İsmail ARSLAN

Mahkeme, hukuku inkar edemez

İsmail ARSLAN

Laik sistem, bugün dindarlara dinlerini yaşama imkanı veriyor. Dindarlar laik olmayan bir nizamda birbirlerini boğazlarlar ki kendilerinden olmayanlara ne yaparlar bilemem.
--
Mahkeme, hukuku inkar edemez.
--
Zerre kadar merhamet zayi olmaz.
Hiç şaşırmayın, yarın o koca cennet, sokak hayvanlarına şu kış günü su yemek verenler ile tıklım tıklım dolduğunda, ama ben şöyle vird çektim diyenlerin esamesi bile okunmadığında.
--
Fetö suçlularına cezaevlerinde yer kalmadı, yakında adi suçlulara yönelik bir infaz düzenlemesi kesin gelir kanaati ile, suç işlemede pervasızlaşan bir kitle de oluşmadı değil. Fetö'de suçu örgüt üyeliği boyutunda kalanları farklı ceza yöntemleri ile değerlendirmek, içerideki adi suçlulara dışarı çıkma hayalleri kurdurmaktan ve yaptıklarının bir bedeli olmayacağını intibaı havası oluşturmaktan daha hayrlıdır. Baksanıza annesi engelli kızını fuhşa zorluyor ve zeka engelli bu çocukla fuhuş yapmaktan da çekinmiyorlar. Acaba neden? Ne kadar dini duyguları istismar edilerek kandırılan var ise tıktınız içeri, iyi hoş da bu işlerin ağa babaları neredeler şu anda ve Fetöcülere yer açmak için cezaevi boşaltmak ne demek diye sesli düşünmek bile neden tehlikeli? Dahası adalet ve ceza mekanizma kurgunuz ne kadar ödetici, ne kadar caydırıcı ve ne kadar denkleştirici ilkeler üzerine kaimdiri muhakeme edecek düzeyde kaç hukukçunuz var, bilmem ki siz bile bilmiyorsunuzdur sanki.
--
Tüm dünyada ilke bazlı idareye geçiş yapılacağı gelecek beklentisi ile hepinize afiyet dilerim. Nedir ilke bazlı idare mi diyorsunuz: Şahısların beceri ve zaaflarının etkilemediği idari yapıdır kısaca. A olmazsa B'nin de aynı kaidelere uyarak sürdürebileceği görevdir. Siyasi etik ile bağlı, konumunun imtiyazları ile nemalanma imkanı bulamayan görevlinin, ne becerisi, ne de beceriksizliğinden etkilenmeyen kurgu. Dünya er geç buna mecbur kanaatimce ki gönül ister en önce biz başaralım. Çünkü şahıs kurgulu idarelerin ceremesini en çok çekenler bu coğrafya insanları olmuşlardır.
--
Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin yeni bir kurtuluş savaşı verdiği bu günlerde bize lazım olan birlik beraberliktir demiş, doğru demiş, lakin eğer Ak Partililerin birliğini kastetmedi ise böyle. Bu memlekette her görüş ve algının birleşme makamının, makamı olduğuna inanarak bunu söylediğini umuyorum, lakin muhafazakar olarak arz ı endam etmeyenlere mesafeli kapıları, o makamın sadece belli bir kitleyi muhatap alan bir makam olduğu kanaatine sebep oluyor ki bu durum, birlik söylemlerini böylece zayıflatıyor. Bu ülkede Sağcı Solcu Alevi Sünni Kürt Türk Dinli Dinsiz herkesin Reis i Cumhuru olduğunu bir an bile unutmaması gereken tek kişi, esasen Zat ı Alileridir. Bu topraklarda yaşayan insanların kahır ekserisi yıl başında tv karşısında yeni yılı karşılayan, ama cumasını da ihmal etmeyenlerdir. Bu hakikati daima hatırlaması umulan da odur.
--
İşin tuhaflığı şu ki bizim muhafazakar kesim olan bitenin Yahudi oyunu olduğuna iman derecesinde inanıyor. Bilmiyor ki hristiyanlarda büyük yahudi krallığının kurulmasının bir iman şartı olduğunu. İsa'nın göksel krallığın başına geçmesi için çalıştıklarına aklı ermiyor. Çünkü hristiyanlık ne, mensupları neye iman ederler bilgisi yok. Bizim sol da bu konuda zırcahil. Mevzunun insan hak ve özgürlükleri mücadelesi olduğuna iman etmiş onlar da. Halbuki konu tam anlamıyla din kökenli, ama dindarları bildikleri sahadan değil ya bu yüzden vur abalıya hesabı hala islam ile ilişkilendirme derdindeler. Bu dünyanın sonunu getirme niyetinde olan ve müslümanların tanımadıkları bir düşmanları var ve o düşman müslümanları umursamıyor bile.
--
Diğer çalışmalarda dünya devlerini yakalama imkanınız yok, ama Anadolu toprağı ve tabii tohumu ile kanser ve virüs bazlı rahatsızlıklar başta olmak üzere, envai çeşir deva vesilesi ile ilaç sektöründe dünyanın bir numarası olmanız mümkün iken, bu alana gerekli özeni göstermemenizden ne anlamamız lazım ey idare? Uzağa bakma sırf ben bile sana binlerce hastaya geliştirdikleri ürünler ile şifa vesilesi olmuş üç isim versem ve sen onlarla koordineli çalışsan buyur sana milyarlarc dolarlık pazar imkanı: Mustafa Dura, Nevzat Kosifoğlu Süer, Sakar Hoca.
--
Allah O Allahtır ki, akla gelebilecek her türlü günahı affeder, ama vazgeçmedikçe, dönmedikçe sahibi, af dilemedikçe şirki affetmez, Şirk, Ondan gayrına yardım ve gücü nisbet ile, gayrdan ummak ve dilemektir.
--
Sen, benim en önemli gelirim olan faize mani olur ve atalarımdan bu yana himmet umduğum tanrılarımı reddedersin, ırkımım imtiyazlarına halel getirirsin, öyle mi, o halde bak bakalım senin o tevhid dinin ile, nasıl emelime hizmetçi kılarım tabilerini diyenlerin, katıp karıştırıp servis ettikleri, himmet, itaat, katılımcı bankacılık dinini terk etmeyenler ile, bunların amcaoğulları Yahudilerin hiç bir farkları asla yoktur.
--
Hatırlayan olacaktır, yazmıştım: ABD, bir mehdi ataması yapacaktır, zira PKK ile bir halt olmayacağını anladı, tarikatlar eliyle, güvenli bölge, Güneydoğu ve Doğu Anadolu'yu büyük yahudi krallığına hazırlamak için en elverişli malzeme bu demiştim, çok geçmeden bir başdanışmana atfen, biz mehdiye zemin hazırlıyoruz açıklaması duyuldu medyada.
Daha da konu hakkında yoruma gerek duymuyorum.
--
1. Amerikan Yüksek Mahkemesi Üyelerinin seçilme baş özelliğini şöyle özetlemiş Al Gore: "Distinction and Brilliance In Law" yani "Hukuk Alanında Başarı ve Seçkinlik".
2. Dokuz üyenin hepsi de ABD’nin en baba üniversiteleri olan Yale, Princeton, Columbia, Georgetown, Harvard vs mezunu.
3. Hiç birisi dandik okullardan mezun değil. Hepsinin meslek hayatları mercek altına alınıyor seçim sürecinde. Felsefeleri, duruşları, verdikleri kararlar, eserleri, makaleleri vs kamuoyu ve meslektaşlari tarafından sorgulanıyor.
4. Tabi bir makama atama söz konusu olunca iftira ya da gerçek ithamlar birden atama sürecinde yüzeye çıkıyor. Bunlar da elbette klasik ve kaçınılmaz şekilde cinsel ithamlar oluyor. Kavanough'a olan gibi. Ya da Clarance Thomas'a iftira atıyorlar. Ama Thomas da aklanıyor ve seçiliyor.
5. Seçim ise şöyle oluyor. Başkan aday gösteriyor. Senato, açık celsede adayı sorguluyor. Uygun görmezse atamıyor (Denge ve Fren Sistemi).
6. Örneğin Obama'nin adayı Merrick Garland Senato tarafından uygun görülmemiş ve atanmamıştı.
7. Trump'ın adayı Kavanough'u ise ucu ucu atadılar ama adamın iflahını da kestiler ve hatta ağlattılar Senato toplantısında. Yine ona da fi tarihinden kalma cinsel suç ithami yapıldı. Ama ispat edilemedi. Atandı.
8. Başkan atasa da Başkan gelince ayağa kalkmıyorlar. Önünde eğilmiyorlar.
9. Bir kere atanınca kendi istekleri ile emeklilik ya da beyinsel olarak çalışabildikleri kadar yaş sınırı olmadan çalışıyorlar. Bu hem iyi hem de sorunsal.
10. Tabi işlevini yürütemeyecek kadar yaşlanmış bir üyeye her zaman heyetin çekilmeye davet etmesi ya da kamuoyu baskısı vs mümkün.
11. Her neyse bu dokuz hakim ABD Anayasasının haliyle de hukuk ve ekonomik sisteminin koruyucusudur. Bu yüzden orada Trump adlı kişi Başkan dahi olsa sistemin işleyişini değiştiremiyor.
12. Tabi burada anahtar kural çok nitelikli ve filozof hakimler seçmek. Amerikan Yuksek Mahkemesi 200 yıldan fazla bunu becerdi için kararları ile toplumun önünü tıkamadı.
13. Bilâkis yargısal aktivizm örnekleri ile toplumu ileri taşıdı.
14. Bu anlatım ile yurdum yüksek yargısının atama usulünü ve üyelerinin niteliklerini karşılaştırın.
15. Neden geri bir ülke olduğumuzu tekraren anlayacaksınız...
İktibas
Esasen bizim medeniyetimiz buna 10 basar, lakin bizde bu yürek zayi oldu maalesef.

 

Yazarın Diğer Yazıları