Ülke gündeminde depremler ve deprem zararlarına uğrayan vatandaşların endişeleri giderek azalmakla birlikte, zaman zaman da yalan, yanlış veya anlaşılamayan paylaşımlar ile de bu endişeler zirveye çıkmaktadır.
Son günlerde Kayseri kamuoyunu meşgul eden bir haber ile tartışmalar başladı.
Haberin özü ise Kayseri’de yeni fay hattı bulundu şeklindeydi. Paylaşım yapan yazılı ve görsel medya kanallarının; “…eyvah korkulan oldu, Kayseri’de yeni fay hattı bulundu, korkutan açıklama geldi; Kayseri’de diri fay hattı bulundu, bir ilde daha diri fay hattı bulundu…” şeklindeki yanlış veya hatalı haberlerin vatandaşı endişe ve korkuya sevk ettiğini müşahede etmiş bulunmaktayım.
Benzer bir konu bundan birkaç ay önce yine yaşanmıştı. Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Görevlisi Sayın Prof. Dr. Hasan SÖZBİLİR, Malatya Fayının segment yapısı ve büyüklüğü ile ilgili olarak yapmış olduğu açıklamadan sonra çeşitli tezviratlar ortaya atılmıştı. Basına ve kamuoyuna yansıyan haberlere göre; Malatya Fayının da dahil olduğu toplam 128 adet fay üzerinde çalışma yapılacağı, Malatya Fayının kırılması durumunda 7,2 Mw büyüklüğünde deprem üretebileceğinden bahsedilerek, çevrede bulunan illerin bu kırılmadan değişik oranda etkilenebileceğinden bahsediliyordu.
Kamuoyuna yansıyan haberi detaylı bir şekilde incelediğimizde, 6 Şubat depremlerinden sonra 100’e yakın bilim insanının bölgede 128 fayı incelediklerini veya inceleyecekleri belirtiliyordu. Prof. Dr. Hasan SÖZBİLİR hocanın bahsettiği 128 fayın içerisinde Kayseri-Sivas arasında yer alan Deliler Fayı da yer almaktaydı.
Deliler Fayı; Kayseri ilinden başlamak üzere Sivas iline kadar dört segmentli yapıdan oluşmaktadır. Bunlar; sırasıyla Bünyan Segmenti (26 km), Sarıoğlan Segmenti (37 km), Dökmetaş Segmenti (44 km) ve Tecer Segmentinden (92 km) meydana gelmektedir. Bahse konu dört segmentli yapıdan meydana gelen Deliler Fayının sol yönlü yanal atımlı fay olduğu da kayıtlar arasında yer almaktadır.
Ülkemizde depremler konusunda çalışmaları bulunan başta MTA ve AFAD gibi kuruluşlara destek sağlayan TUBİTAK ile birlikte, Türkiye Belediyeler Birliği’nin (TBB) koordinasyonu ile Deliler Fayında çalışmalara başlandığı basında yer alan haberlerden anlaşılmaktadır. Proje yürütücüsü ve AFAD Deprem Danışma Kurulu Üyesi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret KOÇBULUT’un öncülüğünde paleosismolojik çalışmalar için Tatılı bölgesinde hendek açılmıştır. Bahse konu paleosimolojik çalışmalar kapsamında harita oluşturulması, diri fayların tam olarak yerlerinin belirlenmesi, geçmiş tarihli deprem ya da depremlerin ortaya çıkartılması ve yaşlandırılması, atım miktarlarının ve fayların kayma hızlarının belirlenmesi, deprem tekrarlanma sürelerinin ortaya çıkartılması gibi bir dizi teknik bulguların elde edilmesi gerekiyor. Proje süresinin iki yıl olduğu, bahsi geçen konuların iki yılın sonunda ortaya çıkacağı yine Sayın KOÇBULUT tarafından basın aracılığıyla paylaşılmıştır.
Bu çalışmanın yürütücülüğünü yapan Prof. Dr. Fikret KOÇBULUT hocamın da yapmış olduğu açıklamada herhangi yeni bir faydan bahsedilmemiştir. Konu tamamen yanlış anlaşılmıştır. Kayseri ve etrafında yer alan diri faylar bellidir. Yeni bir fayın varlığı, sadece bir hendek kazısı ile ortaya konamaz. Beraberinde başka çalışmaların da yapılması gerekir. Kaldı ki şu anda yeni bir faydan da bahsedilmemektedir.
Paleosismolojik çalışmalar kapsamında oluşturulacak veriler, şehrin planlanmasında hayati öneme sahip olacaktır. Elde edilecek verilerle şehrin ilerleme yönü, fayların tam olarak yerleri ve fayların deprem üretme süreleri bilinir hale gelebilecektir. Bahse konu bu çalışmaların sadece Deliler Fayı ile sınırlı tutulmaması, Kayseri şehrini tehdit eden Ecemiş Fayı, Sarız Fayı, Yeşilhisar Fayı, İncesu Fayı, Erkilet Fayı ve Erciyes Faylarında da yapılması elzemdir.
Konuya ilgi duyan vatandaşlarımızın doğru haberleri, doğru kanaldan almaya dikkat etmeliler. Konuyla ilgili uzman kurum ve kuruluşları takip etmeliler. Aksi takdire yeni faylar da bulunur, meteorolojik gözlemlere göre depremde oluşturulur veya gezegen dizilimlerine göre Türkiye’nin kuzeyinden başlamak üzere güneye doğru uzanan deprem risk çizgisi de yayınlanır.
Son cümle; bu çalışma yeni bir fay çalışması olmayıp, mevcut fayın özelliklerini detaylı bir şekilde ortaya çıkartılması projesidir. Diğer faylarda da benzer çalışmaların ivedilikle yapılması gerekmektedir.
Afetsiz günler dileğimle…