İsmail ARSLAN

Görüşlerim

İsmail ARSLAN

Görüşlerim 

Kaan için bir organizasyon yapılsa ve seri üretimi için vatandaşlığı sonradan alanlar değil, anadan, babadan, atadan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına açık hisse senetleri tertip edilse çok ciddi rağbet göreceğini umuyorum.
*
Savunma sanayiine fon mevzusuna yanlış bir giriş yaptı hükümet!
En başta kabine üyeleri ve milletvekilleri, belediye başkanları ve sonra parti teşkilatlarında makam mevki sahipleri ile başlasalardı, ciddi bir fon yeküne mümkün olurdu!
*
İnsan doğmak elinde değildi; fakat insan kalabilmek tamamen gayretinin mahsulü olacaktır.
*
Ateş odaklı aleviler ile Hazreti Ali'ye kendini nispet eden Aleviler farklıdırlar. 
Orman yakarak, aleve selam duranlar ve bina ışıklarını yakıp, o selama topuk çakanlar mecusi Mezopotamya alevileridirler, Türkmen Alevileri değildirler.
Türkmen Aleviler, Kerbela'da Arap Yahudilerinin, Peygamberin Torununu şehit etmeleri ile, yönlerini, İslam diye sunumlanan Arapçılıktan çevirerek, mazlumun yanında saf tutan, Türk ananesini diri tutan bir kültürün mensuplarıdırlar, mecusi aleviler ise Arap Yahudileri ile hem özde, hem fiilde kardeştirler.
*
Ehli sünnet söylemi kulağa çok hoş geliyor değil mi, lakin bizde bu ifade maalesef çoğu zaman uydurulmuş bir din algısını meşrulaştırmak için kullanılmaktadır.
Her türlü şirretlikten sakınmadan, tabiiyeti sebebiyle şeyhinin koyun cebinde sırattan geçmeyi umangiller,
Öve öve yere göge sığdıramadıkları Peygamberinin örfünü din kabul edip, güzel ahlak ve adaleti dinden soyutlayangiller gibi taifelerin dillerine pelesenk ettikleri bu yeni din algısından Allah tüm müslümanları esirgesin ve müslüman olmaktan başka bir sıfatla anılmaktan da bizleri korusun. Amin
*
İhtiyaç sahibi için, isteyebilmek çok zordur; fakat ihtiyaç sahibinin işini görebilecek olanın, ihtiyaç sahibine verebilmesi, daha da zordur.
*
Ülke yönetimine talip olanların bir çıkar ve hesap ile bu işe giriştiğine dair genel kanıyı ortadan kaldırma adına en acil iş, siyasi etik yasasının hayata geçmesini sağlamak olmalıdır.
Bir mevki, makam, ünvana sahip olmanın maddi variyeti artırmaya vesile olmasının, civarına konumunu kullanarak imkan sağlamanın engelleneceği bir yasal düzenleme yapılmadan, caydırıcı müeyyideler ortaya konulmadan, siyaset kurumunun itibarı asla yükseltilemez. Kim siyasi gayeler ile çalışıyor ise, vardır altında  bir hesap bakışını yok edebilmek ve siyasetin kirlenmesine mani olabilmek adına elzem olan bu düzenlemelerin yapılıyor olmaması da ayrı bir soru işareti vesilesidir.
*
İslamı kurtarmaya çalışırken, islamı yaşamaya fırsat bulamayan müslümanlardan kurtulduğunda islam, dünyaya bir nebze de olsa huzur gelecektir.

İslamı ahlaktan sıyırarak uydurdukları islam ideolojisine müşteri toplama peşindeki bezirganların çıkardığı gürültüden rahatsızlık duyan herkes gibi bendeniz de sadece önce ahlaka bakıyorum. O yoksa, isterse Arş'a çıksın laf ebesi, çok da tın...

Atatürk döneminde yapılan en büyük yanlış, derdi iyi insan olmak ve iyi insan yetiştirmek olmayan din tacirlerine yeraltına çekilme ve varlıklarını güçlenerek sürdürme imkanı verilmesidir.
Bunu o dönemin yetkinleri, İstiklal Mahkemeleri marifetiyle başarmışlardır. Mazlum nice insanı dindarlıkları bahanesi ile asanlar, asılmayı asıl hak eden simsarların kamufle olmalarına imkan sağlamışlardır.
*
Yaşadığımız zamanda balda arı, dondurmada süt, sucukta et yok. Bu da idare için büyük bir acziyettir. 

Av. İsmail Arslan

Yazarın Diğer Yazıları