KAYSERİ YENİ ÜRÜNLERLE TANIŞACAK

İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Özkan Kayacan, Türkiye'den yurtdışına giden ürünler üzerine ve Kayseri iklimine uygun yeni ürün bitkilerini getirdiklerini söyleyerek, adeta Kayseri'nin yeni ürünlerle tanışacağının haberini verdi.

Söyleşi bölümümüze bu kez de İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Özkan Kayacan’ı konuk ettik. Bugün söyleşimizin ilk kısmını sizinle paylaşıyoruz. Söyleşimizin ilk kısmında Özkan Kayacan ile müdürlüğün son yıllarda ortaya koyduğu faaliyetlerini ve devam eden çalışmalarını konuştuk. Kayacan, şuanda Türkiye’den yurtdışına gitmiş birçok ürün olduğunu ve onlar üzerine araştırma yaptıklarını söyledi. Kayacan: “Şuan siyah mercimek üzerine bir çalışma yapıyoruz. Onun tohumunu getiriyoruz. Çok verimli kıraçta yetişebiliyor. Bununla ilgili Türkiye’de her hangi bir akademik çalışma yok ya da çok kısıtlı. Bunun Türkiye’ye adapte olacak çeşitlerini getiriyoruz. Bununla ilgili 4 – 5 tane daha ürün bitki getiriyoruz inşallah. Bunları da Türkiye’de ilk deneyen biz olacağız bunun yanında Kayseri’de geçen hafta yine 4 tane yeni buğday çeşidi 2 tane arpa çeşidi getirdik. Bunu 16 tane ilçede denedik vatandaşlara gerekli bilgiyi verdik” diyerek Kayseri’nin yeni ürünlerle tanışacağının adeta haberini verdi.

ÖNCELİKLE SİZİ TANIYABİLİR MİYİZ?

Aslen Burdur’luyum. 6 yıldan fazla bir zamandır Kayseri’deyim. 4 yıl İl Özel İdare’sinde Tarım Daire Başkanlığı yaptım. 2 yıldır da Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü olarak görev yapmaktayım. Bu sektörde hizmet olarak 23’ncü yılım. Bakanlığa tarım yüksekokuluna öğrenci olarak başladım. 27 yıldır bakanlığın içerisindeyim. Tabiri caizse hem mektepli hem de alaylıyız. Ziraat meslek lisesi mezunu olarak üniversiteye geçtiğimiz için de bu bakanlığın her kademesinde görev aldım.

2014 YILINDA NE GİBİ ÇALIŞMALAR YÜRÜTTÜNÜZ?

Bizim asli görevlerimizden biri bakanlığın ve merkezi hükümetin her türlü yatırım, teşvik ve primlerinin bu şehirdekilere aktarılması… Yani biz tüm bakanlığın teşvik ve primlerini aktarmakla görevliyiz. İkinci görevimiz denetim… Gıdadan zirai ilaçlara kadar her türlü üründeki denetimi sağlamak. Üçüncü görevimiz ise eğitim… Bununla ilgili bakanlığımızda daire başkanlığımız var.

BU YIL YAPILAN MADDİ TEŞVİKLERİN ORANI NE?

Kayseri’ye bu yıl 115 Milyon TL hibe olarak aktarıldı. Aktarmaya da devam edeceğiz.  Gıda denetimlerimiz devam ediyor. 2 yıl önce göreve geldiğimizde arkadaşlarımıza Kayseri’de kaç tane işyeri olduğunu sormuştuk. Bize verilen rakam 2.500’dü. Bu gün itibariyle 9083 rakamına ulaştık. İki yıl içerisinde bu kadar işyeri açılmadı tabi… Bunlar vardı. Ama biz bunları bilmiyorduk. Biz şuanda bu 9083 işyerinin denetimini yapıyoruz. Göreve geldiğimde arkadaşlara 2500 işyerinin denetimini sordum. 2500-2600 dediler. Biz bu rakamları aynı yıl içerisinde 5300’e çıkardık. 2013 yılında 1200 ulaştırdık. Bu seneki hedefimiz en az 15.000… şuanda 12.000 rakamını geçtik. Bunu yaparken eğitici birçok program yaptık. Bu eğitimlere uymayanlara gerekli cezaları verdik. Geçen sene ceza yiyen işyeri sayısı fazlaydı. Bu sene ceza alanların sayısı düştü. Bu da eğitimimizin etkili olduğunu gösteriyor. Hamdolsun 2014’te daha az cezayla daha etkin bir kurum haline geldik. Bu da esnafımızın duyarlılığını ve kurumumuzun ciddiyetini göstermesi açısından çok önemli. Bu tür denetimlerimiz aynen devam ediyor.

MADDİ TEŞVİKLERİNİZİN DIŞINDAKİ KATKILARINIZI DA ANLATABİLİR MİSİNİZ?

Geçmişten gelen bazı hastalıklarımız vardı: Kayıt tutmama, defter tutmama… Adı büyük işleme olan yerlerde de bu problemler vardı. Onları tamamladık şimdi… Bunların hepsi geleceğe yönelik problem… Eğitime gelirsek: Kayseri’de bilinmeye bir şeyi ortaya koyduk. Kadın çiftçilerimiz ile başladığımız bir çilek üretimi var. Bu basına da yansıdı. Kayseri’de Kocasinan Cırgalan Mahallesi’nde çilek ürettik. Bu çilekleri de hala don düşmeyen yerlerde bu gün toplayanlar oldu. Kilosunu 5 liraya kadar satıyorlar hala… Biz ilk yaptığımızda tabiri caizse dalga geçildi. ‘Burada çilek olmaz üretemezsiniz’ dediler. Kadınlarımız başarılı bir şekilde bu üretimi yaptı. Biz birer dekarlık çilek ağaçları kurmuştuk. Şuanda kendileri 3-5 dekar kendileri ilave yaptılar. Biz sadece danışmanlık tapar hale geldik. Güzelde para kazandılar. Bunun yanında biz bunu organiğe çevirdik. Malum 2 tane Pazar kurmuştuk. Biri Kocasinan’da biri de Talas’ta üretimlerimiz devam ediyor. İlk zamanlar 30 dekarla başlamıştık. Bu sene 2500 dekar alana ulaştı. Şuanda 75 civarında çiftçimiz orada üretim yapıyor. 

SOLUCAN GÜBRESİYLE ÜRETİM YAPTIRIYORUZ

Bakanlıkta bir proje kapsamına dâhil ettik ekstradan da tarım desteklemesi bu çiftçilerimize yatırım yapmaya başladık bu kamu çiftçilerimizin bir kısmını organizeye çevirdik. Bunun için solucan gübre diye bir üretim yaptık bunu da çiftçi şartlarında tarla şartlarında yapan iki şehir var. Bunu iki tane fabrika yapıyor İstanbul ve Tekirdağ’da olmak üzere oralara gittik gezdik oradaki yerleri gördük ve biz şu anda dört tane tarım çiftçimize solucan gübresiyle üretim yaptırıyoruz. Kayseri’de bu da bir ilk oldu. Buna bir avukat arkadaşımız başladı. Kendi yazıhanesinin altında bir yerde yapıyor şimdi. Bu da ona bir ilham oldu. İnşallah fabrika haline getirecek. Biz de kırsal kesimdeki yatırımlarından dolayı destekleyeceğiz onu. Bünyan’da bir fabrika kuruldu. Bu da önemli bir yatırım olacak. Çünkü orta Anadolu’nun olduğu yerde tamamen organik gübre satışı gündeme gelecek.

HAYVAN GÜBRESİNDEN BEŞ VEYA ALTI KATI DAHA VERİMLİ

Solucan gübresinin önemi ne diye sorarsanız? Solucan gübresi bizim normal hayvan gübresinin beş veya altı katı daha verimli bir gübre. Yani siz diğerinden altı birim kullanacağınıza bundan bir birim kullanmanız yeterli. İçerisindeki azot fosfor posat mikroorganizma yani diğerinin beş katı daha fazla azot fosfor mineral yapıya sahip.  Bu tabi çok bilinen bir şey değil ama bu da farklı olacak inşallah.

2015’TEN İTİBAREN TÜRKİYE’DE KABAK ÇEKİRDEĞİNİN FİYATININ TAMAMINI BİZ BELİRLEYECEĞİZ

Diğer taraftan yine Tomarza’da bir kabak borsası kuruldu. Hedef 2015’ten itibaren Türkiye’de kabak çekirdeğinin fiyatını belirlemek. Bunu çok önemsiyoruz. Çünkü şuanda Türkiye’deki yumurtanın fiyatını Kayseri belirliyor. Üretim yapan biziz fiyatı belirlemekte bizim hakkımız diye düşünüyorum. Kabak çekirdeği üreticiler birliği faal hala geldi.  Orada eleme paketleme tesisimiz var. Türkiye’deki en modern eleme paketleme tesisi şu anda Tomarza’da yani Kayseri de. İnşallah bu tesisler buna hakem olacak. Yine aynı şekilde orada bir tane büyükşehir belediyesine geçen laboratuvar var. Bu laboratuvarında oraya kaymasını sağladık. Vatandaşın ihtiyacı olan analizleri de orada çözmek için kurum olarak her türlü teşviki ve desteği veriyoruz.

Aynı zamanda biz o birliğin çalışması içinde bizim bakanlık nezdinde tarımsal danışmanlık bölümü var. Şu anda sekiz tane de ziraat mühendisinin orada çalıştırması için yol gösterdik. Ücretini bakanlık olarak biz karışılacağız. Sekiz tane de ziraat mühendisini orada istihdam etmelerini sağılacağız. Aynı şekilde bu ekiplide Orta Anadolu Kalkınma Ajansı’na şu anda iki veya üç tane projeyi de biz hazırlıyoruz. Kabak çekirdeğiyle ilgili bu projeler hayata geçtiği zaman inşallah daha da farklı bir hale gelecek.

KABAK ÇEKİRDEĞİ ÇALIŞTAYINA HAZIRLANIYORUZ

 Yine bunun devamı olarak bir çalıştayımız var. Ayın 26’sı 27’sinde kabak çekirdeği çalıştayı olacak. Türkiye’nin değişik illerinden Prof., Doç. ve Araştırma görevlisi katılımcılar olacak. Bu çalıştaydaki hedef ne diye sorarsanız? Bir tohum şu anda bizim dekarımız 35 – 40 kilo… Hedefimiz inşallah daha yüksek rakamlarla sertifikalı tohumluk üzerine Kayseri’ye bunu kazandırmak. İki, kabak çekirdeğini daha iyi nasıl pazarlayabiliriz. Bunun üzerine kafa yoruyoruz ve bunu farklı sektörlerde kullanmak istiyoruz.

AVRUPA’DA İLAÇ OLARAK KULLANILIYOR

Yaptığımız kısa araştırmalarda gördük ki Avrupa’da kabak çekirdeği soyulmuş halde şişelerde satıyorlar. Yani çekirdeğin kabuğu soyulmuş ilaç niyetine şuanda Avrupa’da satılıyor. Kabızlığı giderici kıl kurtları düşürücü olarak Avrupa’da satılıyor. Ama bizim ülkemizde kimse bunu bilmiyor. Bize hala kapsül yutturuyorlar ilaç yutturuyorlar doğal bir ürün yani siz bir avuç kabak çekirdeğini yediğinizde özellikle çocuklarda bu kıl kurdunun düşmesinde Avrupa’da kullanılıyor. Ama biz bilmiyoruz. İnşallah bu çalışmalarla bunları hedefliyoruz. Bu çalıştayda Tomarza Belediyesi, kaymakamlık ve ticaret borsası ile birlikteyiz. Yani geniş katılımlı bir organizasyon. Bundan sonraki süreçte inşallah bunu gerek borsa gerek belediye gerek kaymakamlık yapacak. Güce sahip olacaklar. O zaman gelir gelmez biz dert etmeyi biliriz siz devam edin diyeceğiz.

KABAK ÇEKİRDEĞİ DIŞINA ÜZERİNE ÇALIŞTIĞINIZ BAŞKA BİR ÜRÜN VAR MI?

İkinci aşamada kabak çekirdeğinden sonra inşallah yine gündemimizde olan elmayla ilgili bir çalıştayımız olacak. Bunun ilkini biz Yahyalı’da planlıyoruz. önümüzdeki yıl Develi, daha sonraki yıl Yeşilhisar… Yani bu üç ilçe arasında döngü yapmayı hayal ettik. Üçüncü yıldan sonra bilmiyoruz nasıl olur. Ama bu çalıştaya üç belediye başkanımızı ve üç kaymakamımızı da dâhil ederek artık Yahyalı elması, Develi elması, Yeşilhisar elması değil de Kayseri elması şeklinde ortaya çıkmak istiyoruz. Çünkü bu çalışmalar ilçe bazında olursa biraz daha sönük kalıyor. Şimdi Amasya’da Suluova’ydı yok Taşova’ydı dersek kimse bilinmezdi. Kayseri her şeyde markaysa kabak çekirdeğinde de marka olmalı… Bunun üretiminin çoğu Tomarza’da olabilir. Ama bunun yanında Develi’de de üretim var. Pınarbaşı’nda da üretim var. Ama marka olarak Kayseri kabak çekirdeği olacak. Yine elma da Kayseri markası olacak.

 Şuanda yine alabalık üretiminde Türkiye ikincisiyiz. Biz bunu işte yok Yamula’ydı yok Bahceşehir diye ayırırsak başka türlü olsa da bu bizim gücümüzün bölünmesi olur. Yine alabalıkta da marka olarak Kayseri’yi ön plana çıkarmak istiyoruz.  Bu kabak çekirdeğinden sonra bize büyük bir tecrübe olacak. Çünkü eksiğimizi gediğimizi belirleyeceğiz. Elmada daha verimli bir çalıştay yapacağız.

ARGE ÇALIŞMALARI KAPSAMINDA NELER YAPIYORSUNUZ ?

 Tabi bunun yanında çok bilinmeyen 2014’te bazı çalışmalar yaptık. Bu da biraz sıra dışı çalışmalardı. normalde bizim görevimiz olmayan çalışmalar. Nedir bu? ARGE çalışması mesela biz kimya diye bir bitki getirdik. Kopenhag Üniversitesi’nden 2 kilo tohum getirdik. Çünkü 2 kiloya kadar müsaade ediyorlar fazla olunca bunun sağlık sertifikasını teferruatı fazla. Bunu da denileni yaptığımızda gördük ki bu bitki bizim bu bölgede bildiğimiz bir yabancı ot.  Bunu bizden yıllar önce almışlar bunun üzerinde çalışmalar yapmışlar bitkinin yatsı şekli halinde sadece tohum bağlama özelliği farklı biz bunu hayvan yemi olarak bile kullanmadan yabancı bir ot. Söküp attığımız otu onlar ithal etmişler.

SOYADAN BİLE FAZLA PROTEİNİ VAR

Bugün bizim pirinç ve bulgur yerine kullandığımız onların kimya ürünü. Bulgur ve pirince benziyor. Özelliği protein değeri çok yüksek. Soyadan bile fazla proteini var. 2013 yılında kimya yılı ilan edilmiş. Avrupa’da biz bunu araştırırken gördük. Türkiye’de birkaç araştırma enstitüsüne gelmiş. Ama çalışmalar yok hala biz bugün olur mu olmaz mı derken Bünyan’da ekimini yaptık oldu. Zaten yabancı ot çevresel şartlara çok dayanıklıdır. Ama geç kaldık tohumu bağladık ama istediğimiz özellikte olmadı. Şimdi onunla ilgili özel sektörden bir firma ile görüştük onlar bizim bölgeye uygun bir tohumluğunu bize verdi. Şimdi düşünün oturduğumuz takdirde Bünyan’dan Tomarza’ya Pınarbaşı’na kadar bütün alanlarda biz bunu ekebiliriz.

KİNOA ürünü şuanda Türkiye’de sosyetenin tükettiği bir ürün kilosu 50 lira… Biz şimdi bunun Avrupa’daki alış fiyatlarına baktık 3 Euro’ya kadar alıyorlar. Çiftçiden alıyorlar. Yani biz şu anda normal şartlarda baktığımızda bir kilo dahi satsak çiftçi bugünün şartlarında çok karlı bir iş, bakım isteyen bir bitki değil. Bunun yanında şimdi daha 7 – 8 tane daha ürün getiriyoruz. Ama bunu basınla paylaşmak istemiyorum.

Şuanda biz mesela Türkiye’den yurtdışına gitmiş birçok ürün üzerine araştırma yapıyoruz. Şuan siyah mercimek üzerine bir çalışma yapıyoruz. Onun tohumunu getiriyoruz. Çok verimli kıraçta yetişebiliyor. Bununla ilgili Türkiye’de her hangi bir akademik çalışma yok ya da çok kısıtlı. Bunun Türkiye’ye adapte olacak çeşitlerini getiriyoruz. Bununla ilgili 4 – 5 tane daha ürün bitki getiriyoruz inşallah. Bunları da Türkiye’de ilk deneyen biz olacağız bunun yanında Kayseri’de geçen hafta yine 4 tane yeni buğday çeşidi 2 tane arpa çeşidi getirdik bunu 16 tane ilçede denedik vatandaşlara gerekli bilgiyi verdik.

Söyleşi: Bünyamin Gültekin-Mesut Davarcı

Bakmadan Geçme