İsmail ARSLAN

Görüşlerim

İsmail ARSLAN

Sosyal medyada organize şekilde, ordudan disiplinsizlik gerekçesi ile ihraç edilenlerin Mustafa Kemalin askerleriyiz dedikleri için ihraç edildiklerine dair bir saptırma milletin bilinç altına işlenmeye çalışılıyor, buna dair bir açıklama gerekli kanımca.
*
Şark insanına mahsus bir meziyet yazalım:
Dün zayıfken kınadığı ile bugün güçlü iken kınanmak.
Başka bir meziyet de şudur: Kendini idareden aciz şark insanı, kurum kuruluşları, devleti ve alemi idare etmeye pek bir heveslidir.
Ne bu siyasal dincilerin her bir şeye bir ayar verme temayülünün sebebi diyen varsa, cevap aşağıdadır:
Buna kutsalın sirayet etme özelliği deniliyor.
Sadece Allah kutsal iken, Onun gücü, kudreti, Onunla anılmanın ne tarz imkanları tahvil edebildiğini fark etmişlerce, kullanılmaya sevk etmiştir bazısını.
İslamın ilk Peygamberden son Peygambere kadar hiç değişmeden gelen ilkelerini hayatına taşıyıp, İslam ile kurtulma ile yükümlü tutulan kimileri, Kutsal'a ait olanı, kendine de münhasır kılarak, İslamı kurtarma kılıfında, onu, emel kağnısına öküz kılmaya, böylece cesaret edebilmiştir.
Yeryüzü, İslamı kurtarmaya çalışanlardan kurtulmadıkça da, insanlığa huzur muhaldir.
*
Her muhteris, gözünü en tepe idari makama dikiyor, tüm emeli ağanın, o bir gitsin de ben oturayım oraya kaygısı.
Bu belediye başkanlığı oluyor, olmadı filan birlik, oda, sendika, dernek, vakıf, parti, son son devlet başkanlığı oluyor, fark yok, en tepe olsun da ne olursa olsun kafası.
Halbuki işi gören orta düzey idarecilerdir. Yük onların sırtında olur ve vebal de.
Lakin külfeti ağır, getirisi olmayan bu göreve bir muhteris, ancak bir üste sıçramak için katlanabilir, yok ona orada hizmet için samimiyet ile vazife alma niyetleri, öyle bedavadan.

Bu sebeple siyasi etik yasası çıkmak zorundadır. Konumundan nimetlenenler kusturulmalı ve makamların, hakkı olmayana el uzatma merhaleleri görülmesi kafası ortadan kaldırılmalıdır.

En tepeden, en dibe bütün kurumlarımızın temel problemi denetim, medeni ahlak ve liyakata mesafeliliktir. Toplumumuzu ileri götürecek tek yol, denetlenebilir, ahlaki temelleri sağlam, liyakat esaslı müesseseleri hayata geçirebilmektir.

Siyasi etik yasası çıkmaz ve siyaset, mal, şan, ego heveslilerinin tatmin argümanı olmaktan kurtarılamaz ise, başa gelen kim olursa olsun er geç halt yiyecektir. 
Siyasi etik yasası dediğin nedir diye sorarsanız: Ünvanı, makamı ile kendi ve yandaşının emeline taşımacılık yapanları insan içine çıkamaz hale getirecek müeyyideler ile muhatap eden düzenlemeler diyeyim kısaca.
 

Yazarın Diğer Yazıları