OMURGADA BİR EĞRİLİK FARK ETTİYSENİZ DİKKAT!

Skolyoz, omurganın yana ya da öne doğru eğilmesi durumu olarak bilinen bir sorun. Üstelik sık görülüyor ve ilerlediğinde yaşamı tehdit eden bir soruna dönüşebiliyor. Erken tanı sayesinde tedavi başarısının çok yüksek olduğunu söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Fatih Karaaslan, skolyoz ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

Skolyoz omurganın sağa ya da sola doğru eğilmesi anlamına gelen bir tanım. Üstelik bir hastalık değil, yalnızca bir bulgu. Yani çeşitli hastalıklar omurganın dik durmasını engelleyerek eğilmesine ve dolayısıyla da skolyoz oluşumuna yol açıyor. Skolyoz, farklı nedenlerle ortaya çıktığı gibi farklı yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Fatih Karaaslan, skolyozun iki tipinin olduğunu, bunlardan ilkinin doğumsal yani anne karnında oluşan bazı anormallikler sonucunda geliştiğini belirtti. "İdiopatik Adelösan Skolyoz" adı verilen yani nedeni tam olarak bilinmeyen ikinci grubun ise daha çok kızlarda görüldüğünü ifade eden Karaaslan, bu eğilmenin ergenliğe geçiş döneminde ortaya çıktığını söyledi.  

Ergenlik döneminde her yüz çocuktan 3’ünde ortaya çıkan nedeni bilinmeyen skolyoz, bazen daha erken dönemde de ortaya çıkabiliyor. Bu skolyoz türünün 5 yaş altında oluşmaya başlayabileceğini belirten Doç. Dr. Karaarslan “Bu çocuklarda skolyozdan kaynaklanan göğüs kafesi sıkışıklığı oluşabiliyor. Göğüs kafesinin bu şekilde daralması kalp, akciğer fonksiyonlarını olumsuz şekilde etkiliyor. O nedenle bu çocuklarda da başarılı sonuçlar alınabilmesi için erken teşhis edilmesi ve tedaviye başlanması çok önemli" diyor.

Skolyozun erken dönemde fark edilmesi durumunda fizik tedavi, korse gibi medikal yöntemlerle düzeltilebileceğini vurgulayan Doç. Dr. Karaaslan, ilk 20 derecelik eğrilikleri sadece bazı sportif aktiviteler ve rehabilitasyon programlarıyla takip ettiklerini belirtti. 20-40 derece arasında ve bazen de 45 derece arası eğrilikleri bulunan hastalarda ise özel üretilen korseler kullanıldığını ifade etti. 45 derece ve üzeri skolyozun olduğu durumlarda ise seçenekler arasında cerrahi seçeneklerin bulunduğunu sözlerine ekledi. Ameliyat sonrasında ise özellikle çocuk hastaların büyük bir hızla iyileştiğini belirten Doç. Dr. Fatih Karaaslan,  çocukların aynı gün ayağa kalktığını ve gündelik yaşamına geri döndüğünü ifade etti.

Erken teşhisin skolyozun tedavisinde çok önemli bir etken olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Karaaslan; toplumda bu konuda yeterli farkındalık oluşmaması nedeniyle doktora geç başvurulduğunu söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: “Fark edilmeyen ya da önemsenmediği için ihmal edilen çok hasta ile karşılaşıyoruz maalesef. Skolyozun ilerlemesi ile hastalık, tedaviye daha dirençli oluyor. O nedenle ailelerin ergenlik dönemindeki çocuklarını skolyoz belirtileri açısından dikkatli bir gözle izlemesi ve bir asimetri görüldüğünde doktora başvurmaları gerekiyor”

Skolyoz gelişen çocukların bedenlerinde bazı simetrik olmayan farklıları gözlemlemek mümkün. Doç. Dr. Fatih Karaaslan, ailelerin çocukların sırtına bakarak kolaylıkla bükülmeyi ve kamburlaşmayı tespit edebileceğini belirterek “Aşağıdaki sorulardan bir ya da birden fazlasına evet diyorsanız, çocuğunuzu mutlaka bir ortopediste götürmelisiniz” diyor.  
 
- Önden baktığınızda, başı bir tarafa doğru eğik mi duruyor?
- Bir omuzu diğerinden biraz yüksek mi?
- Önden baktığınızda göğüs kafesinde öne çıkma ya da asimetri var mı?
- Öne doğru eğildiğinde omurgasında sağa ya da sola doğru bir eğrilik fark ediyor musunuz?
- Arkadan baktığınızda kürek kemiklerinden biri diğerine göre daha yukarda ve çıkık mı görünüyor?
- Arkadan baktığınızda kalça ve omuz seviyesi eşit duruyor mu?
- Bacak boyları birbirine eşit mi? [Kurumsal]
 

Bakmadan Geçme