
Gelin şehri gezelim
Mehmet KESER
İstanbulda yaşayan Kayserili Hemşehrimiz, Allah rahmet eylesin Ahmet Evintan yıllar önce yazdığı Kayserimizi anlatan "Gurbetten Kayseri'ye Sesleniş" isimli çok güzel şiirinde "Gel Hemşehrim, bir de Şehre inelim" dediği gibi bende bu haftaki yazı başlığından yola çıkarak Şiirin başındaki;
"Akbaşlı Erciyes, yüceden yüce,
Gururum şahlanır onu görünce
Sular köpük köpük seller delice,
Karamsar ruhumu yakar da geçer!"
Erciyes sevdamızı bir kez daha hatırlatıyor ve maalesef son zamanlarda hem merkezi iktidar, hem de yerel yöneticilerin bu şehre hiçbir katma değer katmadiklarindan dolayı bu canım şehrin hali pür melalini sizlere aktarmak istiyorum.
Pandemiden kalma bir kültürümüz oldu, çevrimiçi mühendislik kültürü, işte Kayserimizde de önce Kartal Kavşağında aylarca süren kavşak çalışmalarından sonra adeta "dağ fare doğurdu" dedirten bir sonuç çıktı. Aradan fazla zaman geçmedi ki seçim sürecinde Memduh Başkan Kartal'a apar topar yeni kavşak çalışması panoları yaptırdı.
Bu ne demekti? "Yaptığımız kavşak sadre şifa olmadı, sil baştan yeniden yapılacak!"
Bir başka kavşağımız Kazım Karabekir Kavşağı, burasının cemaziyevveli çok eskilere dayanır, Mehmet Özhaseki bakanımızın belediye başkanlığı döneminde günün şartlarına göre güzel bir çalışma yapılmış ama bu çalışma çok kısa sürede akamete uğramış ardından uzun bir süre kavşakta arsası olan şahıs güya cezalandırılmış vatandaştan gelen yoğun taleplerden sonra oraya dünya tarihinde eşi benzeri bulunmayan, Büyükşehir Belediyemizin çevrimiçi mühendisleri tarafından şimdiki mühendislik harikası kavşak yapılmıştır! Kavşağa yolu düşüp girenler, hayırlısı ile kazasız belasız çıkmak için, 40 ayetel kürsü okuyup ve bir daha bu kavşağa yolum inşallah düşmez dedirtecek bir ucube kavşak olmuş. Böylelikle Kazım Karabekir Mahallesi ile şehir merkezinin bağlantısı kesilip adeta bu mahalle eski ismi olan yeniden "Mahrumlar" bölgesi yapılmıştır.
Son olarak bir başka kavşağımızdan söz etmek istiyorum, adına 'Ucube Kavşak' dediğimiz Hulusi Akar Bulvarı, Sami İpek Bulvarı Tavlusun Yolu ile Talas ilçesi'ni birbirine bağlayan geçtiğimiz günlerde de Erva isminde 12 yaşındaki imam hatip ortaokulu öğrencisi olan bir kız çocuğumuzun hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan trafik kazası ile adı bir kez daha gündeme gelen bu kavşak.
Aylarca süren yapım çalışmasından sonra ortaya çıkmış, vatandaşlarımıza, bu ne böyle, tüm kavşaklarmı bize "dön baba dönelim" detirtecek? diye isyan ettirmeye başlamıştır. Türkiye'de bir çok belediye bir kaç ayda katlı kavşaklar yaparken, bizdeki kavşak düzenlemeleri bile bir kaç sene sürüncemede kaldıktan sonra ortaya çıkan sonuçlar da sadre şifa olmayınca, acaba hiç dokunulmayıp eski hali ile kalsamı diyoruz.
Çünkü, bunca kaybedilen milli servete mi yanarsınız, Büyükşehir olmanıza rağmen hâlâ Ankara ve İstanbul'a bağlanan bir otobanınızın olmamasına mı yanarsınız? Yoksa Hızlı Trenin bu şehrin artık "ninni ninni, uyusunda büyüsün ninni bebek" masalları ile daha nereye kadar gidebileceğini vatandaş artık merak bile etmez oldu!
Böylelikle bizi yönetenler sayesinde bu güzel şehrin güzellikleri şiirlerde kalmış oldu.
Selam ve dua ile...