İsmail ARSLAN

Bekayı unutun

İsmail ARSLAN

Saraçoğlu Cumhurbaşkanı baş danışmanı malum ve tv programlarında yırtınıyor Hoca, sürekli yerli tohum, Anadolu buğdayı diyor. Prof. Saraçoğlu ve Karatay gibiler ilaç ve işlenmiş gıda sektöründen rant sağlayanların pek hoşuna gitmeyen açıklamaları sebebiyle itibarsızlaştırılıyor, ama hakikatler ortada. Suni ve uydurmasyon ürünler bizi hasta ediyor ve ölüme sürüklüyor. Doğal beslenme, ev yoğurdu ve sirkesi, evde yapılmış turşu hakikaten önemli olmasına önemli de, emekli babamın dediği gibi bu maaşla nasıl doğal beslensin insanımız. Zeytinyağı, tereyağı, fındık, ciğer nasıl yesin bu insanlar? En azından çok ürün almak adına genetiği bozulmuş tohum kullanımına son verilse ve endemik tohuma dönüş yapılsa, eminim 50 köprü, 10 kanal İstanbul ve 100 havalimanından daha hayırlı bir icraata imza atmış olurdu iktidar, ama nerede. Anadolu topraklarının kendi ürünlerini üretmeye başlaması milyon hastalığı engelleyecektir de bunun için kalbi ve kafası yüzde yüz milli iktidar şartı var. Orasından burasından bağlı olmayacak gavura. Bugün bu mümkün değil, ama umarım bir gün inşallah olur. Zaten oldu oldu, olmadı unutun beka niyetlerini.
--
Şunu kesin bir dille söylemek gerekiyor. Türkiye'de İslam olarak yansıtılan; ama Anadolu'da yaşam bulmamış ne varsa, hep problemli olmuştur. İnkar ededursunlar; ama şu millete dayatılan İslam portresinin insanlığa büyük zararı olacağından hiç şüphem yok. Son 40 yıldır tırmanan terör ve anlayışsızlığın mimarı, İslam sıfatlı, İslam dışı ithal fikirlerden beslenen anlayıştır. Anadolu insanı kadar İslamı net anlamış ve özümlemiş başka bir toplum bulma ihtimali yoktur. Hoca Ahmed Yesevi, Taptuk Emre, Edebali, Mevlana Celaleddin, Yunus Emre, Hacı Bektaş Veli gibi erenlerin mayaladığı Anadolu toprakları, İslamın en doğru yaşanıldığı zamanlara şahit olmuştur. Vesileleri ile, bu milletin iman, DNA'sına işlemiştir. Öyleki sarhoş narası atarken bile ' Allah ' der. Ama o sarhoş haliyle bile, yaratıcısını reddetmez. Kendisi saflığından! küfreder, başkasına küfrettirmez. Günahı da bilir, sevabı da. Halt yapmayı ve özür dilemeyi de! İstisnaları ayrı tutmakla beraber, Anadolu insanı, İslamı hayatının neresine koymasını gerektiğini her zaman bilmiştir. O, reel hayatında herşeyi dengelemiştir. İslamı Anadolu'lu gibi yaşamak tek çaredir. Bizi bozuyor Pakistan, İran, Vahhabi Arabistan, Mısır kökenli İslam anlayışları. Devlet isimlerini verme nedenim, oralardan sel halinde memleketimize akan sapkın anlayışlara, kurtarıcı gözüyle bakan Anadolu'lu, bilmeli ki bir zamanlar bütün bu devletlerin halkı, onun himayesinde veya desteğinde varlıklarını devam ettirmişlerdir. Anadolulunun engin şefkatinin eseri, adalet ve ferah içinde yaşayan bu devletler içindeki bazı şer düşünce sahipleri maalesef, İslam'ı çaptan düşürmenin çaresinin, Anadolu'yu bozmakla mümkün olduğunu anlamışlar ve ihanet etmişlerdir, hem kendi halklarına, hem de İslam'a! Bunun önüne sed çekmek gerekiyor. Kim çekerse artık. Yoksa çekilmez bir hale gelecek işler. Şahsım adına sürekli bu mücadeledeyim. Karşı düşüncelerin hakaret, şantaj, ölüm tehditlerini, bu çağrıyı yaptığım her an duyuyorum. Lakin memleketimin önünü, mazisinin doğrularına sahip çıkmaktan başka hiçbir şeyin açamayacağını biliyorum. Dil ise din kadar önemli. Dile yüklenen misyon, dini doğru anlama ile ilişkili. Dinlerini hamburgerlerin içine koymuş, dili bozuk şıralarla tüketme sevdasında insanlara bu nasıl anlatılır bilemiyorum; belki el ve gönül birliği ile.
--
Hap Vergi hukuku bilgisi:
Araç alımında ibraz edilen raporda, oran 90 ve üzeri olup, raporda sürekli ibaresi varsa, sonradan bir sebeple alınan ve üzerinde önceki raporun geçersiz olduğuna dair bir açıklama olmayan yeni raporda oran düşmüş gerekçesi ile tahsil edilmeyen ÖTV'nin ihbarname ile idare tarafından talep edilmesi durumunda 1 ay içerisinde iptal için vergi mahkemesine dava açılmalıdır. Hoş, Kayserimizde çoktandır yok bu sorun, ama çoğu vilayette bu uygulamadan muzdarip olanlar var hala.

 

Yazarın Diğer Yazıları