İsmail ARSLAN

Bir tercih vakti!

İsmail ARSLAN

İnsanlar Gazze imtihanında yerlerini belirlediler!

Bundan sonra herkes yerine göre muamele görecek!

Sadece biz insanız, geride kalanların hepsi insanımsı hayvanlardır ve kim bize tehdit olursa, onu yok etmek bize meşrudur diye inanan bir algıyı yok etmeden dünyada huzur mümkün olabilir mi!?

Tüm insanlığı kendisine hizmetçi kabul eden ve esasında kendinden olmayanların gayrına insan bile demeyenleri kollayan, onlara destek veren, arka çıkanların da topyekün dünya tarihinden silinmeleri gerekmez mi!?

Ey İsrailoğulları!
Sizin en büyük düşmanlarınız size hayali vaadlerde bulunan ve sizi yok oluşa sürükleyen siyonistlerdir!
Sizi hazreti Musa'ya itaate ve Onun da, hazreti İsa'nın ve hazreti Muhammed’in de davet ettikleri İslama teslim olmaya, davet ediyorum. Kurtuluşunuz ancak İslamdadır!

Siyasal İslamdan haz etmeyen ve her fırsat ve ortamda tenkit eden (sözde) demokrat (aydınlıktan mahrum) aydın sıfatlılar konu siyasal yahudilik (siyonizm) ve haçlı hristiyanlığı (evanjelizm) olunca dut yemiş bülbüle dönüyorlar! Neden diye sormuyorum, çünkü nedenini biliyorum!
İdeolojisilerini dinleştirmişler zira! 
*
Cumhurbaşkanı dahi hedefi net ifade edemiyor: İsrail gözünü vatan topraklarına dikti diyor, ama evanjelistlerin yönettiği ve arzı mevud hayalinin asıl yürütücüsü Türkiye'nin stratejik ortağı ABD'den bahsetmiyor!
Ben açık ve net söyleyeyim: Yahudiler bugün evanjelistlerin piyonlarıdırlar!
*
Türkiye’de müşrik olmak, nice dünyalık kapıları ardına kadar açıyor, elbette bir müdrik vardır. Şeyhinin rızasına ererek, onun koyun cebinde sırattan geçeceğine inanan nicesi, yardımı, şefaati, efendisinden uman nicesi ve liderinin oluru ile ekmek sahibi olacağına inanan, rızkının kefilinin partisi olduğuna iman etmiş nicesi müşrik değilse, müşrik kimdir?
*
Vara heveslenen, dün varlıklının yoksunluğa saldığı ise, yokluk ile vasıflanan o, bu gün ilk variyeti heybesine kattığında, haliyle bir varlık sahibini yokluğa itelemiş olma ihtimalinin de müsebbibi olabiliyor.
*
'Allah'ın hükmü ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir'i zünnar gibi beline bağlayıp, nefsinin hevası uğruna, her begenmediğini cehennemlik addedip, onların kanını, malını, ırzını kendine helal sayan, dinini ideolojik meta haline getirmiş dindarların doymak bilmez ihtiraslarının mezesi olmamak için, aklınızı, iradenizi onun bunun ipoteğine vermeyin ey sıratı, efendilerinin koyun cebinde geçmeye niyetli dangalaklar!
*
Ağız tadı yoksa, cennet de yok! 
Ey huzura kavuşmuş insan! Sen O'ndan hoşnut, O da senden hoşnut olarak Rabbine dön. (Seçkin) kullarım arasına katıl ve cennetime gir. (Fecr, 27-30)
*
Türkiye, ABD mandasına girdiğinden bu yana, ilk defa mandadan vazgeçme temayülü oluştu, lakin bu da oldu denilince oldu bitti bir mevzu değil maalesef. Güç lazım, dirayet lazım, zemin lazım. Zamana yayarak çözmeye çalışıyor devlet aklı, lakin zor iş. Zira içeride az buz değil, çok adamı var mandanın. Kimi insan hakları, demokrasi söylemlerini öne çıkararak ve kimi de direkt, eğmeden bükmeden Batı adı altında, milli ve yerli bir iradeye karşı olduklarını, en olmayacak zamanlarda dahi dillendirmekten çekinmiyorlar.
*
Cumhurbaşkanı'mız devir ne hizip, ne cemaat, ne de cemiyet devri değil, bir olmalı, dağılmamalıyız diyor. Ekleme yapmak gerekirse ne de parti devri değil. Tüm partilere de cumhurun başkanı olarak kucak açması ve bu partili cumhurbaşkanı sıfatını asla realiteye sokmaması icap eder. Herkesin AK Partili olması gerektiğini kast etmiyorsa bu böyle. Devir liyakat adalet ve ahlak devri olmalı. Bu vatan erdemli yurtseverlerin hizmetleri ile varlığını sürdürecek sonuçta. Hangi hizip, parti, cemaate mensup olursa olsun, erdemli yurttaşı kollamak, küstürmemek devridir devir.
*
Kur'an ve hadisi mekasıt muhakemeleri ile algılamayı hazreti Ömer'e tahsis ederek, emir ve yasakların hikmeti hususunda kafa yormayı terk ettiklerinden bu yana müslümanların hakikaten İslam ile ilgileri sorgulanır hale gelmiştir.

Hazreti Ömer nereden aldığı cesaretle müellefetülkulübe, (nasta zekat verilmeleri gereken sınıflardan sayılmalarına rağmen) zekatı yasaklamıştırı irdelemek gibi.

Zaman ve zemin bağlantısı kurulursa, müslümanlar, misvakın değil, ağız ve diş temizliğinin sünnet olduğunu fark ederler diye kim endişelenir acaba?

İslamı Arap ırkçılarının vesair çıkarcıların sermayesi, eğlencesi olmaktan çıkarmanın yolu bulunursa dünyada  islamofobi mobi kalır mı ya da?
*
Türkiye'de her haneye hukuki sorunlarını açabilecekleri, çözüm bulmada yardım alabilecekleri, zorunlu aile hukuk danışmanlığı kurumu kurgulanmalıdır. Bu kurumun asgari finansmanı devlete ait olmalıdır. 

Yazarın Diğer Yazıları