Ensar ŞAHİN

Kurban Et mi, Takva mı?

Ensar ŞAHİN

Sözlükte “yaklaşmak, Allah’a yakınlaşmaya vesile olan şey”  anlamına gelen kurban, dini bir terim olarak “ibadet maksadıyla belirli şartları taşıyan hayvanı kurban bayramı günlerinde usulüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı” ifade eder. 

Kurban Bayramı, Müslümanlar tarafından Hicri takvime göre Zilhicce Ayının 10. gününden itibaren dört gün boyunca kutlanan dini bir bayramdır. Zilhicce Ayının 10, 11 ve 12. günlerine ‘Eyyâm-ı nahr’ (Kurban kesme günleri) ve bir önceki gün olan Zilhicce Ayının 9. gününe Arife denir. 

Kurban Bayramı, aynı zamanda İslam âleminin her yıl Mekke’de Hac ibadetini ifa ettikleri vakittir.
Kuran-ı Kerim,  kurban ibadetinin Hz. Adem'in  çocukları ile başladığını haber vermektedir. Maide, 27’de: “Onlara Âdem’in iki oğlunun haberini gerçeğe uygun olarak anlat: Hani ikisi de birer kurban sunmuşlar, birininki kabul edilmiş, diğerininki kabul edilmemişti. Kurbanı kabul edilmeyen, diğerine “Andolsun, seni öldüreceğim!” dedi. O da dedi ki: “Allah ancak takvâ sahiplerinden kabul eder.”  
İyi niyetli ve takva sahibi olanın (Habil) kurbanı kabul edildi. Kötü niyetli, hasetçi ve kibirli olanın (Kabil) kurbanı kabul edilmedi.

Kurban, Cenabı Hakk’a  yapılan kulluğun bir göstergesidir: Allah,  Kevser suresinde şöyle buyurmaktadır: “Biz sana kevseri verdik, öyleyse Rabbin için namaz kıl ve kurban kes!”.
Kurban kesmek, akıl sağlığı yerinde, ergenlik çağına ulaşmış, zengin sayılabilecek mal varlığına sahip olan (nisap miktarı mal: 80.18 gr altın veya bunun değerinde mal) ve mukim olan her Müslümanın yerine getireceği mali bir ibadettir.

Kurban Bayramı’nda Arife günü sabah namazından başlayarak, 4. günü ikindi namazına kadar farz namazlardan sonra “Teşrik Tekbiri”  getirilmesi Hanefî mezhebine göre her kadın ve erkek üzerine vaciptir. 

İster kurban niyetiyle olsun ister başka bir amaçla olsun hayvan kesilirken besmele çekilmesi (Bismillahi Allahû ekber) gerekir. Hayvanın kesimi esnasında besmele kasten terk edilirse, o hayvanın eti Hanefîlere göre yenmez. 

Kurban Bayramı namazından sonra yapılacak ilk iş ve en güzel amel kurban kesmektir. Peygamberimiz (sav): “Maddi yeterliliği bulunup da kurban kesmeyen kişi mescitlerimize yaklaşmasın!”,    “Âdemoğlu, kurban günlerinde, Allah için kurban kesmekten daha güzel bir amel işleyemez…” buyurdu. 
Müslümanlar bu günlerde birbirlerini ziyaret eder, bayramlaşır, yer, içer ve meşrû bir şekilde eğlenerek günlerini neşe ve ibadet ile geçirmeye çalışırlar. 

Hz. Peygamber (sav), “Arife günü, kurban günü ve teşrik günleri biz Müslümanların bayramıdır. Bu günler yeme içme günleridir” buyurmuştur.  Mescid-i  Nebevi’nin toprak zemini üzerinde bir grup Habeşlinin oynadığı mızrak-kalkan oyunlarını eşi Hz. Ayşe ile birlikte seyrettiği bilinmektedir.  
Bu bilgilerden sonra gelelim sorumuza: Kurban; et mi, takva mı? 

Cevap Hac suresi 37’de;  Rabbimiz şöyle buyuruyor:  “Onların (kurbanların) etleri de kanları da Allah'a asla ulaşmaz; fakat sizin takvanız O'na ulaşır. Onları size bu şekilde boyun eğdirdi ki, sizi hidayete erdirdiği için Allah'ı yücelterek anasınız. Güzel düşünüp güzel davrananları müjdele.”

Dinin emirlerine uyma, haram ve günahlardan kaçınma olan “Takva”,  Hz. Adem’e  kadar uzanan kurbanın özünü teşkil eder.  

Kesilen kurbanın eti, 3`e ayrılır: Üçte biri ev halkı için ayrılır, üçte biri akraba ve komşulara ikram edilir, kalan üçte biri de fakir ve muhtaçlara dağıtılır. Bu taksim şekli müstehaptır / güzeldir. Kurban kesen şahıs zenginse, etin tamamını veya çoğunu fakirlere dağıtabileceği gibi, nüfusu kalabalık ise, çoğunu veya hepsini evinde kendi ailesi için de bırakabilir.

Her yıl çevremizde görüyoruz ki insanlar, aylar öncesinden kurban ayarlıyor; şu kadar eti çıkar, bu kadar tl tutar, senin küçükbaş iki günde biter, keçi eti yenir mi? Bu hayvana beş kişiden fazla ortak olmaz et az düşer, şu kadarını sucuk ve pastırma yapalım… vb. hesapların peşinde.

Oysa kurban,  bir Müslümanın gerektiğinde canını, malını, bütün varlığını Allah yolunda feda etmeye hazır olduğunun bir sembolüdür. 

Kurbanlarımız, et için değil, takva için kesilsin ki ahirette ‘Sırat köprüsünde’ bineğimiz olsun. 

Kurbanlarımızın Hz. İbrahim gibi itaate, Hz İsmail gibi teslimiyete, Hz Hacer gibi sabra vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.

Şimdiden kurbanlarımız hayırlı ve mübarek olsun, takva üzerine kesilen makbul kurban olsun.


 

Yorumlar 7
Ensar ŞAHİN 13 Temmuz 2022 18:48

Yazılarımı takip ettiğin için teşekkürler Mişel. Lise hayatında başarılar dilerim.

Fadime SÖZÜGÜZEL 13 Temmuz 2022 18:46

Bilgilendirici bir yazı olmuş elinize sağlık hocam . Kurbanın maddi boyutunun yanında asıl manevi boyutunun önemini daha iyi anladık .

Mişel Türkmen 11 Temmuz 2022 18:33

Hocam her zamanki gibi çok güzel ellerinize sağlık

Mustafa Şahan 05 Temmuz 2022 18:33

Allah razı olsun Kurban İbadeti konusunda bilgilendik ????

Yasin KARAKAYA 05 Temmuz 2022 18:32

Allah razı olsun çok yerinde bir yazı olmuş.

Mehmet 05 Temmuz 2022 15:53

Elinize sağlık, herkesin bayramı şimdiden mübarek olsun

Yazarın Diğer Yazıları