Obez çocuk sayısı artıyor
Vücuttaki yağ miktarının artmasına bağlı kilo artışı olan obezitenin görülme sıklığı hem dünyada hem de ülkemizde giderek artıyor. Türkiye'de yapılan çalışmalar çocuk ve gençlerin yüzde 10-25'inin fazla kilolu veya obez olduğunu gösteriyor.
Obezite tedavisinde yaşam boyu sürecek sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerinin sağlanmasının şart olduğunu söyleyen Liv Hospital Çocuk Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Kara obezite nedenleri ve tedavisini anlattı.
Obezite neden olur?
Temelde obezitenin iki türü vardır: Yaşam tarzından kaynaklanan basit obezite. Endokrin ve genetik bozukluklardan kaynaklanan obezite. Vücuttaki endokrin veya genetik bir hastalık nedeniyle obezite oluşması nadir görülen bir durumdur. Çocukların yüzde 95'inde obezite alınan kalori ile harcanan kalori arasındaki enerji dengesizliği nedeniyle oluşur. Vücudumuz yürüme, koşma, konuşma, yediğimiz yiyecekleri sindirme, nefes alma ve vücut ısısını koruma gibi günlük etkinlikleri yapabilmek için enerji harcar. Ayrıca çocukların büyümek için enerjiye ihtiyaçları vardır. Günlük aktiviteler için harcanan ve büyümek için kullanılan bu enerji besinlerden elde edilir. Eğer besinlerle alınan enerji (kalori) fazla, buna karşın günlük işleri yapmak için vücudun harcadığı enerji az ise, o zaman artan enerji vücutta yağ kitlesi olarak depolanır. Böylece artan yağ kitlesine bağlı olarak kilo artar ve obezite oluşur. Vücuda fazladan alınan her 7000 kalori yaklaşık 1 kilo yağ olarak depolanır. Kaloriyi almak kolay, yakmak ise zordur. Ne yazık ki, hatalı ebeveyn tutumları ve yanlış beslenme alışkanlıklarının yanı sıra günümüzdeki yaşam koşulları da çocukların şişmanlamasına elverişlidir.
Obezitenin yol açtığı sağlık sorunları nelerdir?
Obezite çocukluk çağından başlayarak çeşitli sağlık sorunları ve hastalıklara neden olur. Şişmanlık, 40 yaş civarı sigara içmeyen erişkinlerde tahmini yaşam süresini 7-8 yıl, içenlerde ise 13-14 yıl kısaltır. Çocukluktan itibaren başlayan şişmanlığın ise yaşam süresini 15-20 yıl kısaltacağı tahmin ediliyor.
- İnsülin direnci sendromu (metabolik sendrom)
- Tip 2 diyabet (şeker hastalığı)
- Hipertansiyon (yüksek kan basıncı)
- Dislipidemi (kan yağlarında yükseklik)
- Ateroskleroz ve koroner kalp hastalıkları (damarlarda tıkanıklık)
- Böbrek hastalıkları
- Erken ergenlik
- Kızlarda adet düzensizlikleri ve kıllanma sorunları
- Safra kesesi taşları ve iltihabı
- Karaciğerde yağlanma ve hepatit
- Uykuda solunum düzensziliği, kısa nefes durmaları, horlama
- Solunum yolu enfeksiyonları ve astım
- İskelet sorunları, kalça ekleminde kayma, bacaklarda eğrilme
- Cilt sorunları, iltihaplar, kıvrım bölgelerinde deri renginin koyulaşması
- Kanser riskinde artma
- Ruhsal sorunlar, depresyon
- Altında yatan hastalık varsa araştırılmalı: Öncelikle uzman bir hekim tarafından çocuk değerlendirilerek obeziteye yol açan bir hastalığın olup olmadığı ve obezitenin yarattığı sağlık sorunları araştırılmalıdır. Eğer hormonal-metabolik bir sorun saptanmış ise bunun tedavisi öncelik taşır. Basit şişmanlığı olan çocuklarda ise beslenme ve yaşam tarzının yeniden düzenlenmesi, (dengeli beslenme, düzenli spor yapma ve günlük yaşamda hareketliliğin arttırılması) gerekir.
- Aileler işbirliği yapıp çocuğa destek olmalı: Tüm ailenin işbirliği çok önemlidir. Çocuklarda şişmanlık tedavisinin amacı yalnızca belli bir sürede ağırlık azalmasını sağlamak değildir; ağırlık artışının durdurulması hafif, orta derecede kilolu birçok çocukta yeterlidir. Temel amaç ise, yaşam boyu sürecek sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerini sağlayarak yetişkin şişmanlığının oluşmasını önlemektir.
Aktivite artırılmalı: Tedavideki bir diğer önemli husus aktivitenin arttırılmasıdır. Şişman çoçuklarda günlük olağan aktiviteye ek olarak en az yarım saatlik orta derecede aktivite (aletli veya oyun tarzında olabilir), hafta sonları düzenli spor aktiviteleri ve yürüyüş yapması önerilir.
Yaşam boyu sürecek davranış değişikliği sağlanmalı: Çocuğun beslenme planına uyum göstermesi ve daha hareketli bir yaşam tarzı sürdürmesi, besinin bir ödül ve hedef olarak görülmesinden vazgeçilmesi için gerekli psikolojik destek verilmelidir.
Kurum Haberi