Ensar ŞAHİN

Bayramlar Kime, Ne Söyler?

Ensar ŞAHİN

Ramazan Bayramı’nın 3. Gününde “Sevgisi ve Merhameti bol olan Allah’ın adıyla…” yazmaya başlıyorum.

“Bayram” sözcüğünün Türk Dil Kurumu sözlüğündeki anlamı “sevinç, neşe, eğlence” dir. Kaşgarlı Mahmud’un“DivanüLügat’it Türk” adlı eserinde,İslamiyet öncesi Türk geleneğinde Oğuzlar’ın “beyrem/bayram” şeklinde kullandıkları rivayet edilir.

Bir ay  yoğun ibadetten (oruç, teravih, sahur, farz, sünnet, nafile namazlar…) sonra Rabbimizin inanan kullarına bir hediyesidir bayram.

Müslümanların milli bayramlar dışında iki tane dini bayramı vardır: Ramazan ve Kurban Bayramı.

Bayramlar, sevinç ve mutlulukların paylaşıldığı, merhametin arttığı, kalplerin yumuşadığı, nefislerin frenlendiği, gönüllerin temizlendiği, akraba, komşu ve büyüklerin ziyaret edildiği, misafirlerin tebessümle karşılandığı, Allah’ın rahmetinin, bereketinin, affının umulduğu; mutlu ve nadide günlerdir.

      Bayramlar, Allah’ın ismini zikreden, orucun hikmetini  fikreden, namaz kılan mü’minlerin  küfür ve  günahlardan felaha erdikleri istisnai günlerdir.

Bayramlardan maksat; sevinci artırmak, huyları güzelleştirmek, birlik ve beraberliği sağlamak, yardımlaşma ve dayanışmayı arttırmak, küslüğü gidermek, yıkılan gönülleri tamir etmek, kararan kalpleri aydınlatmaktır.

Ülkemizde dini bayramların bir hazırlık süreci vardır. Bayramdan önce evlerde temizlik yapılır, özel yemekler ve tatlılar hazırlanır, arife gününde kabristan ziyaret edilir, Yasin’ler, Fatiha’lar okunur, dualar edilir, hamama gidilir veya evde banyo yapılır ki buna “Arife suyuyla yıkanmak” denilir. Arife suyuyla yıkanmanın sağlık ve bereket getireceğine inanılır.

 Köylerde ve kasabalarda çocuklar başta olmak üzere aile bireylerine  bayramlıklar, yeni elbiseler alınır. Bu elbiselerin bazısı büyük gelir bazısı küçük, bazısı dar gelir bazısı  bol. Rengi de ister beyaz olsun ister siyah. Önemli olan bayramlık elbise alındı ya, bu yeter! Seher vaktine kadar heyecandan gözlere uyku girmez.

Bayramlar, her yaş için ayrı bir anlam ifade eder. 

Çocuklara sordum: bayram ne demek?  Cevap: Şeker toplama, el öpme, para, bayramlaşma.

Gençlere sordum: Cevap: Büyüklerimiz ile bayramlaşma, ziyaret, dostluk,  neşe, mutluluk, eğlence.

Yaşlılara sordum: Cevap: Sevgi, hasret, kavuşma, sıla-i rahim, birlik- beraberlik, akrabanın cem olması.

Ramazan Bayramı, çocukların gözünde “şeker bayramıdır” Bunu sebebi ise; 10. Yüzyılda yaşamış Harezmli bilgin Biruni’nin verdiği bilgiye göre, bayramlarda şeker ikramı, şeker kamışındaki tatlı özsuyu bir nevruz günü bulmuş ve bundan şeker çıkarmayı yaymış olmasına bağlanır.Büyükler  için, halk arasında “şeker bayramı” ifadesini de doğru bulmuyorum.

Asrı Saadette sahabelerin söylemindeki ismi “FıtırBayramı’dır.”  Peygamberimiz (sav) bayramdan önce birkaçtane hurma yemiş, sonra namaza gitmiştir. Müslüman kadınların ve eşlerinin meşru eğlencelerine de izin vermiştir.

Çocuklar, belki de köyde, kasabada, uzak şehirde yaşayan dedelerinin, ninelerinin aylar/yıllar sonra ilk kez ellerini öptüler, kucaklaştılar. Ziyaretlerine gidip el öpüp bayramlaştığımız büyüklerimiz, eş dost, akrabalarımız, komşularımız oldu. Uzaktakiler için de telefondan arayarak bayramlaştık veya mesajlaştık. Teknoloji sayesinde uzaklar yakın oldu, görüntülü konuşmalar yapıldı. Bütün bunlar Ramazan ayının bereketidir, semeresidir elhamdülillah.

Halkımız arasında bayram büyük bir coşkuyla kutlanırken, bu sevince, kutlamaya katılamayan kişiler de vardır maalesef!  Kimsesizler, darülacezede yaşayan yaşlılar, yetim ve öksüzler, gurbettekiler vb. Özellikle bu kişileri ziyaret etmek büyük sevaptır. 

Darülacezede yaşayan insanları ziyaret etmek, onların hasretini, özlemlerini gidermek, dualarını almak dinimizin emridir. Yetim ve öksüzleri anmak, onların ihtiyacını gidermek, başını okşamak peygamberimizin (sav) ifadesiyle dünyada iken cenneti kazanmaktır.

Kimsesizlerin  zilini çalmak, bayramlarını  kutlamak  Müslümanca, erdemlice  bir davranıştır. Bundan dolayıdır ki bayramlar, inanan yanık gönüllere cennet esintisini aşılayan ilahi bir ikramdır.

 Bayramlar, yalnızca İslam aleminde değil, Hıristiyanların ve Yahudilerin de büyük bir coşkuyla kutladıkları  bayramları  vardır.

   İlahi olmayan, beşeri dinlerde ve inanışlarda da (Hinduizm, Budizm, Şintoizm, Taoizm…) kendilerine has kutladıkları bayramları vardır. Yani bayramlar tüm halklarda ve milletlerde kutlanagelen, tarihi çok eskiye dayanan geleneksel merasimlerdir.

Bir internet sitesinde okuduğum ateist  gencin bayram hakkındaki ibretlik düşüncesini paylaşıyorum:

“Şahsen ben bütün bayramları bir Müslüman gibi yaşıyorum. Bayram namazına gidiyorum, kurban alıp fakirlere dağıtıyorum, gidip akrabalarımı ziyarete gidiyor, onların elini öpüyorum. İlerde Hacc’a bile gitmeyi düşünüyorum. Bunları neden yapıyorum, çünkü bunlar hoş şeyler. Bunlar dinin de ötesinde artık bir kültür haline gelmiş ve ben toplumumuzun da içinde bulunduğu bir kültürün adetlerini yerine getiriyorum. Bu kültürün tadını çıkarın. HerkesinAllahu Ekber!  dediği işte o an çok hoşuma gidiyor mesela namazda. İnanmasam da o an manevi bir şeyler hissediyorum. İşte o bakımdan çok hoşuma gidiyor bayram namazları. Belki bunu okuyanlar bana mal diyecek ama bir de anlattıklarımı anlamaya çalışın. “

Bayramlar, Rabbimizin bize Ramazan hediyesidir. Bu ilahî hediyeyle bereketlenmeyi ve bu günlerin şükrünü eda edebilmeyi  Rabbim (cc) tüm Müslümanlara nasip etsin!

Günlerinizin hepsi bayram gibi sevinç ve mutluluk  içinde geçsin.
Bayramınız mübarek olsun…

 


 

Yorumlar 4
Emine Korumaz Amin , Allah razı olsun Hocam 04 Mayıs 2022 23:23

Birlik ve beraberliğimizi pekiştiren bir yazı . Emeğinize ve yüreğinize sağlık

MB 04 Mayıs 2022 23:12

Gerçekten farklı ve faydalı bir yazı. Tebrik ederim.

Sami Hoca 04 Mayıs 2022 17:38

Sayın hocam kaleminize sağlık.Bayramı heryonden ele almışsınız.Özellikle ateist bir gencin cumlelelerini yazınıza almanız ıslami muazzam tarif etmiş.Rabbim ahiretimizi de bayram eylesin.Rabbim zahmetinize rahmet versin Inşaallah sayın hocam

Yazarın Diğer Yazıları