Sp İl Başkanlığından Açıklama

Saadet Partisi (SP) Kayseri İl Başkanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, 'Tam 44 yıldır bu milletin vicdanı olabilmeyi başarmış yegane siyasi parti olan Saadet Partisi, dünyadaki ve Türkiye'deki bütün gelişmeleri bu sorumluluğunun...

Saadet Partisi (SP) Kayseri İl Başkanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Tam 44 yıldır bu milletin vicdanı olabilmeyi başarmış yegane siyasi parti olan Saadet Partisi, dünyadaki ve Türkiye’deki bütün gelişmeleri bu sorumluluğunun şuurunda ele almaya, analiz etmeye, hak ve hakikatin peşinde koşmaya devam etmektedir" ifadesinde bulundu.

Açıklamada, "Saadet Partisi hiçbir dönemde olayları kişisel düzlemlere indirgememiş; hiçbir kişiye, kuruma, kuruluşa ‘düşmanca’ bir yaklaşım içerisinde olmamıştır. Karşısına hep ‘batıl’ı koymuştur. ‘Batıl’a karşı, bilerek ya da bilmeyerek ‘batıl’ adına yapılanlara karşı Hakk’ın yanında saf tutmayı taraf bilmişizdir. Kendimizi hiçbir zaman ‘tarafsız’ görmedik. Hiçbir zaman ‘tarafsısız’ diye de kendimizi tanımlamadık. Tarafımızı ilan etmekle kalmadık, “Önce Ahlak Ve Maneviyat” düsturuyla bütünleşen tarafımızın da şerefimiz olduğunu deklare ettik. Çıkar çatışmalarının, şahsi kavgaların, bir takım hesaplaşmaların, ihale savaşlarının o tarafında, bu tarafında, sağında solunda hiç bulunmadık. Taraf olunması gereken bir durum söz konusuysa ‘onun’, ‘bunun’ ya da ‘şunun’ değil hep ‘Hakk’ın tarafında olmayı yeğledik" ifadelerinde bulunuldu.

SP İl Başkanlığı tarafından yapılan açıklamaya şu şekilde devam edildi:

"Helalle-haramın, doğruyla-yanlışın, hakikatle-sanalın birbirine en fazla yaklaştırıldığı, izlerin birbirine karıştığı bu dönemde bu sorumluluğumuzun daha da arttığının bilincindeyiz. Asla kimsenin özel hayatına musallat olmadık. Asla kimsenin şahsiyetini zedeleyici bir yaklaşım içerisinde bulunmadık. Kimseyi karalama derdine hiç düşmedik. Kimseyi tehdit de etmedik. Kimseye şantaj da yapmadık... Kimseye karşı dosya da biriktirmedik. Ama gördüğümüz, bildiğimiz hak ve hakikatleri de hiçbir zaman sümen altına mahkûm etmedik. Hesabımız olmadı kimseye karşı. Taaa başından beri bildiğimizi saklamadık, gördüğümüzü de dillendirdik.

İktidarlara muhalefetimiz oldu... Muhalefetimiz sadece ve sadece milletin derdi, ümmetin sızısı için oldu. Bugün de var... Yarın da olacak. Çok sert tepkiler ortaya koyduk. Kızgınlığımız da oldu, öfkemiz de oldu. Ama bu ümmet için, bu millet için kızdık, öfkelendik. Her yanlışı, her hatayı dahi alkışlamayı vazife sayanlar bir tarafa, biz hataları, yanlışları göstererek Allah (c.c.) indinde bugüne kadar herkese karşı gerçek dostluk sergiledik. O yüzdendir ki, eleştirilerimizi hep zihniyet üzerine inşa ettik. Yapılanlar ya da yapılmayanlar üzerine tarafımızı belli ettik! Muhatabımız kişiler değil zihniyet oldu.

Bugüne kadar kimsenin kavgasının da bir tarafı olmadık. Bugün iktidar ile cemaat arasında cereyan ettiğini artık sağır sultanın bile bildiği kavganın da bir tarafında değiliz. Çıkar kavgaları hiçbir zaman bizim taraf olduğumuz bir durum değildir. Eğer bir kavga varsa, eğer bir süreç varsa biz bu kavganın, bu sürecin ancak milletimizi ilgilendiren tarafında bulunuruz.

“BİR TARAFTA: Yolsuzluk... Rüşvet... İhaleye fesat karıştırma... Karapara aklama... Kasalar, deste deste dolarlar…

Bakmadan Geçme