İsmail ARSLAN

Ne demeli?

İsmail ARSLAN

Hukuku soyut toplumlarda somut adalet olamaz.
*
Ey terazisever! Berat için suçsuzluğun değil, suçluluğun sübut bulmaması yeterlidir.

Af, bir değer yargısıdır; hatadan dönebilmek ise değerdir.
*
Türkler, Kerbela konusunda klasik Emevi zorlaması Peygamber torununu şehit edenlere de  müslüman diyen küstah uydurulmuş din algısından uzak, Peygamberin torununun yanında saf bağlamışlardır ki sadece bu bile büyük bir cennet vesilesidir. Lakin Arap ırkçılığını din diye pazarlayanlar bu durum hiç hoşlarına gitmediği için, tarih boyunca akletmek, düşünmek hep kerih görülmüş ve hükümdara kör itaat yüceltilmiştir.
*
Anadolu toprağı en büyük kaynaktır. Bu toprakta ne yetiştirilirse ilaçtır. Tüm dünyayı besleyebilecek ölçekte üretim yapılabilecek nadide bir varlıktır ve Türkiye yokluk darlık çekiyorsa hala, bu işin altında başka işler vardır..
*
Seni, sana bırakmazlar. Seni, senli kabulleri imkansız ve sen, senceliğe sarıldıkça seni, öz ellerin ile boğmak için baskılarlar...

Mecbursun sen onlara göre; eşeklerini sürmeye, keyiflerini yelpazelemeye...
Aksi halde;
seni kafaya takarlar. kafayı seninle bozup, ayarlarındaki herkesi sana karşı doldururlar.
Ne demeli?
Şıracının şahidi bozacı...
Dolunayda aya doğru kafayı kaldırıp uluyan kurtların sesi aya ulaşmaz; ama görüntüleri efsanelere ve belgesellere malzeme olur...
*
Adaletin tıkırtısı, adavetin gürültüsünü bastırır.
*
Arada sırada adil olmak, durmuş saatin günde iki kez doğru zamanı göstermesi misalincedir.
*
Birini tanımanın en sağlıklı yöntemi, onun, başka biri hakkındaki yargısına kulak kesilmektir. O, başkada aslında kendini anlatır. Beğeni, nefret, sevgi, öfke, kin, husumet, sempati, ilgi vb. derken, neyi var neyi yok her bir şeyini ortaya saçar...
Bir başka ölçüt de şudur:
Rüyalar beklenti, korku, ümit, arzu, niyet belirteçleridir. İyi bir analizci rüyasını anlatanın her bir haline muttali olur.
Mailis Nalars Sarpust Yazıtları MÖ 3421
*
Epiktetos der ki; “Bir insanın bildiğini zannettiği bir şeyi öğrenmesi imkânsızdır.” 
Bu nedenle her öğrenme bir önyargının yıkımını gerektirir; her yıkım yeni bir inşa sürecinin başlangıcıdır.

'Tabi önce bilmediğini kabul gerekir ki bu dürüstlük, çok az insana nasip olmuş bir meziyettir'
*
Satırlarda yazılı olanı okumak için göze ne kadar ihtiyaç duyuluyor ise, satır aralarındaki boşluğu doldurmak için de diyalektiğe o denli ihtiyaç vardır.
*
Suç yollarına parke taşı döşeyen bir devletin suçluyu cezalandırma temayülü tam anlamıyla küstahlıktır.
*
Medeniyeti inkişaf halinde olan cemiyetlerdeki her tanzimat, muhakkak bir tazminata sebep olmuştur.
*
Teknofest gibi organizasyonlara 100 sene geç kalan ülkemde, inşallah arayı kapatacak büyük hamlelere teşebbüs edebilecek güçlü iradeler sergilenmeye devam eder. Altı üstü patenti bize ait sağlam bir antikanser ürünü tüm organizasyon masraflarını karşılayabilir. Ayrıca yerli tohum ve ürünlerden elde edilecek katma değer tüm dünyayı ihya etmeye yetecektir.
*
Kur'an bana ne anlatıyor diye merak etmeyerek, Arapçasını dönüp dönüp okuyan, ama okuduğunu anlamayan biri Kur'an'ı kendine put edinmiştir diyene gavur diyen müslüman mıdır?
*
Cennete fakirler, zenginlerden 500 sene önce girecek sözünü bellerine zünnar misali bağlayanların dünyadaki mal varlıklarından habersiz olanlar var oldukça, iflah olmak müslümanlara caiz değildir. 

Yazarın Diğer Yazıları