların. Tedbirsiz araç kullanan, kendisine (araçlara) kırmızı ışık yandığını göre göre hızını azaltmayan ve durma noktalarına hızlı giren, akışa dikkat etmeyen, hız sınırına uymayan, kendi kuralını kendi koyan, yayalara saygı duymayan, onların hakkını korumayan, sürekli kornaya basan, aracında aşırı gürültülü müzik dinleyen pek çok sürücüye rastlamak mümkün. Bunlar böyle değerli bir şehre hiç yakışmıyor.
Kayseri’yi kaotik yapıya bürünmüş şehre dönüştürüyor. Hatta şehrin marka değerini bile düşürüyor. Buna kimsenin hakkı olmasa gerek.
Bilinen Çözümler ve Beklenen Tedbirler
Özellikle trafik kuralları ile alakalı farkındalıkları artırmak gerekir. Farkındalıklar temel eğitimle birlikte başlatılmalıdır. Trafik kurallarına ilişkin sosyal projelere destek verilmelidir. Kurallara uymanın sosyal düzenin korunması, mal ve can kaybının en aza indirilmesi noktasında önemi, sürekli vurgulanmalıdır. Bu konularda Çorum ilimiz örnek alınmalıdır. Ehliyet verme sistemi geliştirilmelidir. Modern ülkelerin tecrübelerinden de yararlanmalıdır.
Yetkililerin trafik konusunda önlem almaları, sorumlulukları gereğidir. Ancak şurası da hakikat ki sorumluluk sadece yetkililerde değildir. Sorumluluğu sadece tek bir yerde aramak aslında çare de değildir. Toplum olarak da sorumluklarımız vardır. Birbirimizi nazikçe uyarmak bu noktada önemlidir. Uyarı, kadim geleneğimizin zaten bir parçasıdır.
Sonuç
Yukarıda da ifade ettiğim gibi “şimdi seçim var, bu tür konulara sonra bakılır!” şeklindeki yaklaşımlar doğru değildir. Faydalı da değildir. Sorunları kendi düzleminde ve temellerinde çözmek gerekir. Çözümleri başka düzlemlerde aramak ise her zaman çare değildir.
Seçimlerin ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasın dilerim.