"Devlete bağlılıkta en ufak bir gevşeme yok"
Teröre karşı tepkilerini göstermek için Van'da bir araya gelen 181 aşiret teröre karşı ortak bildiri yayımladı.
Van'da 16 ilden 181 aşiret temsilcisi, terör saldırıları ve "İngiltere'nin aşiretlere para dağıttığı" iddiasına tepki gösterdi.
Edremit ilçesindeki otelde bir araya gelen aşiret temsilcileri ve kanaat önderleri, yaptıkları toplantının ardından, tepkilerini hazırladıkları bildiri ile dile getirdi.
Ertoşi aşireti lideri İskender Ertuş'un okuduğu bildiride, İngilizlerin ağır ithamlarla aşiretler ile devletin arasına nifak tohumları ekmesini önlemek ve terör örgütünün bölgedeki saldırılarına ortak tepki göstermek amacıyla bir araya gelindiği belirtildi.
"Devlete bağlılıkta en ufak bir gevşeme yok"
En sağlam köklerini Selahaddin Eyyubi'den alan ve Osmanlıdan süre gelen örf, adet ve gelenekleriyle yaşayan aşiretlerin, hiç kimseye boyun eğmeyen ve aynı zamanda kimsenin hukukunu çiğnemeyen yapılar olduğu vurgulanan bildiride, "Nasıl ki Osmanlının kuruluşundan bu yana atalarımızın devletine karşı olan bağlılıkları ve sadakatleri tartışma konusu olmamış ise bizim de devletimize karşı bağlılıkta en ufak bir gevşeme ve sadakatte ihanet tartışma konusu olamaz. Biz devletimizin her karış toprağıyla ve milletimizin her ferdiyle bir bütünüz ve bu bütünlüğümüz Allah'ın izniyle ilelebet sürecektir." denildi.
"İkinci darbe olacak" diye milletin içine korku salarak her şeyi karmaşık hale getirmeye çalışan İngilizlerin ve bu ihanet odaklarının, aşiretleri bu işe alet etmesinin ne kadar çaresizlik içinde bulunduklarının en bariz göstergesi olduğu kaydedilen bildiride, devlete, millete olan sadakat ve bağlılıklarının hiçbir zaman bozulmayacağı ve bozulmasının da söz konusu olamayacağı belirtildi.
Bildiride, ülkede ve özellikle bölgede son bir yıldan bu yana devam eden şiddet sarmalından tedirginlik duyulduğu ifade edilerek, şöyle denildi:
"Ülkemiz ve milletimiz yararına ne yapabiliriz noktasında bir toplantı gerçekleştirmeyi amaçladık. Amacımız taraflara sükunet ve bu şiddet sarmalından uzaklaşarak ülkemizde barış ortamının sağlanmasıdır. Özellikle son bir haftadır bölgedeki aşiret reisleri ve kanaat önderlerinin sözde İngiliz hükümetinden para aldıkları, bölücü FETÖ terör örgütünü destekleyecekleri söylentileri bizleri çok derinden yaralamıştır. Bölgenin kanaat önderleri ve aşiret liderleri olarak ülkemizde sükunetten, barıştan, kardeşlikten yanayız, bu doğrultuda üzerimize düşen katkıyı sunmaya hazırız. Her türlü terör, darbe ve şiddete karşı olduğumuzu buradan beyan etmek istiyoruz. Cumhuriyet öncesinden günümüze kadar birlikte kardeşçe yaşamış, Çanakkale'de omuz omuza savaşan halklar olarak, ülkemize acilen barışın tesisinden yanayız."
"Örgütün elindeki silah, başka güçlerin hizmetinde"
"Ülkemizin varlığına ve milletimizin iradesine kasteden, içerideki ve dışarıdaki terör örgütlerine karşı duruşumuzu ve mücadele azmimizi ifade etmek için toplandık." vurgusu yapılan bildiride, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Bizim için devletimizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü, tartışma konusu yapılmayacak bir durumdur. Bizi parçalamayı, birbirimizden ayırmayı amaçlayan her türlü teşebbüs karşısında irademizi ortaya koyacağız ve sonuna kadar mücadele edeceğiz. PKK terör örgütünün eylemlerini lanetliyoruz. Terörün karşısında, meşru siyasetin yanında saf tutmakta kararlı olduğumuzu beyan ediyoruz. Silahlı bir terör örgütünün, bölge insanının geleceğini tahakküm altına almasına rıza göstermeyeceğiz. Yaşadığımız süreçte terörün milletimize, en çok da bölge insanına zarar verdiğini gördük. PKK'nın silaha müracaatının makul bir izahı olmadığı gibi, bölge halkının da böyle bir beklenti ve isteği de yoktur. Çatışma ortamından elde edeceğimiz bir kazanç yoktur. Devletimizden beklentimiz ve isteğimiz, ülkemizdeki terör tehdidinin ortadan kaldırılmasıdır. Biz terörle mücadelede devletimizin yanında yer alacağız. Terör örgütü, Türkiye üzerinde emelleri bulunan dış güçlerin maşası durumundadır. Örgütün elindeki silah, başka güçlerin hizmetindedir. Türkiye'nin mevcut siyasi şartlarında bölge halkına ve ülkemize terör yoluyla zarar vermenin başka hiçbir gerekçesi olamaz."
"İç ve dış güçlerin hesapları boşa çıkartıldı"
Bildiride, ülkenin büyümesini, güçlenmesini hazmedemeyen güçlerin, birlik ve beraberliğe zarar vermeyi hedeflediğine dikkat çekilerek, geçmişte olduğu gibi bugün de iç ve dış güçlerin hesaplarının boşa çıkacağı aktarıldı.
16 ilden Kürt, Türk ve Arap 181 aşiret temsilci tarafından hazırlanan bildiride, şu görüşlere yer verildi:
"Üzerimizde hesap yapacak tek güç Türkiye Cumhuriyeti devleti ve millettir. 7 Haziran 2015 seçimlerinde 'Kürt siyasetçisiyim' diyen misyona, bize 'bu memlekette kanı, gözyaşını durduracağız. Bizleri destekleyin' tekliflerine karşılık bu milletin birçok yerinden 6 milyon oyla destek sunuldu. Bu desteği bu halkın halis duygularını maksadı dışında kullanmaya başladılar. Hendek siyasetini destekleyerek bizleri hayal kırıklığına uğratıp akabinde parti eş başkanlarından Figen Yüksekdağ, 'biz sırtımızı dağa dayadık' gibi söylemler kullanıp, ülkemizi başka ülkelere şikayet ettiler. Siyasetleri bu olduğu sürece desteklerimizi alamayacaklarını ve bizi temsil etmediklerini bildirmek isteriz."
"Bölgede emelleri olanlar bunu aşiret üzerinden gerçekleştirmek istiyor"
Karahan aşireti üyesi ve AK Parti Genel Başkan Danışmanı Zeynep Karahan Uslu da yaptığı konuşmada, bölgede emelleri olanların amaçlarını aşiretler üzerinden gerçekleştirmek istediğini söyledi.
"15 Temmuz Türkiye'yi bölme girişimiydi. Bu ülkenin her bölgesinden gösterilen şanlı direnişle bugün millet zaferi kazanıldı. Türkiye'nin diğer bölgelerinde olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da da millet geleceğine sahip çıktı." diyen Uslu, şunları söyledi:
"Siyasi iktidarlar öyle bir zamanlardaki gibi her canları istendiğinde değiştirilemez. Bunu 15 Temmuz'da dosta da düşmana da gösterdik. Bu nedenle bölgemiz üzerinde emelleri olanlar, amaçlarını aşiretler üzerinden gerçekleştirmek istiyorlar. Kürt aşiret liderlerinin para aldığını ve borçların ödendiğini ve yine Türkiye'ye karşı yeni ayaklanma içerisinde olduğumuzu söylediler. Birileri de hoplaya zıplaya bu iddialara kulak verdi. Çok mutlu oldular, ağızları kulaklarına vardı ama bizler söylenenlerin farkındayız. Bu asılsız iddialarla bayrağımızı kirletmeye kimsenin gücü yetmedi ve yetmeyecek. Aşiret mensupları olarak Türkler ve Kürtlerin birbirlerine olan güvenlerine saldıran, bizleri bilinçli olarak küçültmek isteyen ve itibarsızlaştırmak isteyen, aramıza düşmanlık tohumları ekmek isteyenlere iddialarını misliyle iade ediyoruz. İftiralara karşı bizler de kardeşlik bayrağımızı çektik. Biz de ne satılık bakan, ne de satılık aşiret var. Bizler aşiret sahibi Kürt, Türk, Zaza, Arap tarih boyu birlikte yaşayanlar olarak bölünmeyeceğiz ve hep birbirimize sarılacağız."