"KÖY ENSTİTÜLERİ KÖY KÖKENLİ AYDIN KUŞAĞI YARATMIŞTIR"
Eğitim-Sen Kayseri şubesi Köy Enstitülerinin kuruluşunun 75.yıl dönümü vesilesi nedeniyle basın açıklaması yaptı.
Kadın Sekreteri Necla Ünsal “Köy enstitüleri aydın kuşağı yaratmıştır” dedi.
Eğitim-Sen Kayseri Şube Kadın Sekreteri Necla Ünsal “17 Nisan 1940 yılında 3083 sayılı yasayla Hasan Ali Yücel’in Milli Eğitim Bakanlığı ve İsmail Hakkı Tonguç’un önderliğinde kurulan ve toplumsal yaşamda yarattığı olumlu etkiler nedeniyle kısa süre içinde kapatılan köy enstitülerinin kuruluşunun 75 yılı kutlanıyor. Köy enstitüleri, 1930’lu yıllarda Türkiye nüfusunun yüzde 80’inin köylü olduğu, nüfusun yüzde 85’inin okuma yazma bilmediği bir ortamda, modern köy kalkınma modeline uygun olarak yapılandırılan ve bugün bile birçok örnek olabilecek, üretime dönük öğrenimi esas alan, ‘eğitim üretim içindedir’ şiarını ilke edinmiş eğitim kurumları olarak bilinmektedir” dedi.
Ünsal “Karma eğitim sistemine dayanan köy enstitülerinde okutulan derslerin %50’si kültür, %25’i tarım, %25’i de teknik derslerden oluşmuş ve öğretim süresi beş yıl olarak belirlenmiştir. Öğrencilerin ilk üç yıllık başarı düzeylerine bakılarak en başarılılar öğretmenlik mesleğine, diğerleri ise köy hizmetlerine yönlendirilmiştir. Okullar aynı zamanda birer tarım işliği, sağlık ocağı olarak işlev görmüş, çeşitli tohum ve tarım araçlarının ilk denemeleri bu eğitim kurumlarında yapılmıştır. Köy enstitüleri sadece öğretmen yetiştiren kuruluşlar olmayıp, bulunduğu çevreyi araştıran, geliştiren ve çevrenin kalkınmasını da üstlenmişler kurumlar olarak da işlev görmüştür. Bu anlamda yerine getirdiği işlevin önemi tartışılamazdır. Köy enstitüleri kırsal yörede toplumsal, ekonomik ve kültürel kalkınmayı sağlamak, bu alanda ilgili gerekli elemanları yetiştirmek için kurulan eğitim kurumları olmuştur. Bu dönemde köy çocukları eğitildikten sonra köylerine tarımda, işte, sanatta, zanaatte ve sağlık alanlarında eğitmen ya da öğretmen olarak geri gönderilmişlerdir” diye konuştu.
Eğitim-Sen Kayseri Şube Kadın Sekreteri Necla Ünsal “17 Nisan 1940 yılında 3083 sayılı yasayla Hasan Ali Yücel’in Milli Eğitim Bakanlığı ve İsmail Hakkı Tonguç’un önderliğinde kurulan ve toplumsal yaşamda yarattığı olumlu etkiler nedeniyle kısa süre içinde kapatılan köy enstitülerinin kuruluşunun 75 yılı kutlanıyor. Köy enstitüleri, 1930’lu yıllarda Türkiye nüfusunun yüzde 80’inin köylü olduğu, nüfusun yüzde 85’inin okuma yazma bilmediği bir ortamda, modern köy kalkınma modeline uygun olarak yapılandırılan ve bugün bile birçok örnek olabilecek, üretime dönük öğrenimi esas alan, ‘eğitim üretim içindedir’ şiarını ilke edinmiş eğitim kurumları olarak bilinmektedir” dedi.
Ünsal “Karma eğitim sistemine dayanan köy enstitülerinde okutulan derslerin %50’si kültür, %25’i tarım, %25’i de teknik derslerden oluşmuş ve öğretim süresi beş yıl olarak belirlenmiştir. Öğrencilerin ilk üç yıllık başarı düzeylerine bakılarak en başarılılar öğretmenlik mesleğine, diğerleri ise köy hizmetlerine yönlendirilmiştir. Okullar aynı zamanda birer tarım işliği, sağlık ocağı olarak işlev görmüş, çeşitli tohum ve tarım araçlarının ilk denemeleri bu eğitim kurumlarında yapılmıştır. Köy enstitüleri sadece öğretmen yetiştiren kuruluşlar olmayıp, bulunduğu çevreyi araştıran, geliştiren ve çevrenin kalkınmasını da üstlenmişler kurumlar olarak da işlev görmüştür. Bu anlamda yerine getirdiği işlevin önemi tartışılamazdır. Köy enstitüleri kırsal yörede toplumsal, ekonomik ve kültürel kalkınmayı sağlamak, bu alanda ilgili gerekli elemanları yetiştirmek için kurulan eğitim kurumları olmuştur. Bu dönemde köy çocukları eğitildikten sonra köylerine tarımda, işte, sanatta, zanaatte ve sağlık alanlarında eğitmen ya da öğretmen olarak geri gönderilmişlerdir” diye konuştu.