NELER OLUYOR BiZE ?

Huzur şehri olarak sürekli dillendirdiğimiz kentimizde asayiş olaylarında büyük başarı oranı yakalanırken, son birkaç gündür ardı ardına yaşanan intihar ve cinnet getirme olayları herkesi üzdü.
Kentimizde son iki günde yaşanan üzücü olaylar şu şekilde:

Baba, eşini ve 3 çocuğunu öldürdü
Tacettin Veli Mahallesi'nde yaşayan Erol Adıyaman (41) ile eşi Safiye (41) arasında tartışma çıktı. Erol Adıyaman, eşini ve çocukları Çınar Berk (3), Nazlınur Sultan (7), Selanay'ı (16) bıçakla öldürdü.  
Erol Adıyaman, daha sonra ikinci katta bulunan evinin balkonundan atlayarak intihar girişiminde bulundu. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılan Adıyaman'ın hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
Çocuklarını ve karısını uyuşturucu kullandıktan sonra öldürdüğü iddia edilen Adıyaman'ın daha sonra doğalgaz hortumunu kesip evi ateşe verdiği, ardından 2. kattan atlarken elindeki bıçağın üzerine düşerek ağır yaralandığı öne sürüldü.
Ayrıca, sigorta işiyle uğraşan Erol Adıyaman'ın "uyuşturucu satın almak, yağma, gasp ve tehdit" gibi 10 ayrı suçtan kaydının bulunduğu, geçen yıl Kayseri Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde 2 ay psikolojik tedavi gördüğü, önceki ikametinde de evini yakmaya çalıştığı iddia edildi.
Erol Adıyaman'ın öldürdüğü karısı Safiye'nin ikinci eşi, çocuklarından Selanay'ın bir önceki evliliğinden olduğu öğrenildi.
Adıyaman'ın komşusu Özkan Daşdemir, gazetecilere yaptığı açıklamada, gece bağırma sesine uyandığını belirterek, "Aşağı indiğimde polisler buradaydı. Binayı boşalttılar. Binada gaz kokusu vardı. Biz kenarda beklerken adam kendini aşağı attı. Bu adamı fazla görmüyordum. Eve yemek yemeye geldiğimde çocuklarını servise bindirdiğini görüyordum." dedi.

Döndü Yücekaya da gece sese uyandıklarını ve polisin evleri boşalttığını anlatarak, "Ailesi çok iyiydi. Çok dürüst bir aileydi ama içerisini, ev durumunu bilmiyoruz. Bu adam hiç dışarıya çıkmıyordu, yaşantısı evdeydi." diye konuştu.
Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırılan anne ve 3 çocuğun cesetlerinin Otopsi işleminin ardından, cenaze namazları kılınmak üzere Hunat Camii’ne gönderildi.
Anne Safiye Adıyaman ve çocuklarının cenazeleri, kılınan namazın ardından Erkilet Mahallesindeki Bülbül Pınarı Mezarlığına defnedildi.

Tabanca ile intihar etti
Diğer olay ise Serçeönü mahallesi Çankaya caddesi üzerinde meydana geldi. Bunalıma girdiği iddia edilen Mustafa Ö. (43), iş yerinde tabanca ile kafasına tek el ateş etti.
Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, Mustafa Ö.'nün hayatını kaybettiğini belirledi.

Tomarza’da 2 günde 2 intihar
Tomarza’da iki gün içerisinde iki intihar olayı yaşandı. İlk olay Kale Mahallesi'nde meydana geldi. Bunalıma girdiği ileri sürülen F.K. av tüfeği ile intihar etti. Silah sesini duyan yakınlarının haber vermesi üzerine olay yerine gelen 112 ekipleri, F.K.'nın hayatını kaybettiğini belirledi.

İnfaz koruma memuru intihar etti
Tomarza’da yaşanan diğer intihar olayında ise Kapalı cezaevinde infaz koruma memurluğu yapan Aytekin Y. (44), otomobilinin içinde başına dayadığı tabancayı ateşleyerek yaşamına son verdi.
Olay, Tomarza ilçesi Turanlı- Kapukaya yol ayırımında meydana geldi. Bunalımda olduğu öğrenilen infaz koruma memuru Aytekin Y., otomobilinde başına dayadığı tabancayı ateşledi. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve Jandarma ekipleri gönderildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Aytekin Y.'nin yaşamını yitirdiğini belirledi. 

 
“İntiharın ‘yardım çığlıkları’ var”               
Ardı ardına yaşanan üzücü olayların ardından görüşlerini aldığımız Psikolojik Danışman, Çocuk ve Aile Terapisti Gönül Nart, şunları söyledi;
 “Şehrimizde yaşanan intihar olayları derin bir üzüntü oluşturuyor. Aslında intihar karmaşık duygusal süreçlerin bir finalidir. Cinnet durumunda aşırı yalnızlaşan, çaresizleşen kişilerin verdiği acı bir karardır. İntiharın ‘yardım çığlıkları’ var ama bunları yakın çevrenin ve ailenin duyması gerekiyor. İntiharı sosyal medyada paylaşmak, kırılma ve yakınlarına karşı hissettiği öfkenin tavan yapmasıdır. Görkemli bir finalle ailesine daha çok acı çektirerek, intikam alma durumunun sonucudur. İntiharların şehrimizin özelinde üst üste yaşanması genel artışın bir uzantısıdır. İlimiz gibi Anadolu şehirlerinde de yine namus, şeref, maddi sebepler, aile ilişkilerinin zayıflaması, durumu daha da vahim hale getiriyor. İntihar, münferit ve içe doğru büyüyen derin bir kararken, uyandırdığı yankılar sonucu toplumsal hale geliyor. İntiharı düşünen kişiler için de kararı kolaylaştıran bir etki oluşturuyor. İlimizde de aile değerleri ve iletişimsizlik, maddi sebepler yine etkili. İntiharı tetikleyen unsurlardan manevi ve ailedeki değerlerin ve iletişimin zayıflaması, kendini aşırı değersiz hissettiren çevre yapısı ve iletişim kuramayan kişilerin varlığını sayabiliriz. İntihar zannedildiği gibi kriz dönemlerinde değil daha çok ailesel ve kişisel sorunlardan kaynaklı oluyor. Aile değerleri, manevi ve psikolojik güçlenme ve çözüm bulma becerilerinin gelişmesi olayları azaltır.”

“Haberin detayına yer verilmemeli”
İntihar olaylarının medya da yansımasının model teşkil etmemesi açısından önemli olduğunu söyleyen Nart, “İntihar olayları sonrasında insanların ‘sebep bu muymuş?’ diyebileceği basit bir durum değil. Ama bizim toplumumuz gibi sorun çözme enstrümanlarının daha kısıtlı olduğu toplumlarda daha trajik şekilde ortaya çıkıyor. Bu konuda basına yansıyan haberlerin olayları tetiklediği ve intiharı düşünen kişilerin bombanın pimini çekmesine sebep olduğu da kesindir. İntihar haberlerinin detaylarını verirken çok dikkat edilmesi ve sadece olayın genelinin verilmesi yerinde olur. Sebepleri ile ilgili ayrıntılı yorumların yapılmaması model teşkil etmemesi açısından önemli. Her zaman olduğu gibi bunalım zamanlarında da aile desteği bu acı sonucun olmaması için önemli bir etki oluşturuyor.” şeklinde konuştu.
AA,İHA, Kayseri Gündem