Gazze’de korkunç katliamlar yaşanmakta ve yeryüzü insanları bu katliamı canlı izlemektedir. Sivil katliam, devletlerin ortak müdahalesini gerektiren en önemli suçlardandır. Artık bu seviyeler aşılmış ve bebekler keyfi öldürülmekte, aileler parçalanmış bebek cesetlerini poşetlerle toplamaktadır. Açıkça ve sosyal medyada yayınlanan bu vahşeti, vicdanı olan her insan göz yaşlarıyla izlemekte hatta bakamamaktadır.
Bu büyük sınav, gezegendeki tüm insanları ilgilendirmektedir. Sadece Müslümanların sınavı değil, “Ne kadar insan olduğumuzun” sınavıdır bu büyük katliam.
Başka dinden, ırktan insanlar bile gerçekten insan olduklarını gösteriyorlar. Örneğin İspanya halkı ile devleti, İngiliz halkı ve dünyanın büyük bölümünde milletler ayağa kalkmış vaziyette. Koreli bir kadın altı aydır, İsrail büyükelçiliği önünde tek başına eylem yapıyor. Hristiyan ya da dinsiz bildiğimiz Ünlü sanatçılar ağlayarak, haykırarak tepkilerini dile getiriyor. Amerika’da, Avrupa’da insanlar sokaklara çıkıyor hatta beyaz sarayı ablukaya alıyor ve katliamı engellemeye çalışıyor.
İşin ilginç yönü, Hristiyan ya da dinsiz bildiğimiz insanlar, Gazze’nin din kardeşi Müslüman ülkelerin ve milletlerinin çoğundan daha duyarlı ve aktifler. Güneş batıdan mı doğuyor? diye düşünmeye başlıyoruz.
Gazze katliamları nedeniyle dünya genelinde Müslüman olanların sayısında çok artış olduğu haberleri yaygın.
Dünyada ayağa kalkan insanlar, içlerindeki merhamet ve insani duygular nedeniyle böyle davranıyorlar. Gerçek bir insan ve iyi bir insan olduklarını kanıtlıyorlar. Bizim içimizde, hiçbir ideali olmayan bir azınlık boykot bile yapmıyor. Bu sınavda her insanın ve her devletin yapması gereken şeyler var. Özellikle Müslümanlar ve devletlerinin daha fazla çabalaması gerekir.
İnançlı kişi, boykot yapmalı, gösterilere katılmalı, çevresini bilinçlendirmeli, sosyal medyada özellikle daha geniş kitlelere ulaşmalı, yardım gerektiği zaman maddi yardım yapmalı yani elinden ne geliyorsa yapmalı. Aynı şekilde Müslüman milletlerin liderleri, diğer devletlerle birlik beraberlik içinde, daha cesurca gereken kararları almalı ve gerekeni yapmalı. Siyonizm yavaş yavaş hepimizi esir almak veya yok etmek için geliyor. Kayserimizin bile içine dahil edildiği, sözde kutsal toprakları, işgal etmek için adım adım çalışan acımasız ve şeytani Siyonizm engellenmeli.