KÖŞE BAŞI

RIFAT YÖRÜK VE BÜNYAMİN GÜLTEKİN'İN KALEMİNDEN

 

BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?

 
-Asmalı Konak’tan sonra halen Nevşehir, Ürgüp ve Göreme’de çekilen bazı diziler yüzünden birçok insanımızın Kapadokya’nın ağalıkla yani feodalite ile yönetildiğini sandığını,
- Tüketiciler Birliği’nin programında konuşmacı 15 Temmuz Darbe Girişimi Meclis Araştırma Komisyonu Başkanı, AK Parti Burdur Milletvekili Av. Reşat Petek’e en çok “FETÖ’nün siyasi ayağına hala dokunulmayacak mı? En güçlü oldukları şehir olan ve geçtiğimiz günlerde bölge imamlarının bağevinde toplantı halinde yakalandıkları Kayseri’de niçin hiçbir siyasetçiye dokunulmadı?” şeklinde sorular yönetildiğini
                                 biliyor muydunuz?


Darbeciyi fenalaştıran vekil

Hafta sonu Kayseri’de konferans veren 15 Temmuz Darbe Girişimi Meclis Araştırma Başkanı Komisyonu, Burdur Milletvekili Reşat Petek, müdahil olduğu 28 Şubat davası ile ilgili ilginç bir anekdot aktardı. İşte o anekdot:
“Ben kayıtları izledim, Dönemin Genelkurmay Başkanı Hakkı Karadayı, böyle bir emir vermediğini söylüyor. Ama ortada bir vakıa var bu grup kurulmuş, Bakanlıklara, YÖK’e, okullara her yere talimat veriyor. İstedikleri kadar bu darbe değil, biz Başbakanın talimatlarını uyguladık diyorlar. Karadayı darbe yapmadık diyor ama Bodrum’da Mesut Yılmaz’a, ‘Sana altın tepside iktidar sunduk’ diyor. Kendisine şunu da sordum, ‘Sayın İsmail Hakkı Karadayı bu ülkede insanların kılık kıyafetine, kutsalına müdahale kabul edilir. Hele hele başörtüye el uzatılmasını namusuna müdahale kabul eder. Sizin Genelkurmay Başkanlığı döneminizde üniversite öğrencilerine başörtüsünden dolayı zulmettiniz. Vicdanınız bunu kabul ediyor mu?' O da kravatını gevşetti, fenalaştığını ve dışarı çıkmak istediğini söyledi. Aradan sonra da susma hakkını kullanacağını belirtti.”


 
DARBESAVAR KAFTAN
 
            Cumartesi günü Tüketiciler Birliği’nin davetlisi olarak Kayseri’de bir konferans veren AK Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek’e konuşmasının sonunda bir plaket bir de seramik biblo kaftan hediye edildi. Reşat bey kadim bir dostum ve ağabeyim olduğu için Başkan Mahmut Şahin bu kaftanı benim vermemi istedi. Ben de “sevgili başkanım! Bu kaftan okunmuş, darbesavar efsunlu bir kaftan. İnşallah bir daha darbeler yaşamayız. İnşallah 15 Temmuz son darbe girişimidir” diyerek hediyeyi takdim ettim.


 

DİL YAREMİZ
“Çoşkun” hata

 
                Coşkun ve coşku kelimeleri nedense gazete ve dergilerimizde “çoşkun” ve “çoşku” şeklinde yazılıyor. Nitekim Ulusal Kanal da aynı yanlışa düşmüş.

Ezber bozan gazete

Yerel gazeteler için sık yapılan eleştirilerden biri içeriklerinin manşetlerine varıncaya kadar benzer olmasıdır. Bir şehre ait gazeteyi okuduğunuzda o şehrin tüm yerel gazetelerini okumuş gibi olursunuz.
Yeni ve dinamik ekibimiz ile bu sıkıntının farkına vararak “ezber bozan” habercilik anlayışımızı ortaya koymaya çalışıyoruz. Zaman zaman bunun karşılığı olarak çeşitli övgüler alıyoruz. Bu övgülerden biri de geçtiğimiz gün şehrimizin çiçeği burnunda televizyonu 38 Kent TV’de Ruhsar Aktaş’ın moderatörlüğünü yaptığı ‘Kentte Sabah’ programında geldi.
Şehrimizin tecrübeli gazetecilerinden Doğan Haber Ajansı Bölge Müdürü Oktay Ensari gazeteleri yorumlarken, yazımızın girişinde belirttiğimiz hususlardan dolayı eleştirilerde bulundu. Daha sonra gazete manşetlerini yorumlamaya başlayan Ensari, diğer gazetelerden farklı olarak hazırladığımız özel haberi görünce takdir ve tebriklerini iletti. Biz de kendisine bu değerlendirmesinden dolayı teşekkür ederiz.

ZURNA
                                              
HÖH
 

15 Temmuz sürecinde meydanlarda münferit olarak gözüken “HÖH/Halk Özel Harekatı” esprisi ete-kemiğe bürünerek dernekleşmiş. Üstelik “Halk Özel Hareketi” adıyla yani bir harf değişikliğiyle ayrı bir dernek daha kurulmuş. HÖH paylaşılamıyor desenize... İnşallah 15 Temmuz rantını fırsata çevirmek isteyenler değildir.

GÜNÜN ÇİZGİSİ


 

Bakmadan Geçme