- Haberler
- Kültür Sanat
- Şair-Yazar Metin Önal Mengüşoğlu 'Ahlak ve Düşünce Adamı Mehmet Akif' konferansına katıldı
Şair-Yazar Metin Önal Mengüşoğlu 'Ahlak ve Düşünce Adamı Mehmet Akif' konferansına katıldı
Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi ve Melikgazi Belediyesi'nin iş birliği ile Vatan Şairi Mehmet Akif Ersoy'un vefatının 86. yıldönümünde anma programı düzenlendi.
Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi ve Melikgazi Belediyesi’nin iş birliği ile Vatan Şairi Mehmet Akif Ersoy’un vefatının 86. yıldönümünde anma programı düzenlendi.
Şair - Yazar ve Düşünce Adamı Metin Önal Mengüşoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı ’Ahlak ve Düşünce Adamı Mehmet Akif’ konulu konferansta Mengüşoğlu, Mehmet Akif’in eserlerinden örnekler verdi ve Akif’in örnek ahlakını hayatından kesitlerle anlattı. Melikgazi Belediyesi Tiyatro Salonu’nda gerçekleştirilen programa Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa, Melikgazi Belediyesi Başkan Yardımcısı Dr. Yakup Yüksel, Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şube Başkanı Mehmet Hüsrevoğlu, Kayseri Gönüllü Kültür Teşekkülleri Başkanı Ahmet Taş, İlim Hikmet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Kaya ve vatandaşlar katıldı. Açılış konuşmasını Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi adına Yönetim Kurulu üyesi Dr. Ali Akgün yaptı. Akgün konuşmasında Mehmet Akif Ersoy’un şiirlerine vurgu yaparak, Akif’in şiirlerinin onun İslamcı yönünü ortaya koyduğunun altını çizdi. Akgün, Akif’in geçen yüzyılda Türkiye’nin geçirdiği dönüşüme tanıklık etmiş ve bu tanıklığı dile getirmiş edebi ve tarihi bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Şahsi ve ahlaki meziyetleri yanında ülkesinin ve İslam aleminin ızdıraplarını edebi bir dille yansıtmasının onu değerli kıldığını ifade etti. Mehmet Akif’in bir İslam şairi olduğunu ve kendisine layık görülen bu sıfatın hakkını verdiğini vurguladı. Akgün, Akif’in çağına tanıklığını şiire dönüştürdüğünü, yok edilmekte olan bir Osmanlı medeniyetinin yok oluşunu önlemeye çalıştığını, insanları mücadeleye davet ettiğini ve uzun yıllar süren irşad faaliyetini sonuna kadar sürdürdüğünü ve kalemini adeta kılıç gibi kullandığının da altını çizdi.
“Akif hiç unutulmayacak şeyler yaptığı için konuşuyoruz”
Daha sonra programda Şair-Yazar Metin Önal Mengüşoğlu Mehmet Akif’in ahlaki yönlerini, bir düşünce adamı olarak öne çıkan fikirlerini anlattı. Mengüşoğlu bir kısım insanlar gibi Akif’in unutulmayacağını çünkü Akif’in hiç unutulmayacak şeyler yaptığı için konuşulduğunun altını çizdi. Metin Önal Mengüşoğlu konuşmasında şunları kaydetti;
“Mehmet Akif şair, veteriner hekimlik görevi yapan bir adam, o da bir insan kusurları ve eksikleri de var tabii. Fakat onun bize emanet ettiği bir eser var. Özellikle genç kardeşlerime sesleniyorum yanlarında bir Osmanlıca lügat bulundurarak, aslından Safahat okusunlar. Onu şiir okur gibi değil, yaşadıkları toplumun sosyolojisini ve tarihini öğrenmek için okusunlar. Şiirin ötesinde mesajları vardır Akif’in.”
Şair-Yazar Mengüşoğlu İstanbul işgal altındayken Akif’in nasıl Anadolu’ya geçtiğini ve Milli Mücadele için nasıl çaba ve gayret gösterdiğini anlattı. Akif, Ankara’da bir milli mücadele başlayınca, İstanbul hükümetinin de bunu gizli yollardan desteklediğini öğrenince, gizli yollardan Ankara’ya kadar ulaştığını ifade etti. Milli mücadeleye desteğinin bu şekilde başladığını belirten Mengüşoğlu, Akif’in yurdun her yanını karış karış dolaştığını ve özellikle Kastamonu Nasrullah Camiindeki konuşmasının büyük etki yaptığını ve çoğaltılarak ordu içine dağıtıldığının altını çizdi. Akif’in, milli mücadele sürecinde askerin ve milletin moral motivasyonuna büyük katkı sağladığını vurguladı. Mehmet Akif’in, tek tek asker ve subaylarla görüştüğünü ve Akif’in kalemi ve hitabetiyle insanları güçlü kılarak düşmanın denize dökülmesine vesile olanlardan birisi olduğunu belirtti. Metin Önal Mengüşoğlu konuşmasında Mehmet Akif Ersoy’un, Safahat’ta yer alan bazı şiirlerine yer vererek, onun şiirlerinde altını çizdiği noktaları vurguladı. Akif’in bütün bir İslam alemine yaptığı yani kendilerini değiştirmek için çağrısının neler olduğu üzerinde durdu. Mehmet Akif’in, Küfe, Seyfi Baba ve Bülbül gibi şiirlerinin yazılma hikayelerini anlatarak, bu şiirlerin, sosyal ve siyasal hayata neşter vuran şiirler olduğunun altını çizdi. Mahalle Kahvesi şiirinden de bahsederek bu şiirde toplumun sosyolojisinin bir fotoğrafını çektiğini belirtti. Ayrıca, Mehmet Akif Ersoy’un hayatına yansıyan önemli ahlaki değerleri üzerinde de durarak Akif’in hayatından bunlarla ilgili örnekleri anlattı. Verdiği sözün sonuna kadar arkasında duran ve söz verdiği zaman asla bu sözünden geri dönmeyen birisi olduğunu ve onu gerçekleştirmek için her türlü zorluğa göğüs gerdiğini belirtti. Bunun için de Akif’in en önemli emanetinin de bu değer olduğunun altını çizdi. Mengüşoğlu; Mehmet Akif’in İstiklal Marşı’nda ifade ettiği hususların önemine de değinerek, İslam milletinin ortak bir İstiklal marşı olduğunu vurguladı. Mengüşoğlu, Hakkıdır Hakk’a Tapan Milletimin İstiklal derken burada ifade edilen milletin İslam ümmeti olduğunun da iyi anlaşılması gerektiğini belirtti. Mengüşoğlu, dünya İstiklal Marşları’nın hiçbirisinde tanrı ifadesi yokken Akif, İstiklal marşını yazarken bazı sezgileri ile ezanların altını çizen bir marş yazdığını belirterek, Mehmet Akif’in çok ileri görüşlü bir İstiklal Marşı yazdığını da ifade etti. Mengüşoğlu Akif’e göre batının bir medeniyet olmadığını, fen ve teknolojide ileri gitmiş olmanın medeni olmak anlamına gelmediğini anlattı. Medeni olmak demenin yetimin başını okşamak demek olduğunu belirterek, Akif’in tükürülmesini istediği şeyin medeniyet değil vahşet olduğunu vurguladı.
Mengüşoğlu konuşmasının son bölümünde Akif’in nasıl bir çözüm yolu önerdiğine de değinerek, “Eğer Müslümanlar zamanın seli önünde ezilmek istemiyorlarsa, İslam’ın göğsüne dönecekler, nedir o Allah kelamına, nedir o Allah Resulünün temiz siretine, temiz sünneti ve temiz yoluna dönerlerse kurtulurlar” dedi.
Programın son bölümünde, Melikgazi Belediyesi tarafından hazırlanan hediye, Şair-Yazar Metin Önal Mengüşoğlu’na, Melikgazi Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Yakup Yüksel ve Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa tarafından birlikte verildi.