KÖŞEBAŞI

Rıfat Yörük ve Bünyamin Gültekin'in hazırladığı "Köşebaşı" bu hafta da meselelere farklı bir bakış açısıyla yaklaşıyor.

İbn-i Haldun’a  yapılan “ib..lik”

İbn Haldun Üniversitesi’nin açılış pankartları üzerinde oynanarak sosyal medyada paylaşılan fotoğraf Cumhuriyet ve Mynet gibi gazete ve haber siteleri tarafından ciddiye alınıp haberleştirilince medyamızın hali- pür melali bir kez daha ortaya çıktı.
Sosyal medyada çok konuşulan bu photoshop’lu afişe İBB'den hemen açıklama gelince yapılan “ib..lik” deşifre oluverdi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), İbn Haldun Üniversitesi açılış duyurusu afişinin fotoğraf işleme programı 'photoshop' ile değiştirilerek sosyal medyada servis edildiğini açıkladı.
'İbn Haldun Üniversitesi açılış töreni' yazısının yer aldığı afişin görüntüsünün photoshop programı ile değiştirildiği ve orjinal metne harf eklemesi yapıldığı ortaya çıktı. İBB'den konuyla ilgili yapılan açıklamada, "İbn Haldun Üniversitesi açılış duyurusu fotoşop ile değiştirilerek sosyal medyada servis edilmiştir" ifadesi kullanıldı.


Cenaze için konan banklar kaldırıldı

 Rahmetli Ahmet Hamdi Gül’ün cenaze namazı öncesi Melikgazi Belediyesi tarafından Cami-i Kebir’in arka tarafında bulunan Kılnamaz İşhanı önüne uzun ve kaliteli banklar kondu. İnsanların oturup dinlenmelerine yol açan bu güzel hizmet takdirle karşılandı. Ancak bir gün sonra baktık ki bu banklar kaldırılarak sadece bir tanesi bırakılmış.


Kızılırmak’ın sırrı

14 yaşındaki Rıza Çağlar Özcan balık tutmak için Kızılırmak’a gitmiş ancak düşen ayakkabısını almak isterken suya düşerek kaybolmuştu. Özcan’ın 12 gün sonra düştüğü noktanın 17 kilometre ilerisinde cansız bedenine ulaşılmıştı.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün babası Ahmet Hamdi Gül’ün cenazesi musalla taşına konulduğunda bir tabut daha dikkatimizi çekti. Gazetedeki mesai arkadaşlarımızla “cenazesini çok kalabalık bir cemaatin ve devletin zirvesinin dualarla uğurlayacağı bu şanslı kim?” diye konuşurken Kızılırmak’ın ancak 12 gün sonra verdiği genç kardeşimiz olduğunu öğrendik.

Bu arada ilginç bir tevafuk olarak merhum baba Gül’ün oturduğu evin de Kızılırmak Caddesi’nde olduğunu bir okuyucumuz hatırlatıverdi. Bütün bu gelişmeler yaşanırken aklıma severek okuduğum, zaman zaman bazı dost meclislerinde anlattığım “Padişahın işi ne?” hikayesi geliverdi.

Bu hikayeyi okumak için lütfen aşağıdaki linki tıklayınız.
http://www.tariharsivi.org/icerik/2395/padisahin-isi-ne.html
 

BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?

 -İspanya’da gerçekleştirilen Helal Turizm Kongresi’nin tuvaletleri taharet musluksuz olan 5 yıldızlı bir otelde yapıldığını;
-Gazetemiz ve web sayfamızla ilgili birçok olumlu tepki ve övgünün geldiğini; bu iltifatların bizi daha da kamçıladığını
biliyor muydunuz?

Karar'ın kararsızlığı

Bakmadan Geçme