Geçtiğimiz Pazar yüksek öğretime geçiş sınavı yapıldı. Öncelikle sınav süresinin yetersiz olduğunu belirtmek gerekiyor. Zira adayların çoğu bir saati aşkın süre Türkçe sorularına zaman harcadılar. 160 Dakika olan sürenin en az üç saat olması gerekirdi.
Bu sınav sonrasında yeni bir uygulamaya gidildi. Bilindiği gibi sınav sorularının %20 si açıklandı. Geri kalan sorular, soru havuzu oluşturulacak gerekçesi ile açıklanmadı. Doğrusu bu açıklama beni ne tatmin etti ne de memnun etti . Sınav bitiyor soruların açıklanmayacağını adaylar yeni öğreniyor. Adama sormazlar mı yahu kardeşim bu havuzu oluşturmaya sınav akşamı mı karar verdin? Sınav takvimi diye bir şey var sen aylar öncesinden kılavuz yayınlıyorsun, sınav gününü saatini açıklıyorsun ama sınav sorularının açıklanmayacağını sonradan duyuruyorsun.
Bu uygulama soru işaretlerine açık ve kendi içinde tutarsız. Bu sene ve önümüzdeki sene sınava giren bir aday bu soruları görmüş olacak. Bunun yanında ÖSYM’ye başvuranlar da kendi kitapçıklarını inceleyebilecek peki bu adaylar sınava yeni girecek adaylara göre daha avantajlı olmayacak mı?
Bu konuda bir diğer sorun bu soru havuzunun güvenliğini bir yıl boyunca nasıl sağlayacaksınız. Bu ciddi bir sorun. Sınav sorularının hazırlandığı 20-30 günlük bir süreçte yaşanan sıkıntılar bir tarafta dururken böyle bir uygulamanın mantığını ben anlamakta zorlanıyorum doğrusu.
OSYM bir an önce sınav sorularını kamuoyu ile paylaşmalıdır. Hatta sadece soruları değil çözümlerini de yayınlamalıdır. Lise yıllarında üniversite sınavına çalışırken çıkmış soruları çözmek bana ayrı bir güven verirdi hem herkesin onayından geçmesi hem de soru formatının bana ip ucu vermesi bakımından.
OSYM’de soru hazırlamakla görevli onca insan varken toplumun kafasında soru işareti doğuracak böyle bir uygulamayı tasvip etmek şaibelere ortam hazırlamak ne derce sağlıklıdır. Sonuçta her öğrenci yaptığı soruların cevaplarını görmek hakkına sahip olmalıdır.
Umarım OSYM bu anlamsız uygulamadan vazgeçer. Birkaç gündür bu yönde beklentim var ancak henüz böyle bir adım atılmadı. Eğitim alanında yapılacak en küçük bir değişikliğin çok iyi hesaplanması gerekiyor. Yeni uygulamalar daha çok öğrencilere zaman kazandıracak nitelikte olmalıdır. Teknolojinin tüm imkanları bu yönde kullanılabilir. Sistem içerisinde çok sık yapılan düzenlemeler kafa karıştıran türden olmamalıdır.
Maalesef eğitim sisteminde sürekli olarak bir şeylerin değişmesi eğitim öğretimi olumsuz etkilemektedir. Bu noktada bu değişimlerin gerekçeleri ile birlikte topluma uygun zaman dilimlerinde anlatılması gerekir. Bu sene soru havuzu oluşacak diyoruz ancak birkaç sene sonra sınav sistemi aynen kalacak mı demekten kendimizi alamıyoruz. Beş ve on yıllık eğitim planlamaları yapılarak hedef ve programlar belirlenebilir diye düşünüyorum.
Eğitim hiçbir zaman boşluk kabul etmez. O açıdan eğitime gereken özen ve ciddiyet gösterilmelidir. OSYM öğrencilerin bahsettiğimiz konudaki isteklerini umarım en kısa zamanda yerine getirir