Alışveriş sitesi kurdum ama satış yapmak istemiyorum, diyorsanız bu hataları yapmanızı öneririm. Bu hataları yapmanız durumunda hiç satış yapmayacaksınız ve böylece başınız ağrımayacak.
Ürün tedariği, lojistik destek, tahsilat gibi sorunlarınız da kalmamış olacak. Bir e-ticaret sitesine sahip olacaksınız ama para da kazanmayacaksınız. Haliyle, müşterileriniz olmayacağı için onları çok iyi hizmet vermenize, satış sonrası hizmetlerde belli bir standart oluşturmanıza da gerek kalmayacak. Rakipleriniz olmayacağı için kampanyalar düzenlemek zorunda da değilsiniz. Sizi bunca işten kurtaracak önerileri paylaşmak istiyoruz.
Tabii ki bu hatalara ilaveten kargo ücretlerini yüksek tutmak, ücretsiz kargo kampanyalarından kaçınmak, ödeme sayfasında kredi kartı bilgilerini tekrar tekrar sormak da akıllıca bir çözüm olabilir.
İşte, internet satış yapmak istemeyenler için önerilerimiz.
Siteniz olabildiğince yavaş açılsın. Bunun için ucuz bir hosting hizmetini tercih edebilirsiniz. Arama motoruna girip hosting yazdığınızda yıllık 10 TL’ye kadar hosting bulabilirsiniz. Zaten amacınız satış yapmak olmadığı için hosting hizmetinin güvenilir olmasının da bir anlamı yok. Bu yüzden iletişim sayfasında sabit telefon olmayan, şirket adresi bulunmayan, vergi kaydı olmadan bu hizmeti evinden veren kişileri tercih etmelisiniz. Web sitesinde sabit telefon varsa bile siz cep telefonundan arayın o kişiyi, iletişim bilgilerini kesinlikle kontrol etmeyin. Ne gerek var, vakit harcayıp kendinizi yoracaksınız.
Bir sunucuda kaç adet site barındırıldığını kesinlikle sormayın. www.whois.sc gibi siteler yardımıyla bunu öğrenmeye de çalışmayın. 10 TL’ye hizmet verebilmek için bir sunucuda 5.000 site barındırsa bile, bunun ne sakıncası olabilir ki? Site yavaş açılıyorsa açılır, işi olan zaten beklemek zorunda.
Her ne kadar istatistiklere göre her 2 saniyede kullanıcıların % 8’lik bir kısmı siteden ayrılıyorsa da siz bunu çok önemsemeyin. Ayrıca sitenizin giriş sayfasında çok yüksek çözünürlüklü resimler ve başka sitelere ait reklamlara da yer verin ki, siteye giren kişi, sizin sitenize mi geldi yoksa o reklamı olan sitelere mi geldi anlayamasın. Hem böylece siteniz de daha yavaş açılmış olur ve ziyaretçilerin büyük bir kısmını kaçırmış olursunuz.
Site ziyaretçilerinin kafasını olabildiğince karıştırın. Satın alma adımlarını zorlaştırın.
Her ne kadar, İçerik, Faturalandırma, Kargo, Ödeme, Doğrulama ve Teşekkür Sayfası dışında başka sayfalara yer vermeyin diye önerilerde bulunsa da uzmanlar, siz olabildiğince alakasız içeriğe yer verin. Sitenizde hava durumu, döviz kurları, faydalı linkler, günün sözü, namaz vakitleri, Ramazan ayında imsakiye, İngilizce-Türkçe sözlük, altın fiyatları, son depremler, takvim, radyo, flash saatler, haber, hatta Altılı Ganyan sonuçlarını bile ekleyin ki bu sayede sitenize daha çok kişi gelsin. Tabii ki bu gelen kişiler alışveriş yaparlar mı yapmazlar mı bilemeyiz ama zaten öyle bir amacımız da yok. Maksat, sitemizin ziyaretçisi artsın.
Bilinçli kullanıcılar, kategoriler ve filtreleme metodlarını kullanmak yerine doğrudan aradığı kelimeyi Arama Kutusuna yazar. Bulduğunda ise o ürüne odaklanır ve uygun görürse satın alır. Bu yüzden arama bölümüne bir kelime yazıldığında alakasız ya da uzaktan alakalı tüm sonuçlar kullanıcının karşısına çıksın ki kafası karışsın. Tüm sonuçlara bakmak zorunda kalsın, belki o sonuçlara bakarken dikkatini çeken başka bir ürün daha olur. Ona bakıyım, buna bakıyım derken yorulur, uğraşamayacak hale gelir ve siteden çıkar. Bununla birlikte, satış fiyatına göre sırala, satış miktarına göre sırala, renge göre filtrele, en yeni ürünleri ayrı bir kategoride göster gibi seçeneklere de kesinlikle yer vermemelisiniz. Bunu yaptığınızda en yeni ürünler hep satılır, önceden siteye eklediğiniz ürünler ise elinizde kalır. Hele hele, ürünleri markaya göre, fiyata göre, özellik detaylarına göre filtreleme özelliği sitenizde kesinlikle yer almamalıdır. Bu özellikler satışı hızlandıran, bilinçli müşterinin hızlı şekilde alışveriş yapmasını sağlayacağı için size önermiyoruz. Müşteriye yardımcı olabilecek her türlü çözüm sizi satışa yaklaştıracak, satış gerçekleştiğinde ise bir çok iş yüküyle karşı karşıya kalmanıza neden olacaktır.
4. Site Görünümünde Amatör Ruh
Sitenizin tasarımı, amatör ruhunuzu yansıtmalı, site ziyaretçilerini profesyonel görünümlü bir tasarımla ikna etmeye çalışmamalısınız. Sizdeki ürün zaten uygun fiyatlıysa, site görünümünüz kötü de olsa gelip alacaktır müşteriniz. Her ne kadar biraz çekinerek siteye girse, sipariş verdiğinde acaba bu ürün bana gelecek mi şeklinde endişeler taşısa da ihtiyacı olan zaten alır. Almayan da kendi bilir düstüruyla, aman ha tasarımı güzelleştiriyim, profesyonel hale getiriyim gibi kaygılara girmeyin. Zor okunan yazı tiplerini tercih edin ki, gerçekten de o ürüne ihtiyacı olan müşteriler sitenizden alışveriş yapsın, böylece müşteri seçme işlemini de gerçekleştirmiş olursunuz. Sitenizin sağında, solunda, üst tarafında, alt tarafında bol bol grafik kullanın, bu sitenizin daha yavaş açılmasını, vermeye çalıştığınız mesajların zor anlaşılmasını sağlayacaktır.
5. Siteniz Her Tarayıcıda Çalışmasın
Sitenizin her tarayıcıda düzgün çalışıp çalışmadığını kontrol etmeyi aklınızda bile geçirmeyin. Sadece bir tarayıcıda çalışsın, sitenin altına da bunu yazın. Eski tarayıcı kullanan binlerce kullanıcı olabilir ama onların siteye girememesi kendi sorunları, onlar da tarayıcılarını güncelleselerdi. Sizin siteniz hangi tarayıcıda düzgün çalışıyorsa örneğin Firefox, herkes onu yükleyip sipariş verecekse versin değil mi? Herkesi memnun etmeye çalışırsanız ve kazara da herkes memnun olursa siparişlere yetişemezsiniz.
6. Önerilerde Bulunmayın
Müşterilerinizin önceden yaptığı alışverişleri inceleyerek onlara önerilerde bulunan sistemi kullanmayı aklınızın ucundan bile geçirmeyin. Yukarıdaki tüm maddelere rağmen, üstün gayret göstererek sitenizden alışveriş gerçekleştirmiş bir kişiye “önceden yatak almıştınız, gelin size yastık da verelim”, “geçenlerde yazıcı olduğunuzu fark ettik, sizin A4 kağıda da ihtiyacınız vardır” şeklinde öneriler sunmak, durduk yere satış potansiyelinizi artırmakla sonuçlanabilecek bir faciaya neden olabilir. Bu yüzden siz böyle önerilerden kaçının ya da alakasız önerilerde bulunun. Zaten kafası karışmış olan müşteriniz böylece yeni bir ürün almayacak ve sizin de yoğunluğunuzu artırmayacaktır. Bilgisayar masası almış bir müşterinize yatak önerebilirsiniz mesela böylece ne gerek var bilgisayarda çalışmayı, haydi artık dinlenin mesajını alan müşteriniz bir daha ne internete, ne de sizin alışveriş sitenize girmeyecektir. Bu da 3,5 milyarı aşan internetten alışveriş cirosunun azalmasını ya da bu pastadan sizin alacağınız payın daha düşük olmasına katkı sağlayacaktır.
Aman ha, sektöründe devleşmiş web sitelerinin geliştirdiği özellikleri takip etmeye kalkmayın. Sitenizi de yaptıracaksanız, üniversite öğrencileri ya da yeğeninize yaptırın ki, geliştirilmesi ya da değiştirilmesi gerektiğinde ulaşmanız zor olsun. Mümkünse domaini de bir daha bulamayacağınız birinden alın ki, sitenizin adını 2. Yıl geldiğinde uzatamazsınız ve kendi kendine kapanır. Zaten, açık kalmasının kime ne faydası var ki?!...