16 Nisan Halk Oylaması rekor katılımla yapıldı ve sonuçlar değerlendirilmeye başlandı. Diğer seçimlerden farklı geçeceği ve farklı yorumlanacağı düşünülüyordu ve öyle de oldu. Çünkü partilerin yarıştığı bir seçimden daha fazlasıydı. 16 Nisan referandumu, Evet ve Hayır cephesi sadece bu ülkede siyaset yapanlardan oluşmuyordu. Dış etkenlerin de, referandum sürecinde etkin bir şekilde sürece dahil olduklarını net bir şekilde yaşayarak gördük. Yani bu referandum sadece bizim Evet ve bizim Hayırlarımızdan oluşmadı. Her seçim kampanyasında liderler meydanlardaki faaliyetlerini yürütürken söylemlerini hem kendi çalışmaları hem de muhalefetin yanlışları üzerinden ortaya koyarlar ama seçim bitip de sonuçlar açıklandıktan sonra genelde liderler kendilerini destekleyenleri ve desteklemeyenleri kapsayacak şekilde değerlendirmeler yaparlardı. Bu 16 Nisan referandumu bu manada da farklılıklar ortaya koydu. Hem iktidarın hem de muhalefetin kendi kanatlarına daha çok konuştuğu bir seçim değerlendirmesi yapıldı. Bunu da normal karşılıyoruz çünkü; referandum sonrası siyasi tarihimizin seyri değişecek, statükolar ve vesayetçi yaklaşımlar ortadan kalkacak yani yeni bir sistem yürüyüşü, eskiyi sevenler için alışamayacakları bir yönetim tarzı korkusu, muhalefeti seçim akşamında farklı değerlendirmelere götürdü. Biz bu yazımızda seçim akşamına damga vurmaya çalışan algı operasyonlarından bahsedelim istiyoruz.
- Seçim sonuçları değerlendirilirken genelde kazanan ve kaybedene bakarız. Dün akşam için kaybedenler neden kaybettiğine bakmadan önce YSK’nın kararlarını eleştirmeyi ve iki milyon beş yüz bin oyun şaibeye neden olacak şekilde kullanıldığını dillendirdiler. Başta FOX, KANAL D ve STAR Tv olmak üzere seçim sonuçlarından çok algı operasyonları ve YSK konuşuldu.
- Demokratik sistemlerde bir oyla dahi seçimi kazanalar Belediye başkanı ve milletvekili olurlar bu sistem bize en çok CHP yönetimi ve seçmenleri tarafından sürekli anlatılırdı. Bu referandum da kesin olmamakla beraber bir buçuk milyona yakın fark oluştu ama evet cephesinden çok hayır cephesinin çokluğuna bakılıyor seçimi kaybettikleri halde ‘’Yalova Şehrini hatırlatmak isterim’’ acaba bize şu mesaj mı veriliyor. Biz bir oyla dahi önde olsak demokrasi işler siz bir buçuk milyon farkta atsanız kazanmış sayılmazsınız. Biz biliriz ki iki sıfırda yenilseniz, on sıfırda yenilseniz mağlupsunuz, kazananı tebrik etmek lazım ama Hayır cephesi galiba %10 fark bekliyorlardı bu yenilgiyi saymayız en az on sıfır yenmeniz lazım demeye getiriyorlar.
- Ankara İstanbul ve İzmir de Hayır cephesinin oyları Evet cephesinden daha fazlaydı ve 81 ilin oyları bu üç şehirden daha önemsiz gibi gösterme çabalarını gördük 16 NİSAN referandum değerlendirmelerinde. Seçimin ve sonuçlarının sosyolojik analizleri farklı yapılabilir, farklı yorumlanabilir ve her partiye farklı ödevler çıkarılabilir. Fakat ilk önce seçim akşamında yapılması gereken halkın kararına, tercihine saygı duymaktır.%48’e de saygı duyulacak %52’ye de saygı duyulacak. Değilse tarihte çok sık tekrarlanan kendi putlarını yiyen oluşumlar ortaya çıkar. Ben seçim sonuçlarının beklenildiğinin aksine çıkmasını yani Evet cephesinin daha fazla oy alacağını düşünenlere katılmadığı daha önce belirtmiştim çünkü bu parti seçimi değil, bir sistem değişikliği seçimidir. Kolay anlatılamaz, kolay anlatılamadı buna rağmen alınan oyların çok kıymetli olduğunu düşünüyor ve bundan sonra ki sürecin ülkemize milletimize ve yüzünü bize samimiyetle çeviren tüm dünya halklarına hayırlı olsun diyorum.
