İsmail ARSLAN

Virüs Mevzusu

İsmail ARSLAN

Virüsün çıktığı şehirden Türkiye'ye gelen Çinliler ile münasebet kurmuş vatandaşlar olduğu söyleniyor ise, kimse bana ülkede aklı başında bir idare var demesin.
Dünya öyle puşt olmuş ki, adamlar kendi ülkelerinde karantina uyguluyor, vatandaşlarını bunlardan uzak tutuyor, ama bunlar ellerini kollarını sallaya sallaya ülkemin en kalabalık şehrine gelebiliyorlar ve insanımızla temas kurabiliyorlarsa bu işin içinde iş var diye düşünmek hiç abes olmaz. Hele ki limanlarımıza talip oldukları bu dönemde, bağlantılı düşünülse çok ilginç tespitler bile gayet olasıdır.
--
Dünya nüfusunu kontrol altında tutmak için yapay ortamda geliştirdikleri virüsleri yavaş yavaş piyasaya sürenlerin son hamlesi bile uyandırmadı hala. Şu an ırka özel virüsü test ediyorlar, başarı durumunda daha ne virüsler görecek insanlık.
Özelliklelik belki daha genişletilecek ve şöyle 2 milyar kadar öncelikle nüfus azaltıldıktan sonra, daha nokta vuruş darbelere başlayacaklar. Nitekim topuk kanı uygulaması ile her devletten bir DNA arşivi de oluşturdular.
Kim mi bunlar?
Bilmiyorum, ama maalesef yanılmak istesem de çok geç kalındı, biliyorum.
--
Uzmanlar organik beslenin diyorlar. İyi hoş diyorlar da organik beslenmenin maliyeti hakkında bir fikirleri var mı acaba? Mesela bir emekli, veya asgari ücretle çalışan biri organik zeytinyağı, tereyağı, bal alabilir mi diye hiç mevzu edilmiyor. Babam bu Karatay, Saraçoğlu'na köpürüyor, çünkü o bir emekli. Pazardan temin ettiği bulgurun bile fiyatı canını yakıyor ki bırakın gezen tavuk yumurtasını aklına getirsin.
--
Dünya yaşamının ciddi zarar görmesine neden olacak bir nükleer facia olasılığı, aynı hasara neden olacak bir meteor çarpma olasılığından büyüktür. Bir çılgının bir parmağına bağlı yaşamlar..
--
En son Çin'den dünyaya yayılan virüs salgını ile bağışıklık sistemini güçlü tutmanın önemi tekrar gündemimize girdi.
--
İnsan, gayrındaki yaşamlara rahatsızlık vermemeyi becerebildiği ölçüde medenidir,
--
Hormonlar vücutta getir götür yapan hamallardır. Ağız tadı yerinde olanları ayakta tutmaya, ağız tadını kaybetmişleri devirip, bir an önce moleküllerine ayırmaya gayret ederler. Stres anındaki baş ağrısı moleküllerinin parçalanması anında çıkan sesler nedenlidir.
--
Eğer kıyamet olmasa idi, insan, organizma bazlı yaşamdan sıyrılıp, bilinç nakli ile makine kurgulu bir yaşama geçiş yapacaktı, lakin Allah bunu irade etmedi ve bu düzeyde ilmi gelişme mümkün olsa da insan nesli için ölüm kaçınılmaz. Hoş, Allah buna müsaade etse idi bile, insan cinsinden bazı zırtapozlar dünyada yaşamı sonlandırmak için her şirretliği yapmayı deneyeceklerdi zaten.
--
Hukukun tek bir işlevi vardır: Gayrın hakkına göz dikilmesine mani olmak, yani zulmü engellemek ve hakları hak sahiplerine tevdi etmek.
--

Rüyalar beklenti, korku, ümit, arzu, niyet belirteçleridir. İyi bir analizci rüyasını anlatanın her bir haline muttali olur. Rüyanızı anlattığınızda, kime, aslında neyi hibe ettiğinizi bilerek anlatın.
--
İletişim kesildiğinde, didişme ve iteleşme kaçınılmazdır.
--
Bir ömrü bir ana ölçekleyip değerlendirmek değil, değerlendirmenin bizzat kendisi köftehorluktur.
--
Ülkemizin sürekli deprem riski altında olduğunu kimse inkar etmiyor ve mevzuat şu an en uygun bina yapımı için elverişli hazırlanmış durumda. Yani 99 yılından önce yapılan binalar sıkı şekilde elden geçirilir ve denetim müessesesi randımanlı çalıştırılır, bilim ne diyorsa o denilir ise, bir Japonya kadar olmasa da önemli bir risk azalımı mümkün olabilecek gibi.
Niye Japonya kadar değil, peki?
Biz Ortadoğuluyuz. Bizde üç kuruş menfaat için dininin bile kanına girecek çok insan görünümlü canavar vardır.

Yorumlar 18

Yazarın Diğer Yazıları