Mürşide ASLAN

Mobbing – Yıldırma - Bezdirme

Mürşide ASLAN

Günümüzde en yaygın şiddet türlerinden biri olan ‘’mobbing’’ genellikle iş yerlerinde sıkça karşımıza çıkan bir olgu. İçinde baskı, kuşatma, rahatsız etme, taciz, psikolojik şiddet barındıran mobbing, tabiri caizse birilerinin birilerine ’’ sosyal kabadayılık’’ yapması olarak tanımlanabilir.

Bir veya birden fazla kişinin bir başka kişiye ya da kişilere yönelik uyguladığı, sistematik bir şekilde devam eden yıldırma, işten soğutma, pasifize etme, iş yaptırmama, uzaklaştırma amacı taşıyan eylemler olarak tanımlanmaktadır.

Yıldırmaya maruz kalan mağdurların kişilik değerlerine, sosyal ilişkilerine, mesleki durumlarına, motivasyonuna, en önemlisi de sağlıklarına zarar veren, kötü niyetli, kasıtlı yapılan, olumsuz tutum ve davranışlardır. 

İş hayatının neredeyse bir parçası haline gelmiş bu türden baskı hareketleri günümüzde bir tür ‘’meslek hastalığı’’olarak nitelendirilmeye başlamıştır. 

Özellikle hiyerarşik ortamlarda, pozisyon gücünü kullanarak kendinden alttakilere uygulanan, hatta ‘’mobbing ekibi’’ oluşturarak kişiyi hedef alan sistematik baskı uygulayıcıların sağlıklı birey olma ihtimalleri tartışma konusudur.  

Mobbing uygulayıcıları, mobbing mağdurları, mobbing izleyicileri olarak tarafları ele aldığımızda:
Mobbing uygulayıcıları; genellikle nevrotik, egoist, megolaman, zayıf karakterli kişiler olarak tanımlanırlar. Bencillik, can sıkıntısı, hasetlik, macera arayışı gibi davranış tiplerini bünyelerinde barındırırlar.

Narsist, ikiyüzlü, hiddetli, hırslı, kıskanç ve kendi olamamış kişiler sıkça bu yola başvurmaktadırlar.

Mobbing mağdurları; mobing’e maruz kalan, hedef olan kişilerdir. Bu kişiler hedef olduklarının ve kendilerine yapılan yıldırma davranışlarının farkındadırlar. Mağdurlar suçu olmadığını bilirler, üzerlerine yıkılmaya çalışılan olumsuzlukların ağırlığını hissederler. Motivasyon kaybı, iş kaybı, güven kaybı bir çok olumsuzluğu beraberinde getirir.

Mobbing izleyicileri; mobbingin üçüncü tarafları olarak yer alırlar. Mobbingci yada mağdur değiller.Ortamın izleyicisi ve olup bitene ses çıkarmayan kimselerdir. İş ortamında veya kurumlarda meydana gelen psikolojik şiddet olgusunun farkındadırlar. Bu izleyiciler içerisinde çözüm odaklı yaklaşım sergileyene pek rastlanmaz. Ya doğrudan mobbing ortağı olur, ya da sessiz kalarak ortak olur. Mobbing izleyici grubunda yer alanları sınıflandırmak gerekirse;
Nötr İzleyici,
Diplomatik izleyici,
İki yüzlü izleyici,
Yardakçı izleyici,
 İlgisi fazla izleyici olarak tanımlayabiliriz.

Mobbing’in kişisel ve toplumsal etkileri başka bir zulmü gerektirmeyecek kadar yıkıcıdır.

Bireysel etkiler; mağdur olan kişi süreç içerisinde birikimin neticesi olarak konsantrasyon bozukluğu, gerginlik, öfke, uyku bozuklukları, işten uzaklaşma, tansiyon, mide bağırsak sorunları, panik ataklar gibi bir çok psikolojik, fizyolojik ve biyolojik etkilerle karşı karşıya kalırlar.  

Toplumsal etkileri ise; en başta ekonomik niteliktedir. Şöyle ki, deneyimli çalışanların işten ayrılması nedeniyle oluşacak boşluklar, yeni işe alma ve yetiştirme masraflarını da beraberinde getirmektedir. Kurumlarda sıkça alınan izinler, hastalık raporları maliyeti artırırken verimliliği düşürür. İstifaya zorlanmaların ve işe son vermelerin neticesi olarak haklarını geri alabilmek için verecekleri yasal hukuk mücadelesinin de ayrı bir mali yük getireceği göz ardı edilmemelidir.

Sosyal bedellerinin ağırlığı da oldukça önemli boyuttadır. Şayet çalışanlar mevcut çalışma şartlarından memnun değilse, bir takım yıldırma faaliyetlerine maruz kalıyorlarsa iş ortamında yaşanılanları dışarıda anlatmaları olasılığı yüksektir. İş ortamında bozulan ekip ruhunun ve takım çalışmasının neticesinde başarılı iş sonuçlarının ortaya çıkmasının engellenmesi ile kurumun itibarının zedelenmesi, güvenilirliğini yitirmesi önemli bir kayıptır.

Genel saygının azaldığı ortamlarda çöküşün yaşanılması kaçınılmazdır. Bireysel ve toplumsal sorumluluğumuz gereği ne pahasına olursa olsun bir takım zorunluluklarımız olduğunu unutmamak gerekir. Kişisel çıkarları uğruna kişilere ve kurumlara zarar veren bu sosyal zorbalara sessiz kalınmamalıdır.

Peki ne yapmalı; mobbing’e uğradığını düşünen mağdur bireysel mücadeleyi mutlaka sürdürmelidir. Yaşadıklarını gerekirse not almalı, belgeleyebileceği somut şeyleri kayda almalı, tanık beyanları ile bunları destekleyebilmelidir.
Bireysel ya da kurumsal mücadele ile düzeltilemediği durumlarda yargı yoluna taşınmalıdır.

Unutmamak gerekir ‘’kötüler kadar cesur olmadıkça iyilik kazanmaz’’.
 

Yorumlar 1
Zeynep 04 Ocak 2025 19:20

“Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” diye konuya kesin ve net açıklık getiren bir dine inanıyoruz

Yazarın Diğer Yazıları