• Haberler
  • Sağlık
  • Türkiye'de ilk korona virüs testleri 25 dakikada sonuçlanacak

Türkiye'de ilk korona virüs testleri 25 dakikada sonuçlanacak

Kayseri'de faaliyet gösteren genetik hastalıklar tanı merkezi, geliştirdikleri kit ile korona virüs testlerini 25 dakikada ve yüksek doğruluk payıyla sonuçlandırdı. Bu yöntem ile laboratuvarlarda oluşan yoğunluk azaltılacak.

Kayseri’de 2008 yılında kurulan DetaGen Genetik Hastalıkları Tanı Merkezi, korona virüs sürecinde çalışmalarına hız vererek büyük bir başarıya imza attı. Erciyes Teknopark’ta kurulan merkezde çalışmalarını yoğunlaştıran firma, korona virüs testlerini 25 dakikada sonuçlandıran yüksek hassasiyetle kit üretmeyi başardı.

Seri üretime de hazır olan firmanın geliştirdiği kite, yurtdışından da talep geliyor. Geliştirdikleri kit hakkında İHA’ya bilgiler veren firmanın genel müdürü Tarık Elkatmış, “Merkezimiz 2008 yılında genetik hastalıkların tanısı üzerine kuruldu. Genetik hastalıklar üzerine genetik araştırmalar yapan bir merkezdir. Yaklaşık 10 yıldır bu iş üzerine hizmet veriyoruz. Son 1 yıldır da kendi alanımızda kullandığımız kitleri Türkiye’de üretmek için Erciyes Teknopark’ta bir merkez kurduk. Orada genetik kitlerin üretimlerini yapıyoruz. Kovid-19 şu anda Türkiye’nin gündemidir. Biz de burada firma olarak nasıl bir katkımız olur diye araştırma içine girdik. Şu anda Kovid-19’da en çok kullanılan tanı yöntemi reel-time tanı yöntemidir. Bununla birlikte yeni gelişmekte olan farklı yöntemler ve farklı teknikler var. Reel-time PCR kesin tanı koyan bir yöntem ama uzun bir yöntem. Bunu kısaltmak için LAMP yöntemi ile yeni bir kit geliştirdik. Bu yöntemi şu an halk sağlığında belgelendirme süreçlerini başlattık. Bu kit diğer kitlerden bağımsız olarak 20-25 dakika içerisinde sonuç verebiliyor. Diğer reel-time PCR yöntemleri ile yaklaşık 1 buçuk saatlik bir zamana ihtiyaç var. Direkt tükürükten de çalışılabiliyor ve bu hasta ve sağlık çalışanları için büyük bir avantaj” ifadelerini kullandı.

Kitin çok hassas bir yöntem olduğunun altını çizen Elkatmış, "Ayrıca filyasyon ekiplerinin sahada kullanmasına elverişli olması, laboratuvar ortamına sahip olmayan yerlerde de hızlıca kullanılması ve testin mobil bir cihazla yapılabilmesi bu yöntemin diğer önemli avantajları. Yine PCR tabanlı ama izotermal amplifikasyon veya LAMP yöntemi diye geçiyor. Çok hassas bir yöntem. Bizim kendi denemelerimizde çok yüksek bir doğruluk oranımız var. Seri üretime hazırız. Sadece Türkiye’de değil, yurtdışından da talepler geliyor. Ciddi ihracat potansiyeli olacak. Şu an en büyük problem gurbetçilerin yurtdışı seyahati yapanların oluşturduğu yığılmalardır. Burada çok kısa süre içerisinde sonuç vermeniz gerekiyor. Bunun için şu an havaalanlarına ve sınır kapılarına büyük laboratuvarlar kuruldu. Bu yöntem ile çok daha basit bir şekilde çok daha hızlı sonuç verilebilecek” şeklinde konuştu.


Bakmadan Geçme