Prof. Dr. Cihan 'Varlık'ı anlattı
Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kamil Cihan, 'Varlık' konulu konferansında Felsefenin İlahiyat olduğunu söyledi.
Büyükşehir Stratejik Araştırmalar Merkezi (BÜSAM) Şehir Akademi Bahar dönemi ders programında kursiyerlere ‘Varlık’ anlatıldı.
Felsefenin varlık için bir bütün olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cihan, “ Varlık, felsefede varlık olarak incelenir. İlk felsefe, metafizik ve ontoloji varlık incelemesinin farklı görünümleridir. Varlık her şeyin başıdır. Bilim varlığı inceler araştırır. Din, varlık hakkında bize öğretilendir. Felsefe de varlığı inceler. Bilim, insanı varlığın peşinen kabul edilen bir şey olarak tanımlar. Felsefede 1. Soru, o şey gerçekten var mıdır? O şey hangi şeylerden oluşmuştur, yansıtır felsefe. Varlıktan yararlanmak gerekir. Bilgiyi bilgi yapan unsurlar varsa o bilgidir. İbni Sina metafiziğin kurucusudur. İlahiyat, metafizik demektir. Felsefe ise İlahiyat demektir” dedi.
“İnsan varlığı tanıdıkça bir tık ileri gider”
KCETAŞ Konferans salonunda konuşan Prof. Dr. Ahmet Kamil Cihan, varlık manasında insanın doğal olarak bilmek istediğine vurgu yaparak olanı biteni açıklama zarureti, insanı yetkinleştirmesi ve eşyanın hakikat konusunu anlattı.
İnsanın akıl varlığı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Cihan;” Akıl toparlar bütünleştirir. İnsan bir şeyin var olduğunu öğrenmek ister. Dün olmayan şey bugün var. Varlık, var olan şeylerin tanımından ibarettir. İnsan varlığı tanıdıkça bir tık ileri gider. Varlığın nihayeti yoktur. Varlık bilinenden ibaret bir şey değildir. Varlık her şeyin kaynağıdır. Bilim, sanat din felsefe onu tanıma yollarıdır. Hepsi de varlıktan haber verir. “ dedi.
İbni Sina’nın “Var olan öğretilmez” sözüne vurgu yapan Prof. Dr. Ahmet Kamil Cihan, varlığın bilinen ilk şey olduğunu kaydetti.
Varlığın bir değişim yönü olduğunu açıklayan Prof. Dr. Cihan; “ Varlık her şeyin kaynağıdır. Varoluşa çıkan bir nesne akılda iki şekilde düşünülür. Bir; özüne oranla varoluşa gerekli değildir. Bunun var olması da olanaksız değildir. Zira öyle olsaydı var olmazdı. Bu imkan alanında yer alır. İkincisi ise, özüne oranla varoluşu gereklidir. Bu da vacip (zorunlu) varlıktır. Vacip, varlık tektir. Varlık asıldır ve kendini belirler” açıklamalarında bulundu.
Haber: Remzi Yıldırım / Tunahan Kaya