Anti-Siyonizm Konferansı
Abdülaziz ÖZTÜRK
Siyonist vahşetin Lübnan’dan Şam’a sıçraması artık tehlikenin kapımıza kadar geldiğinin farkında olmamızı gerektirmektedir. Siyonist vahşeti durdurabilmek için Siyonizm’in tarihsel sınırlarını ve sinir uçlarının ne olduğunu bilmemiz gerekir. Siyonist vahşet ve Filistin meselesi ülkemizde daha çok hissi bir çerçevede gündeme gelmiş, islami hassasiyeti olanlar Kudüs’ün kudsiyeti üzerinden canlı tutmuş ve sloganik bir meseleye dönüşmesine neden olmuştur. Bugün Filistin için yaptığımız eylemlerde ve söylemlerde toplumsal bir tepkinin cılız kalmasında ana etken olarak meselenin derinliklerini anlatamayışımız yatmaktadır.
1890’larda başlayan Siyonist ideoloji devlet ideolojisine evrilmiş ve Basel’deki konferans ile temelleri atılmıştır.
Siyonist Devlet İdeolojisi
Bugün dünya genelinde devletlerle halkların Siyonizm’e karşı bakış açısı tamamen farklıdır. Bundan 100 sene ülkemizi işgal etmek isteyen emperyalist devletler ile bugün Katil İsrail ile işbirliği yapan devletlerin aynı olduğunu görmemiz gerekmektedir. Özellikle birinci Siyonist kongre ve alınan kararlar bugün planlar doğrultusunda harfiyyen uygulanmaktadır. Siyonist İdeolojinin ne olduğunu bilmemiz uzun vadeli gelecekte başımıza nelerin gelebileceğini veya nasıl tedbir almamız gerektiğini anlamamız için önemlidir.
Siyonizm’in kurucusu olarak bilinen Theodor Herzl seküler bir Yahudi’dir.
Herzl Yahudi Devleti için;
- Yol haritası olacak Yahudi Devleti isimli kitabı yazmış
- Diplomatik ilişkiler kurmuş
- Siyonizm ideolojisine inanan insanları bir araya getirmiştir.
- Kutsal Toprak Vurgusu ve Arz-ı Mevud
Yahudiler için kutsal toprak vurgusu arz-ı mevuddur, dinî açıdan büyük önem arzetmekte ve Yahudi kimliğinin en büyük özelliği olarak dikkat çekmektedir. Hatta Hz. Musa’ya gelen vahiylerin de bir kısmının ana konusunu oluşturan arzı mevud anlayışı; Yahudilerin hem ‚seçilmişlik‛ anlayışı ile özdeş hem Yahudiliği diğer dinlerden ayrı tutan bir anlayış hem de Yahudi kimliğinin oluşumunda önemli bir etmendir.
Anti-Siyonizm Konferansı
Bugün kitlesel eylemler, boykot ve siyasi söylemler kadar uluslararası bir konferansa ihtiyaç vardır. Bu konferansta Siyonist vahşetin tüm detayları ele alınıp kısa, orta ve uzun vadeli planlar ve dünyadaki Siyonist Yahudi tehlikesi ele alınma ve Siyonist düşüncenin terörist bir eylem olduğu deklare edilmelidir. Bu bağlamda Dünya İslam Alimler Birliği, Devlet Başkanları ve Uluslararası örgütler davet edilmeli ve katılanlar ve Filistin davasına inananlar ile yola devam edilmelidir.
İslam Barış gücü kurulması belki zor gibi gözükse de halkların ikna edilmesi Ruhlarını ve devletlerini emperyalist güçlere satanlara karşı en önemli hamle olacaktır. Bugün Gazze için savaşma imkânı, askeri gücü ve füzeleri olan Lübnan Hizbullah’ının liderleri sığınaklarda öldürülmesi anlamamız için en ibretli olaydır.
Acilen Siyonizme karşı konferans ve Boykot’un sınırlarını genişletmek adına radikal kararların alınması ülkemizin ve ümmetin geleceği için önemlidir.
