Mustafa AKSÜT

Bir Gönüle Dokunmak

Mustafa AKSÜT

İnsan bu dünyadan geçerken geride ne bırakır? Şan, servet, ya da makam mı? Yoksa bir kalbe dokunan sıcak bir söz, bir yürekte filizlenen samimi bir tebessüm mü? Hayat, aslında gönüllere değen izlerle anlam kazanır. Öyle bir iz ki; ne zaman hatırlansa gönülleri ısıtan, ruhu ferahlatan bir meltem gibi hissedilir.

Dünyaya geldiğimiz ilk andan itibaren öğrenmeye başlarız. Konuşmayı, yürümeyi, düşünmeyi... Ama belki de öğrenmemiz gereken en önemli şey, bir başkasının gönlüne dokunabilmektir. Zira insana asıl değerini veren; ne kadar bilgili olduğu değil, ne kadar merhametli, ne kadar duyarlı olduğudur. Öyle bir dokunuş düşünün ki; bir yetimin başını okşamakla başlasın, bir dostun yükünü paylaşmakla devam etsin. İşte bu dokunuşlar, hayatta gerçek iz bırakanlardır.

Gönle dokunmak, insan olmanın özüdür. Bazen bir gülüş, bazen bir çift samimi söz, bazen de küçücük bir iyilik, bir kalbin kapılarını sonuna kadar açar. Bu basit gibi görünen davranışlar, karşımızdaki kişinin ruhunda büyük bir yankı uyandırır. İnsan, kendi mutluluğunu ararken, başkalarının mutluluğunu gözetmeyi öğrenmelidir. Çünkü gerçek mutluluk, paylaşılan bir tebessümde, bir teşekkürde, bir duanın sıcaklığında saklıdır.

Hayatın keşmekeşinde pek çok şeyi unuturuz; sorumluluklarımızı, hedeflerimizi ya da hayallerimizi… Ama hiçbir zaman unutmamamız gereken bir şey vardır: Gönülden gönüle köprüler kurabilmek. Çünkü bu köprülerdir insanı insan yapan. Her adımda, her durakta, her yeni tanışmada bu anlayışı benimsediğimizde, dünyamız daha yaşanılır bir yer olur.

Sonuçta insan, bu dünyadan geçerken sadece bir yolcudur. Geride bıraktığımız her iz, aslında bu yolculuğun anılarını taşır. Eğer bir gün, bir yüz sizi hatırlayıp tebessüm ediyor ya da bir gönül adınızı hayırla anıyorsa, işte o zaman bu dünyadan gerçekten geçmişsiniz demektir. Çünkü asıl miras, gönüllerde bıraktığınız sıcaklık ve ferahlıktır. Ve belki de bu, bu dünyada yapabileceğimiz en büyük iyiliktir.

Yazarın Diğer Yazıları