Tih'ten Çıkmak
Ali AKGÜN
Müslümanlar bugün üst üste binmiş karanlıklarla kaplı bir karamsarlık ve eylemsizlik çölünde mahsur kalmışlardır. Fertler toplumlarına karşı kör ve sağırdırlar. Seyyid Kutub şöyle söyler: ‘Acaba Müslümanlar nasıl zevkle yiyip içiyorlar, nasıl rahat uyuyorlar. Din kardeşleri en aşağılık en rezil insanların ellerinde en kötü işkenceleri görürken, çeşit çeşit zillete layık görülürken.’ Gözler ufuktadır: ‘Hiçbir kınayıcının kınamasından korkmayan, müminlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı onurlu ve şiddetli’ bir nesil umut edilmektedir.
Rahman’dan başka hiç kimsenin dünyanın bugünü ve geleceği üzerinde bir tasarrufu yoktur. Alemlerin Rabbine tam bir teslimiyetle bağlanmalıyız. Er ya da geç Allah’ın yardımı gelecektir. Allah nurunu tamamlayacaktır. Lisandaki bozulma ruhumuzu ve medeniyetimizi sınırlamıştır. Kur’an’ın kavram sistemine bağlı düşünme yöntemi 11. yüzyıldan itibaren terkedilmeye başlanmıştır. Lisan ile gerçeklik ilişkisi kaybolmuştur. Şehadet, şehit gibi kavramlar toplumumuz için anlamlı bir şey ifade etmiyor artık. Bir korku ve yıkım var yüreklerde. Ölümden kaçıyor ve rahatımızın bozulmasından endişe ediyoruz. Bu durumu 7 Ekim’deki HAMAS eyleminden sonraki süreçte açık bir şekilde görüyoruz. Filistinli Müslümanlar bozguncu ve soykırımcı İsrail devleti tarafından parça parça ortadan kaldırılırken İslam alemi sessizce bakıyor. Oysa İslam ülkeleri silah ve asker göndererek Gazze’deki Mücahitleri desteklemeliydi. Müslümanları ve Kudüs’ü kurtarmak için İşgalci İsrail’e karşı cihat ilan edilmeliydi.
Ümmet ne Mescidi Aksa’yı ve ne de öldürülen çocuk, kadın, yaşlı Filistinli kardeşlerini umursuyor. Kur’an şöyle söylüyor: ‘De ki: ‘Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız, kazandığınız mallar, düşmesinden korktuğunuz ticaretiniz, hoşlandığınız konutlar, size Allah’tan, Resulünden ve O’nun yolunda cihat etmekten daha sevimli ve önemli ise o halde Allah emrini gönderinceye kadar gözetleyin (başınıza gelecekleri göreceksiniz)! Allah yoldan çıkmış topluluğu doğru yola iletmez.’ (9/24)
Müslümanların uyanışı nasıl gerçekleşecektir. 7 Ekim hamlesi zaferi kazandıran ilk harekettir. Sönmez cihat ateşinin ilk kıvılcımıdır. İşgale direniş metninin ilk cümlesidir. Ümmetin ilk cevabıdır. Müminlerin çölden çıkarak Allah’ın iradesinin ve büyük dönüşümlerin gerçekleşeceği yeni bir dünya inşa etmesi için elbette kavramlarda yenilenmeyi gerçekleştirmek bir zarurettir. İslam medeniyetinin geleceği konusunda ümit verici gelişmeleri görebiliriz o zaman. Kur’an’ın zengin kavram ve düşünce sistemine tekrar sahip çıkmalıyız. İlim, ibadet ve şehidi tanıma, anlama ve öğrenme gibi konular İslam ümmetinin yeryüzündeki varlığını doğrudan ilgilendiren konulardır.
