İsmail ARSLAN

Görüşlerim

İsmail ARSLAN

erel seçimlerde emeklilerin hayat şartları üzerinden oy peşinde açıklamalar yapanlar emeklilerin akılları ile dalga geçiyorlar!

Şehre belediye başkanı ve belediye meclisi üyeleri seçiliyor. İktidar seçimi değil. Emekli bunu idraktan aciz zihniyeti sakattır ve başka bir amacı vardır!
*
NATO bitmek üzere, ABD yeni konsepti, Türkiye üzerinden kurgulamak istiyor, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, önünde engel ve bu sebeple, sistemin değişmesine dair muhalefeti destekliyor.
Bu burada dursun.
*
Enflasyon düşünce faiz de düşecektir, bunun için uğraş verenlere destek vermek tabiidir.
*
Aradan kaç sene geçerse geçsin, hep güncel!
İstisna gözetmeksizin devletin, tüm cemaat, cemiyet yapılanmalarını öğrenciye dair her hizmette sıkı denetima alması zorunlu bir vazifesidir.
Zira hizmet verdikleri öğrenci bir vazife alınca ya da belli bir maddi güce ulaşınca onu gayeleri için kullanma güdüsü genetiklerine işlenmiştir.
Bir STK bünyesinde çalıştığım bir dönemde bir kız öğrenci kalacak yer hususunda yardım istemişti. Fetö organizasyona ait bir evde kalırken, onlara danışmadan nişanlandı diye okulun yarısında evden atmışlar. Gerekçeleri diğer öğrencileri bu durum olumsuz etkilermiş. Bir şartla onun gibi olanlarla kalmasına izin verirlermiş. Onlar belirlerlerse evlenecegi kişiyi. Öğrenci kız bunu kabul etmeyince kapı dışarı etmişler. Bu gence bir çözüm bulmuştuk o dönem, ama işte cemaatçilik böyle bir şey. 
Devlet ne yapacak edecek gerekirse yol, havaalanı işlerini durduracak ve öğrencilerin barınma ihtiyacını çözecek. Yoksa tarih illa ki tekerrür edecektir.
Tüm STK oluşumlarının özellikle maddi varlıkları, zorunlu bağımsız denetime tabi tutulmalıdır. Denetimden kaçınan ya da olumsuzluk tespit edilenlerin faaliyetleri durdurulmalıdır.
*
Bu milletin en ciddi açmazlarından biri de şudur: Ona kanaati, tutumluluğu, tevazuyu tavsiye edenlerden bazıları, sözü ile ameli çelişenlerden oluşmaktadır.
Kanaat önderlerinin, siyasilerin hayat tarzları  ortada sonuçta. 
Bu işte o bu şu fark etmiyor, imkan eline geçen, dün kınadığı ile kınanan oluveriyor.
Neden diye sormayınız lütfen, maya bozulmuş olabilir gibi bir cevabı kaldıramayacak olanlar olabilir aranızda.
*
Motoru da başardı insanımız, elhamdülillah!
Dahası da olacak inşallah! Yazılımda da dünya devi olacağız ki yeryüzünde adalete vesile olabilelim!
İnanalım ve çalışalım, kafi!
*
Bir ülke ki, sanayiciler sanayiden para kazanmazlar. Kazandıkları parayı çevirmekten kazanırlar. Bu ülkede herkes batabilir; ama paradan para kazanan batmaz. 20.000 lira sermaye ile pazarcılık yapan adam 10 yıl sonra ak düşmüş saçları buruşmuş suratı ve hala geçim derdi ile anılırken, bir memuru 20.000 lira borçlandırmış ve hasbelkader icraya düşürmüş bir çakma tefeci 10 yıl sonra o memurdan 50.000 kazanmamış ise aptalın tekidir. Bu ülke bu haldeyken din de oyuncaktır, dinsizlik de... Bunu değiştirmek için hiç bir iktidar gayret göstermedi. Çünkü o tefecilerin ağa babaları hep ve her zaman en tepede olmuşlardı. Hayali bir ülke tasviri.
*
Topu ceza hukukuna pas ederek, kadına yönelik şiddete bir çözüm geliştiremezsiniz.
Önce insan hak ve özgürlükleri denilince, bu deyişin kadın, erkek, bebek, çocuk, genç, engelli, yaşlı, tüm insanları ve hayvanları kapsadığı şuurunu, DNA dizilimimize işlememiz ve gereğince yaşam tarzı kurgulamamız gerekiyor.
Saçı uzun aklı kısa ile başlayarak, kadını aşağılayan tüm değer yargılarını terk ile, öncelikli olarak değerler üzerine inşa edilmiş sahih ve ciddi bir ahlaki algı değişimi problemin çözümü için ilk adım olacaktır.
*
İnsanın en önce kendine saygı duyması esas olandır. İlk buradan başlar tüm ahlaki güzellikler. 
*
"İmkanlarımın çoğalması için, imkanlarının daralması lazım."
Ey kapitalistler! Mevzunuzun özü bu; lafı ne sündürüp duruyorsunuz. 

Yazarın Diğer Yazıları