KÖŞEBAŞI
Rıfat Yörük ve Bünyamin Gültekin'in hazırladığı Köşebaşı meselelere farklı yönlerden yaklaşmaya devam ediyor.
İçinde üç astronot bulunan insanlı ilk Türk uzay aracı "Uzaylım", atmosferi geçtikten sonra Uzay Gümrüğü İstasyonu'nda bağlandı. İstasyon yetkilileri, bir astronotun kişisel evraklarının eksikliğini ayrıca aracın arkasına yazılan "Uzayın ustasıyım, gözlerinin hastasıyım", "Hatalıysam Houston'u ara", "Bir sana, bir de ay'da sabah uykusuna doyamadım", "Uzaylım", "Merkür, Venüs, Jüpiter; gözlerin bana yeter", "TÜBİTAK sağolsun" gibi yazıları bahane ederek aracı bağladılar. Yetkililer, ancak tüm eksikler giderildiğinde uzay aracının çıkışına izin vereceklerini söylediler.
Yapılan kontrollerde 6 ikametgah belgesi, 6 nüfus sureti, 2 arkalı-önlü nüfus cüzdanı fotokopisi ve 12 fotoğraftan oluşan "geleneksel Türk evrak takımı"nda eksiklikleri olan, uzay pasaportunda son 6 ayda çekilmemiş bir fotoğrafı bulunan, üstelik heyecandan anasının kızlık soyadını bile hatırlayamayan astronot Niyazi'nin çıkış izni de iptal edildi. Üstelik gümrük memurlarına rüşvet teklif eden Niyazi'nin uzayı bir daha ancak rüyasında görebileceği belirtiliyor. Yolculuğa, evrakları tamam olan yedek astronot Selami'nin başka bir araçla gelmesinin ve araçtaki diğer eksikliklerin giderilmesinin ardından devam edilecek.
Rotası ay olan "Uzaylım", bir Türk atasözü olan "eller aya, biz yaya"yı çürütüp Türk insanına güven aşılamak amacıyla TÜBİTAK tarafından geliştirilmişti. Ancak daha yolun başında gümrük yetkililerine takılan aracın, dönüşteki kontrollerde de zorlanabileceğinden, üstelik aydan getirilen değerli taş ve mineral parçalarına "kaçak" damgası vurularak el konulabileceğinden korkuluyor.
Çağlıkasap, Necatigil ile karıştırılırsa…
Kayserili şair ve yazarlardan Mehmet Çağlıkasap geçtiğimiz hafta vefat etti. Ancak ertesi gün gazetelerimizin bir kısmında rahmetli Çağlıkasap diye ünlü şair ve yazarlarımızdan Behçet Necatigil’in fotoğrafı yer aldı. Bunun sebebi de bir ajansımızın Çağlıkasap hakkındaki haberi onun çıkardığı bazı dergilerin kapak görselleriyle zenginleştirmesiydi. Ancak bu kapaklardan birinde Behçet Necatigil’in portresi yer alınca bazı meslektaşlarımız rahmetli Çağlıkasap zannıyla bu fotoğrafı kullandılar. Maalesef bu yüzden artık Mehmet Çağlıkasap için Google’da yapılan aramalarda Necatigil’in fotoğrafı çıkıyor.
DİL YAREMİZ
Büyüşehir’in büyüleyen otobüsleri
Büyüşehir Belediyemizden büyüleyen hizmet! Çarpılmak istemiyorsanız lütfen büyüleyici halk otobüslerimize Felak, Nas okumadan binmeyiniz! Memnuniyetlerinizi bize, şikayetlerinizi “Üçharfliler Reklam Ajansı”na bildiriniz!
GÜNÜN REKLAMI
Hayırlısı be gülüm!
Hayırlısıyla her eve lazım tesisat. Lütfen hayırsız taklitçilerimize aldanmayın, her şeyin hayırlısını isteyin! Kur hayırlı tesisat, şerri dışarı at!
Gençlere kötü örnek olan adam!
Yeni kuşak yaz-kış atletsiz gezer ya! İşte bu durumun sorumlusunu Yahyalı’da bulduk. Mustafa Aydoğan yani Maça Dayı sıfırın altında 10 derecede bile atletsiz, ince bir gömlekle üstelik yakası-bağrı açık dolaşıyor. Biz dışarıda palto ile titrerken üşümediğinin altını çizen Maça dayı “Dünyaya geldim geleli benim bağrım açık. Atlet ve fanilayı hiç giymedim.” diyor.
Anneler, babalar! İşte çocuklarınıza kötü örnek olup, atletsiz gezmelerine yol açan adam! Yahyalı’ya yolunuz düşerse gidin hesabını sorun! Adres mi? Adrese gerek yok ki! Maça Dayı’nın yeri nerede derseniz çocuklar bile size gösterir.