Kazakistan kurban izlenimleri (1)

Gazetemiz yazarı Ahmet Taş Kurban Bayramı'nı Kazakistan'da geçirdi. Taş, Kazakistan izlenimlerini Kayseri Gündem okuyucuları için kaleme aldı.

22 Eylül 2015 Salı 2015 yılında da Kurban Bayramını yurt dışındaki Müslümanlarla birlikte geçirdim.

Bu yıl geçen yıl olduğu gibi Yardımeli Uluslar Arası Yardım Derneği ile yurt dışı kurban çalışmalarına katılmak nasip oldu. Bu çerçevede Kazakistan’ın Alma Ata şehrindeki Müslümanlarla bayram yapıp Kayseri ve diğer şehirlerden Kazakistan’a gönderilen kurbanları kesip buradaki Müslüman kardeşlerimize dağıtımını yaptık.

Yardımeli Derneğinin yetkilileri beni arayarak 22 Eylül’de İstanbul’dan Alma Ata’ya uçacağımızı, 27 Eylül 2015 günü de İstanbul’a döneceğimizi bildirdiler. Bende yolculuk için hazırlıklara başladım. Sözlerimin burasında bu yıl yurt dışı kurban organizesine katılmam için bana teklifte bulunan Kayseri temsilcisi Celil TEKCAN hocaya, Yardımeli’nin merkez yöneticilerinden Hasan HAFIZOĞLU hocaya teşekkürlerimi bildiriyorum.

Kurban Bayramından iki gün önce 22 Eylül Salı günü sabah 07.00’de kıymetli dostum Halil İbrahim KARADAVUT beni evden alarak Kayseri havaalanına bıraktı, kendisine teşekkür ediyorum. Saat 08.40’ta havalanan uçağımız ile 09.30 civarında İstanbul Sabiha Gökçen havaalanına indi. Burada Kazakistan programına Konya’dan katılan Selsebil Derneği yöneticileri Rafet GÜNEY ve Ahmet SERT ile buluştuk. Beraberce dernek merkezine geçtik. Dernek yöneticileri Osman İLHAN, Bahri BULUT ve diğerleriyle görüştük. Hazırlıkları tamamladıktan sonra gece saat 00.15’te Alma Ata’ya ulaşmak üzere havalandık.    

22 Eylül 2015 Çarşamba

İstanbul’dan sonra 5 buçuk saatten fazla süren yolculuğun ardından yerel saatle 07.00’da Alma Ata havaalanına indik. Burada şunu belirtmeden geçmek istemiyorum, Kazakistan’da saat Türkiye’den 3 saat ileride yani güneş 3 saat önce doğuyor, öğle 3 saat önce oluyor, akşam 3 saat önce oluyor. Bende saatimi 3 saat önceye aldım. Havaalanında bizi genç bir Kazak olan, daha önce Türkiye’den bulunmuş Yardımeli’nin Alma Ata’da temsil eden Darhan ve arkadaşı Yargali. Bu 2 arkadaş burada kaldığımız süre içinde kalacağımız evin tutulması, kurbanların kesilmesi, parçalanıp ihtiyaç yerlerine taşınmasına fedakârca yardımcı oldular. Havaalanından ayrılıp doğruca kalacağımız daireye geçtik. Sabah kahvaltımızı yapıp bir müddet dinlenmek için istirahata çekildik. Birkaç saat dinlendikten sonra hem 1. Bayram günü yapacaklarımızın planını gözden geçirmek hem de Kazakistan’ın eski Başkenti olan Alma Ata’yı dolaşmak için evden ayrıldık.    

Alma Ata 1995’lere kadar Kazakistan’ın başkenti imiş daha sonra ülkenin kuzeyine yakın olan Astana şehri kurulmuş ve başken oraya taşınmış. Alma Ata, geniş ve bakımlı caddeleri, düzenli işleyen trafiği, bol ağaçlı park, bahçe ve caddeleri ile rahat edilecek bir şehir görünümü verdi bize.

Türkiye’nin 3 katı büyüklükte yüz ölçüme sahip olan, nüfusu ise 20 milyona yaklaşan Kazakistan’da Alma Ata’nın yanında Astana ve Çin Kent’de önemli şehirler arasında bulunuyor. Ülke nüfusunun %60 kadarı Kazaklardan, %10 kadarı Kırgız, Uygur, Ahıska ve diğer Türk gruplarından, geri kalanı da Ruslar ve diğer unsurlardan oluşuyor. Petrol, demir, kömür, hayvancılık ve tarımda geçim kaynakları arasında bulunuyor.  Kazakistanlılar kendi hallerinde, sakin görünümlü insanlar. Türkiye’nin desteğiyle burada kurulan Hoca Ahmet YESEVİ Üniversitesi Kazaklara ayrı bir heyecan getirmiş. Türkiye’den gelip bu üniversitede okuyan öğrenciler ve burada görev yapan öğretim görevlileri de burada olmaktan memnunlar. Ayrıca Kazakistan’dan Türkiye’ye gidip tahsillerini tamamlayan ve orada kazandıkları tecrübeleri Kazakistan için uygulamaya koyan birçok gence de rastlamak mümkün Kazakistan’da. Öğle yemeğini bizi karşılayan Darhan’la birlikte yedikten sonra kısa bir şehir turu yaptık. Daha sonra Türkiye’de eğitim görmüş İstanbul’da Aziz Mahmut Hüdayi Vakfının Kur’an Kurslarında İslami dersler almış daha sonra Mustafa İSLAMOĞLU Hoca’nın Kur’an  Okulu derslerine katılmış olup Kazakistan’a dönmüş olan Azize Hanım’ın daveti üzerine onun Alma Ata üniversitesinde okuyan kız öğrenciler için açtığı öğrenci evini ziyarete gittik. Azize Hanım ve eşi Elmas Bey bizi güler yüzle karşıladılar, ikramlarda bulundular. Alma Ata’da yaptıkları öğrencilere ve ailelere yönelik İslami çalışmalar ve dersler hakkında bilgiler verdiler. Kurmak istedikleri eğitim derneği ve yenilerini ekleyecekleri öğrenci evleri için İstanbul’dan destek talebinde bulundular. Azize Hanım ve eşi Elmas Bey, gayretli, azimli ve hizmet heyecanı olan kişiler.

Azize Hanım’ın evindeki misafirlikten sonra Darhan’ın evini ziyarete geçtik. Burada hem akşam yemeğimizi yedik hem de diğer misafirlerle birlikte bayramın ilk günü yapacağımız çalışmaların planını yaptık. Vakit epey geçmişti, yarın bayramdı, yerel saatle 07.30’da bayram namazına gidecektik, bu sebeple eve dönüp istirahata çekildik.

 

24 Eylül 2015 Perşembe - Bayramın ilk günü

Bugün erkenden kalktık, sabah namazından sonra saat 07.30’da kılınacak Bayram Namazı için hazırlık yapıp namaz kılacağımız mescide doğru yola çıktık. Bayram Namazı için gittiğimiz cami dolup taşmıştı. Bizde namazımızı trafiğe kapatılan cami önündeki caddede kıldık. Hava oldukça soğuk, sıcaklık tahmini sıfır derece civarında idi. Namazdan sonra doğruca Darhan’ın evine ulaştık. Zira kurbanlıklar onun evinde ve bahçesi de kesim için oldukça müsaitti. Önce diğer misafirlerle bayramlaşıp kahvaltı yaptık. Daha sonra Türkiyeli Müslümanların gönderdiği vekâleti bizde olan kurbanların kesimine başladık. Yardımeli Derneğine bağışlanan Kazakistan da kesilmesi için vekâleti bize verilen kurbanları bağışçıların ismini tek tek okuyarak dualarla kesimini yaptık.

Bu yıl Yardımeli Derneğine Kazakistan da kesilmek üzere çok sayıda kurban bağışlanmıştı. Bunların içinde 25 hisse Kayseri’den bağışlanan kurbanlardı ve vekâleti de bana verilmişti. Bende verilen vekâlete sadakatle bağışçıların isimlerini tek tek okudum, Bismillah diyerek dua ederek kesimlerini yaptırdım.

 Saat 12.00 olduğunda birinci günü kesilecek kurbanların kesim işi bitmiş, derilerinin yüzülmesi, sakatatlarının çıkarılması ve parçalara ayrılmasına geçmiştik. Nasip olursa bugün parçalara ayırma ve paketleme işi tamamlanacak yarında (2. Gün) dağıtımına başlanacaktı. Kesim işinde tahmini 20 kadar genç vardı, güçlü, kuvvetli ve gayretli insanlardı, hepsine teşekkür ediyorum.

Kazakistan’da yerel saatle 13.00 civarında öğle vakti oluyor. 13.30 olduğunda tüm kurbanların derilerinin yüzüldüğünü, bir kısmının da parçalara ayrıldığını gördüm. Bu arada paketleme işi de başlamıştı. Paketlerin bir kısmını yardım için gelen Ağmalar Derneğine verdik. Dernek başkanı bir arkadaşıyla birlikte gelmişti, onlarla hem bayramlaştık hem de paylarını teslim ettik.

Bugün öğleden sonra genellikle fakir ve muhtaçların yaşadığı bir mahallenin imamı geldi. Yardımeli Derneğini tanıyormuş, mahallesindeki camii önünde fakir ve muhtaç insanların toplandığını, bunlara da payların verilmesi gerektiğini söyledi. Bizde arabamızı kurban paylarıyla doldurarak imamla beraber mahalledeki camii önüne gittik. Kalabalık oldukça fazlaydı. Toplananların bayramlarını tebrik ettik. Payları imamım dağıtması için ona teslim ederek buradan ayrıldık. Bugün ikindi vaktinde kurbanların tamamı kesilmiş, parçalara ayrılmış, paketlenmiş, bir kısmının dağıtımı yapılmış hem de dağıtım yapılan yerde bayramlaşma merasimine katılmış olduk.

Kısmet olursa 2. Bayram gün (Cuma) hem paketlerin kalanlarını dağıtacağız hem de dağıtım yaptığımız yerde bayramlaşmalara katılacağız.

Bugün akşamüstü hava çok soğuktu hem yorulmuş hem de üşümüştük. Yatsı namazını müteakip istirahata çekilecekken Mekke’de şeytan taşlama sırasında izdihamın yaşandığını, 750’nin üzerinde hacının hayatını kaybettiğini, 800 kadarının da yaralandığını öğrendik. Bayram günü böyle acı bir haberi almak bizi oldukça üzdü. Hayatını kaybeden hacılarımıza Allah’tan rahmet yaralananlara acil şifalar diliyorum.

 

 

 

 

 

  

 

Bakmadan Geçme