Metropol kuşbazı
Onlar barışın sembolü, onlar postacılarımız, onlar en yakın hayvan dostlarımız. İnsanı metheden yürüyüşü, rengrenk tüyleri, has bakışı, meşhur kanat çırpışıyla, gökyüzünde süzüldükten sonra karşı cinse kur yapan takla atışlarındaki büyüsüyle yetiştiricisinde adrenalin salgılayan güvercinleri beslemek hayat boyu süren bir tutku. Bir zamanlar 'Kuşbaz' adı verilen güvercin tutkunlarına günümüzde 'Kuşçu' deniyor. Cami-i Kebir Mahallesi Kılnamaz İş Hanı üst katında güvercin besleyen 51 yaşındaki Mustafa Buran, Kayseri'deki binlerce 'Kuşbaz'dan sadece birisi. Mustafa Buran'ı 'Kuşbaz' ve ya 'Kuşçu' yapan serüven 7 yaşında akrabasının sünnetinde hediye edilen bir çift güvercin ile başladı. Uzakdoğu sporlarına da merakı olan Baran yıllarca ter döktüğü Tekvando sporunda federasyon görevlisi olarak hizmet vermeyi hayal ediyordu. Ancak güvercinlere olan tutkusu nedeniyle 44 yıl boyunca metropolün ortasında 'Kuşbaz' olarak yaşadı. O, Kabe İmamı Abdurrahman Essudeys, Mehmet Özhaseki, Abdullah Gül'ün babası dahil birçok ünlü insanın kuşlarının da aralarında olduğu bin güvercini besliyor. Psikolog Doğan Cüceloğlu'na hastalarının tedavisinde kullanması için kuş gönderdiğini belirten Buran, kuşlarını hırsızlara karşı özel kameralar ve iki kademeli güvenlik sistemiyle korumaya çalışıyor.
Bu tutku mezarda biter!
Çocukluğundan bu yana güvercin besleyen Mustafa Buran, kuşlara olan tutkusu onu ailesiyle karşı karşıya getirse de tercihinin güvercinlerden yana olduğunu anlatıyor. Nişanlılık zamanında kuşlara olan tutkusunu müstakbel eşine açıkça söylediğini belirten Buran ”ilk zamanlarda sesi çıkmadı. Ancak tutkumun derecesini anlayınca daha sonraları, ‘ya kuşların, ya da ben’ diye karşıma dikildi. Ben kuşlardan yana tercihimi kullanınca, susmak zorunda kaldı. Son zamanlarda ise 16 yaşındaki oğlum ‘kuşları aileden daha çok sevdiğimi’ ima ederek kuşları kıskanıyor. Günlük 12 saatimi güvercinlerle geçiriyorum. Ailemi de seviyorum. Onlara da zaman ayırıyorum. Kuşçular bilir, bu tutku mezarda biter” dedi.
Kabe imamı Essudeys'in kuşlarını da besliyor.
Cami-i Kebir Mahallesi Kılnamaz İş Hanında bin güvercin beslediğini belirten Mustafa Buran, kentin ileri gelen siyasi ve işadamların belli sayıda güvercini kendisine emanet ettiğini söyledi. Yurt dışından güvercin getirdiğini anlatan Buran, ”İki yıl önce kutsal topraklara ziyarete gittiğimde, Kabe imamı Abdurrahman Essudeys ile tanıştım. İmam çok büyük bir kuş tutkunudur. Güvercinler üzerine sohbet ettik. Kuşları yavrulama sürecinde sıkıntı yaşadıklarını anlattı. Kabe’den 50 adet güvercin getirdim. Kendi yerimde on ay üremelerini sağladım ve 300 çift güvercin olarak Kabe’ye gönderdim. Onun haricinde 11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün babası Ahmet Hamdi amcamızın bende 50 kadar güvercini var. Kış aylarında bana verirler ve ben yaz mevsiminde geri veririm. Bağ evlerinde yaz boyunca bakarlar. Güvercin beslemek, şehrin ileri gelen bilindik isimlerinin de tutkusudur. Çocuk yaşlardan bu yana kuş tutkusundan vazgeçmeyen ünlü isimler kış aylarında bakımlarını yapmam için bana güvercinlerini verirler. Bu isimler arasında vekilimiz Mehmet Özhaseki bile var” şeklinde konuştu.
Güvercin tutkusu çok fazla adrenalin salgılar
Güvercin tutkusunun insan vücudunda çok büyük adrenalin salgıladığını iddia eden Buran, ”Güvercinlerin uçuşunu izleyen kuşbazların vücudu yüksek dozda adrenalin salgılar. Güvercinin takla atışını izlerken kalp krizi geçiren tutkunlar var. Kuşları uçarken izlemek ayrı bir keyif verir insana. Kuş meraklıları bilir, kuşların havada sergilediği figürler, izleyene büyük haz verir” dedi.
Şehrin ortasında bir servet uçuyor
İş merkezlerinin, ticarethanelerin tam ortasında hobi amaçlı beslediği kuşların fiyatlarının 50 lira ve 10 bin Euro arasında değiştiğini vurgulayan Buran, ”Benim için her güvercinin kendisine özgü bir özelliği ve enerjisi var. Satmak için değil, hobi olarak besliyorum. Şu an yuvada bin adet güvercin var. Satışa çıkarılsa aralarında 5o lira olan da var, 10 bin Euro’dan fazla fiyat biçilecek kuşlarım da var. İsteyenlere hediye de ediyorum Benim tutkum güvercin beslemek... Satışıyla ilgilenmiyorum. Güvercinlerin bakımı ve yemlerinin aylık maliyeti bin lira. Bakıcılığını yaptığım kuşlar için de hiç para talebim olmadı” şeklinde konuştu.
Hırsızlığa karşı güvenlik sistemi kurdu
Kuş tutkunlarının en büyük sıkıntılarından birisi de hırsızlık olayları. Profesyonel hırsızlar tarafından güvercin yuvasının soyulduğunu belirten Mustafa Buran,”İki yıl önce, özel sistem güvenlik tedbirleri aldığım güvercin yuvası soyuldu. Geniş çaplı araştırmalar sonucunda, hırsızların özel mühendisler getirerek güvenlik sistemini devre dışı bırakıp güvercinleri çaldığını tespit ettik. 300 tane güvercinim çalındı. İzlerini bulamadık. Bunun üzerine bin dolar harcayarak 5 kamera sistemi ve 20 ayrı noktada fotoselli güvenlik tedbiri yaptırdım. Ayrıca güvenlik sistemi iki kademeli olarak devreye giriyor. Bu kez güvenlik tedbirini aşmak zor” açıklamasında bulundu.
Güvercin hastanesi bile var
Kılnamaz iş merkezi üçüncü katında iki dükkân kiralayarak güvercinleri besleyen Buran, bakım ve yemlenmeleri için her türlü şartları yerine getirdiğini söyledi. Güvercinlerin hastalıklarını tedavi ettiğini belirten Buran, ”Deneme yanılma usulüyle güvercinlerin her türlü hastalığını anlıyor ve zamanında tedavi edebiliyorum. Hatta bir bölümü de hasta olan güvercinler için ayırdım. Bir nevi revir olarak değerlendirebiliriz. Burada tedavi gören kuşları özel bakıma alıyorum ”dedi.
Psikoloji hastalarına terapi
Beslediği güvercinleri İletişimci-Psikolog Doğan Cüceloğlu’na da hediye ettiğini belirten Mustafa Buran, ”Kuşlarımı isteyenlere hediye olarak veriyorum. Doğan Cüceloğlu’na da gönderiyorum Cüceloğlu, ilaç ile tedavi edemediği hastalarını kuşları besleme yolunu önererek tedavi ettiğini bana defalarca anlatmıştı. Kuşlar bu hastalar için terapi yerine geçiyormuş. Güvercinlerle ilgilenen hastaların dikkatini yoğunlaştırmasıyla kendi dertlerini unuttuğunu düşünüyorum Hastalar üzerinde faydalı olan bu yönteme aracı olmak beni mutlu ediyor” diye konuştu.
Baz istasyonlarından şikâyetçi
Baz istasyonları nedeniyle kuşların yönlerini ve yuvalarını bulmakta zorlandığını belirten Buran, ”Hediye ettiğimiz güvercinler, bir zaman sonra yuvaya dönebiliyor. Yerine veya yeni yuvasına alışamayan kuşlar ne kadar mesafede olursa olsun, tekrar yuvasına dönüyor. Ankara’ya hediye ettiğimiz bir güvercin o kadar mesafeyi uçarak yuvaya geldi. Ancak, uzun süreli uçan kuşlar yorulurlar ve baz istasyonlarının etkisinde kalırlar. İnsan sağlığına zararlı olan bu istasyonlar kuşları da etkiliyor. Yorgunluk ve baz istasyonunun yaydığı frekansların etkisiyle yuvalarını ve yönlerini bulmakta zorlanıyorlar” diyerek şikâyette bulundu.
Güvercin ırkları
Güvercinlerin her yerde değişik isimleri olabiliyor. Görünüşlerine ve hareketlerine bazen de yaşadıkları yerlere göre isimler alıyorlar. Güvercinlerin yaşlansa da değerlerini kaybetmediğini türleri ve ırklarının değerlerini belirlediğini dile getiren Mustafa Buran, ''Bir güvercinin yaşama süresi ortalama 10 yıldır. Çok yaşlı güvercinlere de büyük paralar ödeyerek alıyorlar. Bunun nedeni; bu güvercinlerden alınacak yavru güvercinler. Bir nevi damızlık olarak alıyorlar. Bazen bu yavrular kendi ebeveynlerinden bile daha üstün meziyetlere sahip olabiliyor” dedi.
Cins güvercinlere verilen isimlerden bazıları ise şunlar:
“Saraylı, Susamlı, Krem, Arap, Tahinli, Çapar, Beyaz, Tosbağa sırtı, Benekli, Alaca kanat, At kuyruğu, “
Haber Fotoğraf: Ahmet Bolat